+ Konu Cevaplama Paneli
2. Sayfa - Toplam 21 Sayfa var BirinciBirinci 1 2 3 4 12 ... SonuncuSonuncu
Gösterilen sonuçlar: 11 ile 20 ve 207
Like Tree31Beğeni

Konu: "Risale-i Nur'un Fidanlığı" Mesnevi Nuriye'den...

  1. #11
    Ehil Üye elff - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Kocaeli
    Mesajlar
    4.016

    Standart

    ya ben devam?n? bekliyordum...
    Konu elff tarafından (29.05.07 Saat 20:21 ) değiştirilmiştir.
    İmân, insanı insan eder; belki, insanı sultan eder. Öyle ise, insanın vazife-i asliyesi İmân ve duâdır.

    ***


    ....Sevgili Üstâdım, evvelce arz ettiğim vech ile, ben artık birşey için yaşadığımı zannediyorum.


    O da, üstâdım olan dellâl-ı Kur'ân'ın vazife-i memuriye-i mânevîsini îfâ etmekle kendilerine pek cüz'î bir yardım ve Kur'ân hesâbına cüz'î bir hizmetkârlıktan ibârettir....



    ***


  2. #12
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    ?’lem eyyühe’l-aziz!

    Dualar üç k?s?md?r:

    Birisi:
    ?nsan?n lisan?yla yapt?ğ? kavli dualard?r. Savt ve sadal? hayvanat?n, mesela ac?kt?klar? zaman kendi hususi lisanlar?yla ç?kard?klar? sadalar dahi kavli dualardand?r.

    ?kinci k?s?m:
    Nebatat, eşcar?n, bilhassa bahar mevsiminde lisan-? ihtiyaçla yapt?klar? ihtiyaci dualard?r.

    Üçüncüsü:
    Tahavvül, tekemmül şe’ninde olan şeylerin, lisan-? istidatla hissedilen istidadi dualar?d?r.

    Evet, herşey Cenab-? Hakk? tesbih ettiği gibi lisan?yla, ihtiyac?yla, istidad?yla dahi Allah’a dua eder.


    Mesnevi Nuriye, s.200

    Mesnevi, adeta külliyat?n fihristesi.... Çok veciz anlat?lm?ş hakikatler. Mükemmel tek kelimeyle...

    Not: Siz de yaz?n rica ederim
    Konu elff tarafından (29.05.07 Saat 20:22 ) değiştirilmiştir.

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


  3. #13
    Ehil Üye elff - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Kocaeli
    Mesajlar
    4.016

    Standart

    Alıntı Meyvenin_Zeyli Nickli Üyeden Alıntı


    Mesnevi, külliyat?n fihristesiymiş gibi geliyor bana. Çok veciz anlat?lm?ş hakikatler. Mükemmel tek kelimeyle...



    Evet öyle gerçektende.

    Allah raz? olsun
    Konu elff tarafından (29.05.07 Saat 20:24 ) değiştirilmiştir.
    İmân, insanı insan eder; belki, insanı sultan eder. Öyle ise, insanın vazife-i asliyesi İmân ve duâdır.

    ***


    ....Sevgili Üstâdım, evvelce arz ettiğim vech ile, ben artık birşey için yaşadığımı zannediyorum.


    O da, üstâdım olan dellâl-ı Kur'ân'ın vazife-i memuriye-i mânevîsini îfâ etmekle kendilerine pek cüz'î bir yardım ve Kur'ân hesâbına cüz'î bir hizmetkârlıktan ibârettir....



    ***


  4. #14
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    ?’lem eyyühe’l-aziz!

    Âlemde tesadüf yoktur. Evet, bilhassa bahar mevsiminde, küre-i arz bahçesinde, bütün ağaçlar?n dallar?nda, çiçeklerin yapraklar?nda, mezrüat?n sümbüllerinde hikmet bülbülleri, hikmet ayetlerini tanaggum ve terennümle inşad ettikleri iman kulağ?yla, basiret gözüyle dinlenilirse, tesadüf şeytanlar? bile kabulle hayran olurlar.

    Mesnevî Nuriye, s. 205
    Konu elff tarafından (29.05.07 Saat 20:25 ) değiştirilmiştir.

