+ Konu Cevaplama Paneli
Gösterilen sonuçlar: 1 ile 3 ve 3

Konu: Deryanın Üzerine Kurulan İlk Cami

  1. #1
    Ehil Üye muhibbülkurra - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Mar 2007
    Mesajlar
    4.304

    Standart Deryanın Üzerine Kurulan İlk Cami

    Bu caminin inşaatında Don Kişot’un yazarı Cervantes amelelik yaptı




    Büyük Türk denizcisi Kılıç Ali Paşa, namını sürdürmek için bir câmi yaptırmak istedi. Sultan III. Murad’ın huzuruna çıkıp arzusunu bildirdi. Padişah latife olsun diye, “Sen deryalar serdarısın. Var git câmini deryaya kur!” deyince Kılıç Ali Paşa bir ilki gerçekleştirdi.


    Salıpazarı’ndan Perşembepazarı’na doğru giderken Tophane iskelesinde güzel ve ihtişamlı bir câmi boy gösterir. Çoğumuz önünden gelip geçeriz ama, belki de ismini bilmeyiz. Bu câmi Kılıç Ali Paşa Câmiidir. Bu câmi, mimarî güzelliği kadar, efsaneleriyle de kültür tarihimize mal olmuş bir eserdir. Mimar Sinan, üç kaptan-ı deryaya aynı sahil boyunca üç güzel câmi yapmıştı. Diğerleri Kasımpaşa’da Piyâle Paşa ve Beşiktaş’ta Sinan Paşa câmileridir.
    Şüphesiz, Türk denizciliğinin en parlak şahsiyetlerinden biridir Kılıç Ali Paşa. Sadece bizde değil, dünya denizcilerinin de en büyüklerinden sayılır.
    Anne ve babası Aydın sahilinde yaşayan Türkmenlerdendi. Saint Jean Şövalyelerince kaçırılıp İtalya’ya götürülmüştü. Ali, Calabria’nın Licastelli kasabasında bir İtalyan asilzâdesinin hizmetçisi olarak büyüdü. Kendisine Lucio veya Culyo Galeni adı verildi. 11 yaşında papaz mektebinde okumak üzere Napoli’ye gönderildi. Yolda Cezayirli Müslüman korsanların eline esir düştü. Bu vurgunun kumandanı Ali Ahmed Reis çocuğun vaziyetini öğrenince, yanına aldı.
    Artık İtalyanca isminden bozma Uluç Ali diye anılır oldu. Bir rivayette uluç, Arap asıllı olmayan korsanlara verilen isimdi. Bazıları Türk değil de, İtalyan asıllı olduğunu söyler. Irkı ne olursa olsun Uluç Ali Osmanlı cemiyetinde Türk-İslâm terbiyesiyle büyüdü. Dünyaca meşhur denizcilerden birisi oldu. Avrupa tarihçileri kendisini Occhiali diye andılar.


    AYASOFYA’NIN KÜÇÜK HALİ
    Kılıç Ali Paşa Câmii’nin kubbesinin iki yanında yarım kubbeleri, diğer iki yanında kemerleri ve destek duvarları vardır. Bu haliyle âdeta Ayasofya Câmiinin küçük bir benzeridir. Ama ondan daha güzel, daha ferah ve aydınlıktır. Mihraptaki İznik çinileri pek güzeldir. Osmanlılar zamanında sadrazam bile olsa kimse edeben iki minareli câmi yaptıramazdı. Bu imtiyaz padişaha aitti. Onun için Kılıç Ali Paşa Câmii tek minarelidir. Kubbesi de selâtin câmilerinden bu sebeple daha küçüktür.


