Dört tip Nur Talebesi vard?r :
Birincisi; Risale-i Nurdaki hakikatlerle anlaş?r, cemaatle anlaşamaz.
?kincisi; Cemaatle anlaş?r, hakikatlerle anlaşamaz.
Üçüncüsü; Hem cemaatle, hem de hakikatlerle anlaş?r.
Dördüncüsü; Ne cemaatle, ne de hakikatlerle anlaş?r.
Bir Nur Talebesinde mukavemet ve kayyumiyet felsefesi hükmetmelidir. Bunlar?n çeşitli göstergeleri vard?r. Mesala, bir Nur Talebesi yaln?z kald?ğ? zaman mukavemetini devam ettirebiliyorsa mukavimdir. Kayyumiyet ise hizmetteki sebat ve devamd?r. "Buran?n hizmeti benimle kaim ve daim, ben hizmete gitmezsem hizmet çatlar, derse gitmezsem hizmet y?k?l?r" tarz?nda bir halet-i ruhiyedir.
Bir Nur Talebesinin iki türlü düşüşü vard?r. Biri ani ve def?i. Bu tür düşüşde ay?lma çabuk olabilir. ?kincisi tedrici düşüş. Bu birinciden daha tehlikeli. Hayattaki tavizler ile insan tedricen y?k?l?r ama fark?nda bile olmaz.
Bir Nur Talebesi kardeşini k?skansa, rahmet ve taksimat-? ilahiyeyi ittiham etmiş olur. Kardeşini k?skanan bir Nur Talebesi yerinde sayar bir ad?m dahi atamaz. Bir Nur Talebesi kendisini uhuvvet ve tesanüde mecbur bilecek. Meselemiz ferdi ve şahsi bir mesele değil. Mesele Kur?an?n hakkaniyeti bütün kalplere çak?ls?n. Cemaatin en büyük kuvveti tesanüddür. Samimi muhabbet karş?l?ks?z ivazs?z bir kardeşlik olsa o cemaat dağlardan daha rasihdir.
Bir Nur Talebesi için en ac? olan Risale-i Nura karş? mahcubiyettir. Kitaplar rafta, okumuyor. Bir Nur Talebesi bir gün, bir hafta, bir ay, bir y?l okumazsa ne olur? Bu dehşetli zamanda okumadan kendini muhafaza etmek mümkün değildir...
Nur Talebesi, din-i ?slam?n meddah?d?r. Bütün dünya beni medhü sena etse inand?ramazlar ki ben iyiyim. Eğer bir Nur Talebesinde hayat ve yaşamak hissi din hissine galebe çalarsa o zat manen semavi tokada müstehak olmuş olur. Bir Nur Talebesinde dava ruhu istihsana ç?kmazsa nak?st?r. Bir şeyi ziyade beğenmek, ziyade sevmek, ziyade o şeyde fani olmak. Herşeyi bilmez bir şeyi bilir. ?stihsan?n esas? kesretten kopuş ve h?rz-? can etmektir. Vahdete takarrup için, kesretten kopuş. Seninle olay?m, isterse aç kalay?m.
Risale-i Nur?a hizmet edenler üç guruptur.
Birincisi; nefis ve enaniyetini yenmeden hizmet edenler, bunlar şahs-? manevinin kiridir.
?kincisi; iddias?zlard?r. Bunlar itaatkar olmakla beraber aksiyondan uzakt?rlar.
Üçüncüsü; hakiki Nur Talebeleridirler. Bunlar cemaatin hem önünde, hem ortas?nda, hem de arkas?nda olabilirler. Öndekilerin vazifesi şahs-? maneviye kuvvet vermektir. Bunlar ayn? zamanda Risale-i Nur?un kudsiyetini terennüm ederler. Ortadakiler hali muhafaza ederken, arkadakiler de dua ve iltica ile manevi destek verirler.
Meşreb ve mesleği ne olursa olsun dava-y? Kur?aniyeye hizmet edenin ben ebediyyen minnettar?y?m. Böyle bir ruh Hz.Mus?ab'?n meşrebi... Meselelere şahsiyet alemi ile değil, hizmet alemiyle bak?yor. Hizmet edeni, hizmet nam?na kucakl?yor.
Üstad?n hizmet rehberinde çizdiği modele, ihlas, sadakat, uhuvvet, tevazu ve mahviyet şartlar?na uymayan bir Nur Talebesi medreseye yüz tane adam getirir, ileride belki bin tane götürür. Hizmet düsturlar? Risale-i Nurun ray?d?r. Bunlar olmazsa sen makam-? r?zaya, makam-? mahbubiyete, makam-? s?dd?kiyete ç?kamazs?n. Onlar?n esas? da s?rr-? ihlas ile s?rr-? uhuvvettir.