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


  5. #15
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    ?kinci hakikat: Ey nefs-i emmare! Kat’iyen bil ki, senin hususî ama pek geniş bir dünyan vard?r ki, âmâl, ümit, taallûkat, ihtiyacat üzerine bina edilmiştir. En büyük temel taş? ve tek direği, senin vücudun ve senin hayat?nd?r. Halbuki o direk kurtludur. O temel taş? da çürüktür. Hülâsa, esastan fâsit ve zay?ft?r. Daima harap olmaya haz?rd?r.

    Evet, bu cisim ebedî değil, demirden değil, taştan değil; ancak et ve kemikten ibaret birşeydir. Âni olarak senin baş?na y?k?l?yor, alt?nda kal?yorsun. Bak zaman-? mâzi, senin gibi geçmiş olanlara geniş bir kabir olduğu gibi, istikbal zaman? da geniş bir mezaristan olacakt?r. Bugün sen iki kabrin aras?ndas?n; art?k sen bilirsin.

    Arkadaş! Bildiğimiz, gördüğümüz dünya bir iken, insanlar adedince dünyalar? hâvidir. Çünkü, her insan?n tam mânâs?yla hayalî bir dünyas? vard?r. Fakat öldüğü zaman dünyas? y?k?l?r, k?yameti kopar.

    Mesnevi Nuriye, s. 59
    Konu elff tarafından (29.05.07 Saat 20:25 ) değiştirilmiştir.

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


  6. #16
    Ehil Üye elff - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Kocaeli
    Mesajlar
    4.016

    Standart

    ?'lem eyyühe'l-aziz!

    ?nsan?n Cenab-? Haktan hiçbir hakk? talep etmeye hakk? yoktur. Bilakis, daima Ona şükretmeye medyundur. Çünkü, mülk Onundur, insan Onun memlüküdür.
    Konu elff tarafından (29.05.07 Saat 20:25 ) değiştirilmiştir.
    İmân, insanı insan eder; belki, insanı sultan eder. Öyle ise, insanın vazife-i asliyesi İmân ve duâdır.

    ***


    ....Sevgili Üstâdım, evvelce arz ettiğim vech ile, ben artık birşey için yaşadığımı zannediyorum.


    O da, üstâdım olan dellâl-ı Kur'ân'ın vazife-i memuriye-i mânevîsini îfâ etmekle kendilerine pek cüz'î bir yardım ve Kur'ân hesâbına cüz'î bir hizmetkârlıktan ibârettir....



    ***


  7. #17
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    Alıntı özNur Nickli Üyeden Alıntı


    AFAK?- ENFÜS? TEFEKKÜR

    ''?'lem eyyühe'l-aziz! Tefekkür gafleti izale eder. Dikkat, teemmül, evham zulümat?n? dağ?t?yor. Lâkin nefsinde, bât?n?nda, hususî ahvâlinde tefekkür ettiğin zaman, derinden derine tafsilâtla tetkikat yap. Fakat âfakî, haricî, umumî ahvâlâta teemmül ettiğin vakit, sathî, icmâlî düşün, tafsilâta geçme. Çünkü icmalde, fezlekede olan k?ymet ve güzellik tafsilât?nda yoktur. Hem de âfakî tefekkür, dipsiz denize benziyor, sahili yoktur. ?çine dalma, boğulursun. ''

    zeylü'z- zeyl , sayfa 124
    Çok etkilendiğim bir paragraf. Her okuyuşumda hayretim tazelenir. Ne mükemmel bir tesbit. Allah raz? olsun bizimle paylaşt?ğ?n?z için
    Konu elff tarafından (29.05.07 Saat 20:35 ) değiştirilmiştir.

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


  8. #18
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    Alıntı insirah Nickli Üyeden Alıntı
    Âfâkî malûmat, yani hariçten, uzaklardan al?nan malûmat, evham ve vesveselerden hâlî olam?yor. Amma bizzât vicdanî bir şuura mahâl olan enfüsî ve dâhilî malûmat ise, evham ve ihtimallerden temizdir. Binaenaleyh merkezden muhite, dâhilden harice bakmak lâz?md?r.Tefekkür başl?ca iki sahada geçekleşir: Enfüs ve afak. Bir başka ifadeyle, “insan?n kendi zât?” ve “haricî âlem.”

    Birincisine “enfüsî,” değerine “afakî” tefekkür deniliyor.

    Enfüsî, “nefse ait” demektir. Buradaki nefis kelimesi, ruhla bedeni birlikte ifade eder ve “zât” mânâs?na gelir.