    HİÇ MAĞLUBİYET TATMADI
    Zekâsıyla, kabiliyetiyle, düzgün fiziğiyle dikkat çekerdi. Kendisine itimat edenlerin yüzünü hiçbir zaman kara çıkarmadı. Barbaros Hayreddin Paşa’nın himayesinde yetişti. Denizcilik bilgisinde kendisini geliştirdi. Ömrünü vatan hizmetine adadı. Zaferden zafere koşarak adını tarihe altın harflerle yazdırdı. Hayatında mağlubiyeti hiç tatmadı. Tunus gibi koskoca bir ülkeyi İspanyollardan fethi, en meşhur başarısıdır.
    Osmanlı donanması, 1571 senesinde Papalık, Malta, Venedik ve İspanya müttefik donanmalarına karşı ilk defa bozgun acısını tattı. 152 parça gemi kaybedildi. Binlerce şehit ve yaralı vardı. Kaptan-ı derya bile şehit düşmüştü. Kılıç Ali Paşa, bu deniz muharebesinde kumanda ettiği gemilerini hemen hemen zâyiatsız kurtarmaya muvaffak oldu. Üstelik düşmanın sol kanadını teşkil eden Malta donanmasını da yok etti. Bozgun haberini Edirne’de bulunan Sultan II. Selim’e bildirdi. Gösterdiği başarıdan dolayı kaptan-ı deryalığa getirildi. Böylece Osmanlı donanmasının kumandanı oldu. Onaltı sene bu makamda kaldı. Bu başarısı üzerine Uluç lakabı Kılıç’a çevrildi. Uluç Ali Reis, artık Kılıç Ali Paşa idi.



    İTALYA ÖVÜNÜYOR
    İtalya’daki La Castella kasabası en büyük meydanına Kılıç Ali Paşa’nın heykeltıraş di Dinami tarafından yapılmış bir heykelini dikerek büyük denizciyle övünmektedir.


    EN GÜÇLÜ DONANMA
    Birkaç padişah zamanını idrak etti. İnebahtı’da imha edilen Türk donanmasını kısa bir müddet zarfında yeniden kurmaya muvaffak oldu. Büyük harb gemileri inşa ettirdi. Osmanlı donanması vefatından sonra yüz seneden fazla dünyanın en güçlü donanması vasfını taşımaya devam etti.
    Kılıç Ali Paşa; sadece tarihteki başarılarıyla değil, yaptığı hayır hasenat ile de tanındı. İstanbul’da kendi adını taşıyan o zarif ve muhteşem külliye, hâlen ayaktadır...
    Türk denizcilerinin vaktiyle sularında sıkça dolaştığı İtalya’daki La Castella kasabası en büyük meydanına Kılıç Ali Paşa’nın heykeltıraş di Dinami tarafından yapılmış bir heykelini dikerek büyük denizciyle övünmektedir.

    LATİFE GERÇEK OLDU
    Büyük Türk denizcisi Kılıç Ali Paşa’nın yaşı oldukça ilerlemişti. Namını sürdürecek bir eser bırakmak istiyordu. Bu da yanında hamamı, sebilhanesi, medresesiyle bir câmi olacaktı. Kendisi devletin en güçlü mevkilerinden biri olan kapdan-ı deryalık makamındaydı, ama yine de zamanın diğer devlet adamları gibi o da padişaha sormadan hiçbir iş yapmamayı âdet edinmişti. Bu maksatla Sultan III. Murad’ın huzuruna çıkıp arzusunu bildirdi. Padişahın tasvibini aldıktan sonra bu eserin nereye yapılmasının münasip olacağını sordu. Padişah latife olsun diye, “Sen deryalar serdarısın. Sana karadan bir karış toprak veremem. Var git câmini deryaya kur!” dedi. Kılıç Ali Paşa “Başüstüne!” deyip izin istedi. Mimar Sinan ile görüşüp binanın deniz üzerine yapılacağını söyledi.
    Padişah sonradan “Maksadım lâtifeydi, dilediği yere câmisini yapsın, bunca külfete girmesin!” diye haber gönderdiyse de, hünkârın ilk emrini yerine getirmekten vazgeçmedi. “Padişah ağzından söz bir kere çıkar. Onu tutmamak olmaz! İnne’l-mülûke mülhemûn (Hükümdarları Allah söyletir!)” diye düşündü. Bunun üzerine Koca Sinan, Tophane sahilinde denizi doldurdu. Üzerine bugün bile bütün haşmet ve zarafetiyle ayakta duran Kılıç Ali Paşa Câmii ile medrese, hamam ve sebilden müteşekkil külliyesinin inşası 1580 yılında bitti.

