Birine karşı (anne,baba,eş,dost vs.) duyulan Aşırı muhabbet fitri midir yoksa zaaftan mı ileri gelir?
Birine karşı (anne,baba,eş,dost vs.) duyulan Aşırı muhabbet fitri midir yoksa zaaftan mı ileri gelir?
Görünce Rabbimi gönül gözüyle
Sordum:"Kimsin,ey sen?"
Dedi:"Senim ben"
Hallac-ı Mansur
yakınlık ve tanımaktan ileri gelir.
iman insanı insan eder, belki sultan eder..
Mühim Bir Suâl: Diyorsunuz ki: "Muhabbet ihtiyârî değil. Hem, ihtiyac-ı fıtrîye binâen, leziz taamları ve meyveleri severim, peder ve vâlide ve evlâtlarımı severim, refîka-i hayatımı severim, dost ve ahbablarımı severim, enbiyâ ve evliyâyı severim, hayatımı, gençliğimi severim, baharı ve güzel şeyleri ve dünyayı severim. Nasıl bunları sevmeyeceğim? Nasıl bütün bu muhabbetleri Cenâb-ı Hakkın zât ve sıfat ve esmâsına verebilirim? Bu ne demektir?" ..
selam ve dua ile.
BİRİNCİ NÜKTE: Muhabbet, çendan, ihtiyârî değil. Fakat ihtiyar ile muhabbetin yüzü, bir mahbubdan diğer bir mahbuba dönebilir. Meselâ, bir mahbubun çirkinliğini göstermekle veyahut asıl lâyık-ı muhabbet olan diğer bir mahbuba perde veya ayna olduğunu göstermekle, muhabbetin yüzü mecâzî mahbubdan hakiki mahbuba çevrilebilir.
Yaradılanı severiz, Yaradandan ötürü...
________________
Andolsun ki Duha'ya
Ve leyl-i iza seca'ya
Rabbin ne terkeder seni,
Ne darılır sana.
________________
Anlamını Bilmediğiniz Kelimelerin Üzerine Çift Tıklayınız...
Biraz daha açık tarif edermisin yani muhabbet duyarken ne kadar aşırı adamları görünce kafalarına gözlerine atılıyosan evt biraz kendini frenlesen iyi olur.
Ey nefisperest nefsim, Muhabbet, şu kâinatın bir sebeb-i vücududur, hem şu kâinatın râbıtasıdır, hem şu kâinatın nurudur, hem hayatıdır. İnsan kâinatın en câmi' bir meyvesi olduğu için, kâinatı istilâ edecek bir muhabbet, o meyvenin çekirdeği olan kalbine derc edilmiştir.
Görünce Rabbimi gönül gözüyle
Sordum:"Kimsin,ey sen?"
Dedi:"Senim ben"
Hallac-ı Mansur
İşte, ey nefis ve ey arkadaş! İnsanın, havfa ve muhabbete âlet olacak iki cihaz, fıtratında derc olunmuştur. Alâküllihâl, o muhabbet ve havf, ya halka veya Halıka müteveccih olacak.
Görünce Rabbimi gönül gözüyle
Sordum:"Kimsin,ey sen?"
Dedi:"Senim ben"
Hallac-ı Mansur
Herşeyin ifratı Ahlak-ı zemimedir. Mahlukata karşı Muvazenesiz sevmek hata kusurlarını göremeyecek derecede cezbeye kapılmak caiz görülmemiştir. Annenin bile çocuğuna ifrat derecede şefkati ahlak-ı zemimedir. Vasatı ihtiyar etmek iyidir.
Ey muhataplarım!
Ben çok bağırıyorum. Zîra, asr-ı salis-i aşrın, yani on üçüncü asrın minaresinin başında durmuşum,
sûreten medenî ve
dinde lakayd ve
fikren mazinin en derin derelerinde olanları
camie davet ediyorum.
Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)