    Buna göre, enfüsî tefekkürün iki ayr? sahas? vard?r: Birisi ruh, diğeri ise beden.

    Afakî tefekkürde ise bedenimizi kuşatan hava tabakas?ndan y?ld?zlara ve ötelerine kadar bütün kâinat?n düşünülmesi, tefekkür edilmesi söz konusudur.

    Afakî malûmât için, “hariçten, uzaklardan al?nan malûmat,” şeklinde bir tarif getiriliyor. “Hariç” kelimesiyle birlikte “uzak” kelimesi, özellikle zikredilmiş. Elma ağac? da bizim haricimizdedir, ama neye yarad?ğ?n? biliriz. Onu Rezzak isminin bir tecellisi, ilâhî ihsan?n bir sofras? olarak görür, Rabbimize şükrederiz. Ama, y?ld?zlar âlemini değerlendirmemiz bu kadar rahat ve kolay olmaz.

    Böyle olunca, işimize yaramad?ğ?n? sand?ğ?m?z bitki çeşitlerinden, y?ld?zlar âlemine kadar nice varl?kta tecelli eden ilâhî hikmet ve rahmeti anlamakta güçlük çekeriz. Bu noktada, nefis ve şeytan devreye girip, bunlar? faydas?z ve gayesiz göstermeye çal?şabilir.

    Ama enfüsî tefekkür böyle değildir. Burada “vicdanî bir şuur” söz konusudur. Samanyolu’nun faydas?n? anlamayabiliriz, ama atomlar ve hücreler baz al?nd?ğ?nda, her biri bir ayr? Samanyolu gibi olan kollar?m?z? çok rahat tefekkür edebiliriz; bunlar?n faydas? konusunda en küçük bir tereddüt bile kalbimize gelmez. Bu faydalar, vicdan?m?za mâl olmuş bir ilim olarak, düşünmeye bile gerek kalmadan, çok iyi bilinir ve hissedilirler.

    Vicdanen bildiklerimizin baş?nda, ruh dünyam?z ve ona tak?l? hissiyat âlemimiz gelir.

    Ruhumuza kudret s?fat?n?n konulmuş olmas?yla, Allah’?n kudret s?fat?n? vicdanen biliriz. Şu var ki, bizdeki s?fatlar da ruhumuz gibi mahlukturlar ve Allah’?n s?fatlar? bunlara benzemekten münezzehtir.

    Ayn? şekilde, irade s?fat?m?zda Allah’?n irade s?fat?n?, görme s?fat?m?zda Basîr, işitme s?fat?m?zda Semi’ ismini ve bunlar?n kaynağ? olan s?fatlar? hissedebilir, vicdanen bilebiliriz.

    ?nsan?n, önce evinden ç?k?p sonra çarş?lar?, pazarlar? dolaşmas? gibi, tefekküre de nefsinden başlamas? sonra haricî âlemi dolaşmas? en doğrusudur. Nitekim, Mesnevî-i Nuriyede "Nefsî tefekkürün tafsilatl?, afakî tefekkürün ise icmalî yap?lmas?" tavsiye edilir.

    Her hücremizin, her duygumuzun faydas?n? inceden inceye araşt?rabiliriz, ama ayn? şeyi hariç âlemde yapmam?z yanl?ş olur. Çünkü, haricimizdeki her şeyi nefsimiz gibi net olarak bilemeyiz. Burada özet bilgi yeterlidir.

    Elbette ki, kâinat kitab?n?n belli bir sayfas?n? inceleyen ilim adamlar?, o sahay? incelikleriyle kavramaya, anlamaya çal?şabilirler. Ancak, onlar da başka ilim dallar?n?, yine "icmalî" tefekküre mecbur kal?rlar.



    sorularlarisalenur.com kaynak
    B?R?NC? NOTA

    Kendi nefsime hitaben demiştim: Ey gafil Said! Bil ki, şu âlemin fenâs?ndan sonra sana refakat etmeyen ve dünyan?n harab?yla senden mufarakat eden birşeye kalbini bağlamak sana lây?k değildir. Hususan senin asr?n?n ink?raz?yla seni terk edip arka çeviren ve bahusus berzah seferinde arkadaşl?k etmeyen ve hususan seni kabir kap?s?na kadar teşyî etmeyen, hususan bir iki sene zarf?nda ebedî bir firakla senden ayr?l?p günah?n? senin boynuna takan, hususan senin rağm?na olarak husulü ân?nda seni terk eden fâni şeylerle kalbini bağlamak kâr-? ak?l değildir.