Risale-i Nurun çok okunmas? meslek ve meşrebin şahsiyete yerleşmesini kolaylaşt?r?r. Risale-i Nuru on defadan fazla oku devret, ondan sonra istediğin kitab? oku. Bu hakikatler tam meşrebine yerleşmeden, başka kitaplar?n okumas?, şahsiyetde bozukluklar meydana getirir.
Risale-i Nur?un şahs-? manevîsi makam-? Mehdiyete mazhard?r. Makam-? Mehdiyyet umumun hidayetine, beşerin diriltilmesine çal?ş?yor. Bu şahs-? manevînin en zahir ölçüsü ise, ekser ağabeylerin topland?ğ? heyettir. Bu hizmeti bir dest-i inayet tanzim ediyor. Başta üstad?n hayat? buna şahittir. Risale-i Nur?un bayram? geliyor. Cenab-? Hak tasfiye ediyor. Kabuk kalk?yor, lüb ortaya ç?k?yor. Aptal kargalar?n eliyle ormanlar meydana geliyor. Allah (cc) isterse fâs?klar?n eliyle de ?slamiyeti inkişaf ettirir.
Risale-i Nur?un faidesi iki türlüdür: Biri istifade, diğeri istifaza... ?stifade idrake, istifaza ise kalbe bakar. Kalp ne derece sade ve berrak olursa, o derece feyze mazhariyet artar. ?nsan ne nisbette masumlaş?rsa o derece feyz-i ilahiye mazhar olur. En büyük feyze peygamberler mazhar olmuşlard?r. ?stifaze, istifadeden daha önemlidir. Çünkü malumat bir adam? yaln?z baş?na davada tutamaz. Hizmet ettiren istifazad?r, füyüzat ve kudsiyettir. Füyüzat ve kudsiyete ulaşmak ise göze hakim olmaktan geçer. ?nsan manen öyle bir hazinedir ki, nihayetsiz istidatlar taş?r. Birisi iştiha ile bir harama baksa, belki bin istidad?n? birden köreltir.
Fitne insana dört kap?dan girer: Göz, kulak, burun, ağ?z. Ağ?zdan illa helal lokma girmesi laz?m. Bu noktada bizim için beşaret var. Medresede yenilen yemek kirli de olsa temizdir. Bu as?rda en büyük fitne gözden içeri giriyor. Çeşm-i basiret göze hakimiyetten sonra aç?l?r. Gözüne hakim olmayan şifa-i sadr bulamaz. Bir insana füyüzat gelmezse o insan?n malumat? kabuk olur, dilde kal?r. Risale-i Nur bu demek değildir. Risale-i Nur hayatt?r, tatbikatt?r. Risale-i Nur hizmeti görünmek değil, olmakt?r. Görünmek ile olmak aras?nda çok büyük bir uçurum vard?r.
Bir Nur Talebesinin bu hakikatlerden tam istifade etmesi için gözüne hakim olmas? laz?md?r. Can çekişen bir adama en güzel huriler musallat olsa, onlara şehvet damar? uyan?r m?? Elbette hay?r. Bu manada bir Nur Talebesi can çekişiyor. Çünkü hidayet-i amme yükünü omuzlam?ş. Bu halde iken taife-i nisaya nas?l nazar eder. Bir Nur Talebesinde gabavet olsa dahi, tam müttaki olduktan sonra Risale-i Nur?dan fevkalede istifade edebilir. Risale-i Nur?daki baz? esrarlar?n aç?lmas?nda aslan pay?, ittika?n?nd?r. Bir Nur Talebesinde ittika k?r?l?rsa, Risale-i Nur?la alakadarl?ğ? fikir ve dil seviyesinde kal?r. Kudsiyet, nuraniyet ve tesirat has?l olmaz. Malumat kabilinden bilgi olur.
Risale-i Nur hizmetinde veraset, hususiyet, kabuliyet, makbuliyet ve mazhariyet vard?r : Veraset: Zengin bir baba öldüğü zaman mal? bir çocuğuna kalmaz. Miras bütün çocuklar?na aittir. Demek bütün çocuklar? manen o mal? korumakta mes?uldür. Bu aç?dan Nur Talebelerinin hepsi mes?uldür. Her Nur Talebesi vâristir. Risale-i Nur?u anlayan bir Nur Talebesi zerrat-? mevcudat kadar mes?uldür. Çünkü Nur hizmeti hidayet-i ammeye mazhard?r.
Mes?ulsün, mes?ul! ?ndallah ve inderresul!
Şener Dilek