Şu yollar ve yoklar getiri mi beni sana..
Yoksa bitirir mi beni mum gibi için için yanarak…
Neden bu yapraklar bu kadar sarı..
Ve neden bu kadar kuru hava..
Nerede sokak başı..
Neden karanlık bu kadar…
Bekliyor musun gitmiş günün gün dönümünü..
Pencerede misin...
Pencerem misin…
Dört duvar bir menteşesiz kapı..
Özlemek gözlerimin soluk boyası…
Böyle oluyor demek ki..
Ne diyeceğini bilmediğin..
Söylediğinin de anlaşılmadığı anlar…
Bir yandan lodos esiyor esmer esmer
Kapanıyor bulutlar bir birine..
Yanmıyor minarelerin ışıkları
Sessizliğime ses veriyor
Mevsimin son cırcırları…………………..
Bu mu..O mu..Şu mudur
Orada mı burada mı
Gördüğüm göründüğüm doğrumu
Körmüyüm
Kör düğüm müyüm
Acaba olur mu ki
Yapılır mı ki yeniden
Kurulur mu aynı mahalleye yine evler
Kurur mu sel almışlığımın mezraları
Geçer mi
Biter mi
Geldiği gibi gider mi şu çer çöp
Değer mi değerli mi değmelimi ki
Bir şeylere her şeyler uçuşurken toz gibi
Değmeli mi ki
Çok mu gerekli değse mi ki
Gerekli mi ki o kadar
O duvarın önünde bir ağaç vardı sanki
Birimi kesti
Birimi söktü onu tam yerinden
Yeri ne kadar yersiz kalmış
Nerede gece ağladığım yaslık
Kim aldı
Kim ağladı üstüne yasımın
Gündüz mü şimdi
Güneş mi çıkmış
Yağmur mu yağmış az önce
Ne çayı o öyle
Perdeyi mi çekelim
Çok mu aydınlık dışarısı
Kim öldü
Birimi öldü ki nedir bu sesler
Kim serdi sofra örtüsünü yere
Masa vardı burada dün
Birisimi acıktı
Şimdi ne olacak
Hasta mıyım ki
Biri var mı orada
Bildik tanıdık kokusu aşina korkularıma
Üşüyorum galiba
Bir yer mi açık kalmış
Biraz evvel düştüm mü ben yoksa
O sandalye hep orada mıydı
Neredesin böylemi olmalıydı
Belki bir şey olmamıştır
Bana öyle gelmiştir…
Hayri amca mı haklıydı acaba
Ekmek arabalarımı geçti gürültüyle
Neden titriyorum bu kadar sensizlikten..
Hep burada mıydın sen……………………
Kötü bir rüya gördüm ben
Ellerini ver ellerime
Ellerimi sıkıca tut..
Unutacak ne varsa bu kabus dolu zamandan unut……………….
Yıllar geçiyor yüzümden
Bazı kızarıyor gözlerim
Bazı haleleniyor mor halkalar
Kırışıyor alnımda rüzgâr
Buruşuyor ellerimde hatıralar
Aniden toprağa düşüyor hayallerim
Kuyumu kazıyor dakikalar
Alınıyorum hayattan ve alınıyorum her şeyden
Kırılıyor boya kalemlerimin ucu
Hiç bir şeyi boyayamadan…
Nemle gam arası tabakalanmış varım yoğum
Nem varsa bırakıp gideyim diyorum
Yorgana sarıp gurbetliğimi
Bezgin öksürüklerimle içimi sökerek….
……………………………..
Arar kalb-i beytim hüsnü zevalsiz
Aşk ile sırlayıp türab-ı edebi gümansız
Neredesin ey bana benden yakın sevgili
Yandığım sensin kuşluk vakti mecalsiz……
m_safiturk