    Eğer akl?n varsa, uhrevî ink?lâbât?nda, berzahî etvâr?nda ve dünyevî ink?lâbât?n?n müsâdemât? alt?nda ezilen, bozulan ve ebedî seferde sana arkadaşl?ğa muktedir olmayan işleri b?rak, ehemmiyet verme, onlar?n zevâlinden kederlenme.

    Sen kendi mahiyetine bak ki: Senin lâtifelerin içinde öyle bir lâtife var ki, ebedden ve Ebedî Zattan başkas?na raz? olamaz. Ondan başkas?na teveccüh edemiyor. Mâsivâs?na tenezzül etmez. Bütün dünyay? ona versen, o f?trî ihtiyac? tatmin edemez. O şey ise, senin duygular?n?n ve lâtifelerinin sultan?d?r. Fât?r-? Hakîmin emrine mutî olan o sultan?na itaat et, kurtul.




    Mesnevi Nuriye, s. 127
    Konu elff tarafından (29.05.07 Saat 20:36 ) değiştirilmiştir.

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


  9. #19
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    ?'lem eyyühe'l-aziz!

    F?sk çamuruyla mülevves olan medeniyet, insanlar? da o çamurla telvis ediyor. Ezcümle: Riyaya şan ve şeref nam?n? vermiş; insanlar? da o pis ahlaka sevk ediyor. Hakikaten insanlar o riyaya öyle al?şm?şlar ki, şah?slara yapt?klar? gibi, milletlere, hatta unsurlara bile yap?yorlar. Gazeteleri o riyaya dellal, tarihleri de alk?şç? yapm?şlard?r. Bu yüzden şahsi hayatlar "hamiyet-i cahiliye" ünvan? alt?nda unsuri hayatlara feda edilmektedir.
    Mesnevi Nuriye,
    Konu elff tarafından (29.05.07 Saat 20:36 ) değiştirilmiştir.

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


  10. #20
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    ?'lem eyyühe'l-aziz!

    Madem ki herşeyin Allah'tan olduğunu bilirsin ve ona iz'an?n vard?r. Zararl?, menfatli herşeyi tahsin ve hüsn-ü r?zayla kabul etmek laz?md?r. Ve illa, gaflete düşmeye mecbur olursun. Bunun için esbab-? zahiriye vaz edilmiş ve gözlere de gaflet perdesi örtülmüştür. Kainat hadiselerinden insan?n heva ve hevesine muhalif olan k?s?m, muvaf?k olan k?s?mdan daha çoktur. Eğer heva sahibi, bu esbab-? zahiriyeyi görüp Müsebbibü'l-Esbabdan gaflet etmese, itirazlar?n? tamamen Allah'a tevcih eder.

    Mesnevi Nuriye, s. 199
    Konu elff tarafından (29.05.07 Saat 20:37 ) değiştirilmiştir.

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


+ Konu Cevaplama Paneli

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

     

Benzer Konular

  1. Yalnızca "La İlahe İllallah" Demek Yeterli midir? "Muhammedür Resulullah" Demeden?
    By ZÜMRÜT in forum Açıklamalı Risale-i Nur Dersleri
    Cevaplar: 10
    Son Mesaj: 25.04.17, 13:15
  2. "Ene" ve "Zerre"den İbaret Bir "Elif" Bir "Nokta"dır.
    By Ene-Zerre in forum Açıklamalı Risale-i Nur Dersleri
    Cevaplar: 29
    Son Mesaj: 21.04.17, 20:29
  3. Hayatıyla bir "Elif" yazar, "Vav" vuslatıyla yürür, yüreği "Hu" okur..
    By gamze-i_dilruzum in forum İslami Nitelikli Yazılar
    Cevaplar: 3
    Son Mesaj: 21.04.17, 20:28
  4. Risale "tanımak" için yazılmış, "tanınmak" için değil
    By YİĞİDO in forum İslami Nitelikli Yazılar
    Cevaplar: 4
    Son Mesaj: 14.11.11, 12:08
  5. Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 05.09.08, 13:57

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Var
Google Grupları
RisaleForum grubuna abone ol
E-posta:
Bu grubu ziyaret et

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0