+ Konu Cevaplama Paneli
Gösterilen sonuçlar: 1 ile 10 ve 10

Konu: Başbakanin Adaletini Anlamakta Zorlaniyorum

  1. #1
    Dost Cabir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Mesajlar
    44

    Standart Başbakanin Adaletini Anlamakta Zorlaniyorum

    BAŞBAKANIN ADALETİNİ ANLAMAKTA ZORLANIYORUM
    Başbakanın uygulamalarına bakıyoruz iki çeşit başbakan var karşımızda.
    Birinci başbakan,merhametli,hamasetli,garip gureba babası,tüyü bitmedik yetimin hakkını yedirmeyen bir Başbakan. Fakir fukara için kira öder gibi konutlar yapıp veriyor kendilerine. Kışlık yakacak kömür dağıtıyor. Yiyecek paketleri dağıtıyor yoksullara. Çok güzel,İşte diyorsun Halkın Başbakanı. Bedavadan yardım ediyor fakir fukaraya. Adaletli Başbakan.
    Bu Başbakanı anlıyoruz ve tebrik ediyoruz. Bizim anlayamadığımız ikinci Başbakan. İkinci Başbakan ne yapıyor?

    Devletin kontrolündeki Batan İmarbankasındaki mevduat sahiplerinin beş kuruş haklarına 2 kuruş veriyor. Ofşorları ödemem diyor. Ofşordan dönenlerin paralarını ödemek şöyle dursun devlete borçlu çıkarıyor. Bonozedelerin 4,5 yıldır süründükleri yetmiyormuş gibi,kanun çıkmasına rağmen, ödeme emrini vermemek için direniyor. Batan holdinglere kendi adamları para topluyor.
    Bu Başbakan değil miydi iktidara geldiğinde; HİÇ BİR BANKADA SORUN YOK,TASARRUFLARINIZI İSTEDİĞİNİZ BANKAYA YATIRABİLİRSİNİZ,BEN GARANTİ VERİYORUM diyen. Daha sonra Banka batınca KİMSENİN BEŞ KURUŞ HAKKI KALMAYACAK,HEPSİNİ SON KURUŞUNA KADAR ÖDEYECEĞİZ diyen. Peki daha sonra bu Başbakana - YATIRIRKEN BANA MI SORDULAR,GİTSİNLER HAKLARINI BAŞKA YERDE ARASINLAR,ONLAR BONOZEDE DEĞİL KAZAZEDE - dedirten nedir?
    Bu mağdurlar fakir fukara gibi sizden bedavadan bir şe istemiyorlar. Sizin denetiminiz altındaki, garanti verdiğiniz batan bankadaki emekleriyle kazandıkları paralarını istiyorlar. Fakir fukaraya bu kadar hamasetli davranırken, tarafınızdan ZEDE yapılan bu insanlara neden hakları olduğu için daha fazla hamaset göstereceğinize ZULM ediyorsunuz. İşte bu başbakanı adalet açısından anlamakta zorlanıyorum.
    Bir de diyor ki - İmarzedelerin paralarını hiç ödemek içimden gelmiyor. Onlara milletin cebinden mi vereyim. Peki fakir fukaraya bedavadan milletin cebinden vermiyor musunuz? Üstelik bu zedeler Bedavadan bir şey istemiyorlar. Sizin garanti vermeniz üzerine İmarbankasına yatırdıkları,yani sizin çaldırdığınız paralarını istiyorlar.

    Üstelik Başbakanın yardım dağıttığı fakir fukara kendilerine verilenler için bir emek sarfetmediler. Bedavadan verildi verilenler kendilerine. Ama İmarzedeler kendilerine verilmeyen paraları kazanmak için bir ömür harcadılar. Aradaki adalet,yardım adına uygulanan korkuç farkı anlayın diye söylüyorum. Birine bedavadan verilirken,birine hakkı olduğu halde verilmeyerek nasıl bir zulme maruz bırakıldığını görün diye söylüyorum.
    Son televizyon konuşmasında diyor ki. 3 milyon kişiye iş bulduk. Peki imarzedeler,holdinzedelerin toplamı ne kadar? 10 milyon. Peki bu on milyonun varını yoğunu hortumlatıp sefalete iten kim? Uganda Cumhurbaşkanı mı? Papuayenigine'nin Başbakanı mı?
    Bundan da anlaşılıyor ki,aslında Başbakan,merhametli,hamastli,fakir fukara babası,ADALETLİ falan değil. Sadece kendisine garanti oy satın alıyor. Kimden? Bedavadan birşeyler verdiği fakir fukaradan. Yoksa adaletli olsaydı. Önce çaldırdığı paraları hak sahiplerine ödemeyi seçerdi. Hak hukuk adamı ve hakikaten hamaset sahibi olsaydı. Demek ki bu da bir siyasi hesaptan Başka bir şey değil.
    Ama bizler ilahi adalete inanan müslümanlarız. Başbakanın Holdinglere ve İmarbankasına gömdüğü 10 milyonun hakkı yarın onu ahiretteki hesapta mahşer meydanına gömecektir. Tabi ona oy verenleri ve verecekleri de. İşte Allahın bu zulmü yapanlar ve bu zalimleri destekleyenler hakkındaki ayeti. Selamlar.
    ıÜü
    İŞTE SİZ ÖYLE KİMSELERSİNİZ (Kİ,DİYELİM) DÜNYA HAYATINDA ONLARI SAVUNDUNUZ. YA KIYAMET GÜNÜ ONLARI ALLAHA KARŞI KİM SAVUNACAK,YAHUT KİM ONLARA VEKİL OLACAK? Nisa.109