    HIZIR’I GÖRMEYE GELENLER
    Halk arasında, kim kırk gün sabah namazını fasılasız Kılıç Ali Paşa Câmiinde kılarsa muhakkak Hızır Aleyhisselâmı göreceğine inanılır ve dört bir taraftan bu niyetle gelen insanlar câmiyi doldururdu.
    Kılıç Ali Paşa yedi sene daha yaşadı. Vefatına kadar vakit namazlarını hep burada kılar; medresedeki talebelerle alâkadar olurdu. Bir sabah namazını câmide kıldı. Fakirlere sadaka dağıtıp dualarını alarak evine döndü. Hastalanarak vefat etti. Türbesi câminin yanındadır. Ertesi sene de Mimar Sinan âhirete göçtü.
    Kılıç Ali Paşa’nın Beşiktaş ve Fındıklı’da da yaptırdığı mescidler vardır. Hanımı Selime Hâtun da Fındıklı’da bir mescit yaptırdı. Her ikisi de muhtaçların ihtiyaçlarını giderir, binlerce kimseye muntazam bir şekilde aylık verirlerdi.




    ESİR ALINIP İSTANBUL’A GETİRİLMİŞTİ
    Don Kişot yazarı cami inşaatında amele olarak çalıştı

    Garip ama, Don Kişot yazarı diye meşhur İspanyol romancısı Cervantes de Kılıç Ali Paşa Camiinin inşaatında çalışmıştı. Ama amele olarak. Mimar Sinan’ın emrinde cami inşaatında çalışanların isimlerinin yazılı olduğu defterler vakıflar arşivinde bulundu ve içinde Cervantes’in de ismine rastlandı. Bu da câmi ile alakalı başka bir enteresan husustur. Romancı, Haçlı donanmasında askerdi. İnebahtı Harbi’nden İspanya’ya dönerken 1575 senesinde bindiği kadırga Osmanlı donanması tarafından kuşatıldı. Cervantes, Kılıç Ali Paşa’ya esir düştü. Birkaç sene İstanbul’da kalıp cami inşaatında da çalıştıktan sonra sahibi tarafından azat edildi. O da İspanya’ya döndü.

    Kâinat mescid-i kebîrinde, Kur’ân, kâinatı okuyor. Onu dinleyelim. O nur ile nurlanalım. Hidâyetiyle amel edelim. Ve onu vird-i zebân edelim. Evet, söz odur ve ona derler. Hak olup, Haktan gelip, Hak diyen ve hakikati gösteren ve nurânî hikmeti neşreden odur.
    Kur’ân’a ve imana ait herşey kıymetlidir; zâhiren ne kadar küçük olursa olsun kıymetçe büyüktür. Evet, saadet-i ebediyeye yardım eden, küçük değildir.

  2. #2
    Yasaklı Üye maide - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Sep 2008
    Mesajlar
    21

    Standart

    Allah razı olsun

  3. #3
    Yasaklı Üye Bir_İntihar_Senaryosu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Aug 2008
    Mesajlar
    1.058

    Standart

    Allah Ebeden Razı Olsun...Rahmet Olsun...

+ Konu Cevaplama Paneli

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

     

Benzer Konular

  1. Ehl-i İmana Kurulan Tuzak:Derd-i Maişet
    By Ene-Zerre in forum İslami Nitelikli Yazılar
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 28.03.09, 22:45
  2. Cevaplar: 9
    Son Mesaj: 17.11.07, 09:31
  3. Gül'ü Deryanın Kokusu...! Şiir
    By mehmetcerci in forum Şiirler
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 16.09.07, 13:00
  4. Yeni Kurulan Üniversiteler
    By Meyvenin Zeyli in forum Eğitim
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 21.07.07, 12:39

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
Google Grupları
RisaleForum grubuna abone ol
E-posta:
Bu grubu ziyaret et

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0