  2. #2
    Dost nur_efşan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Mesajlar
    38

    Standart

    imarzedelerin paralar? ödenecek başbaka vadetti.. sen imarzedeleri "zede" yapan? eleştir önce.. uzana dair bir yaz? yaz mesela.. ona oy veren yüzde 7 lik guruba yaz? yaz mesela.. verimli olur kanaatindeyim

  3. #3
    Pürheves Yaşlı ÇocuK - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    May 2007
    Bulunduğu yer
    YediTePe
    Yaş
    34
    Mesajlar
    155

    Standart

    Cabir kardeş sana kat?l?yorum.Ben başörtüsü ve 2-3 konu hakk?nda daha söz veripde sonra sözüm yoktu dediğini biliyordum.Ekonomik konudada verdiğin bilgiler için teşekkürler
    Gerçekler ortaya ç?kmal?...
    Vesselam...

    Adımı duymayın kaç yazar
    Kalbim tanıdığım en içten yazar...



    YAŞLI ÇOCUK!


  4. 18.07.07 22:04

    Yasaklı Üye


  5. 18.07.07 22:04

    Yasaklı Üye

    Sebep
    Tekrar...

  6. #4
    Yasaklı Üye solcu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Mesajlar
    11

    Standart

    o da gömülecek agarda süloda

  7. #5
    Dost Cabir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Mesajlar
    44

    Standart

    Nur Efşan Kardeşim daha önceki makalelerimi okuduysan?z. S.Cem UZAN'dan EN BÜYÜK EŞK?YA,?ktidara gelirse bu sefer 8 katrilyonu kay?t d?ş?na atmakla kalmaz.Türkiyedeki, tüm mal varl?ğ?n?n TAPUsunu üzerine yapar ve bizi de bu ülkeden DEHLER. Ama Senin anlamakta zorland?ğ?n. H?rs?z? suçlu görüyorsun da Bekçiyi suçlu görmüyorsun. Sen daha hala Başbakan?n YALAN VAATLER?NE inanmaktan kendini kurtaramama?şs?n. Bu makalede de bir kaç?n? yazd?m ama senin gözünden kaçm?ş herhalde. Ben 5 kuruş haklar?na 2 kuruş verdi.kimini daha borçlu ç?kard? devlete,diye bas bas feryat ediyorum. Ama sen daha hala kendi davulunu çal?yorsun.

  8. #6
    Dost haberci81 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Bulunduğu yer
    izmir
    Mesajlar
    45

    Standart

    başbakan?m?za gerçekten inanam?yorum sözylediği vaadleri yapmad? ve yapmad?ğ? gibi biz böle bişe demedik dedi.(baş örtüsü ilgilendiğim k?s?m)..

  9. #7
    Dost nur_efşan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Mesajlar
    38

    Standart

    Alıntı Cabir Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Nur Efşan Kardeşim daha önceki makalelerimi okuduysanız. S.Cem UZAN'dan EN BÜYÜK EŞKİYA,İktidara gelirse bu sefer 8 katrilyonu kayıt dışına atmakla kalmaz.Türkiyedeki, tüm mal varlığının TAPUsunu üzerine yapar ve bizi de bu ülkeden DEHLER. Ama Senin anlamakta zorlandığın. Hırsızı suçlu görüyorsun da Bekçiyi suçlu görmüyorsun. Sen daha hala Başbakanın YALAN VAATLERİNE inanmaktan kendini kurtaramamaışsın. Bu makalede de bir kaçını yazdım ama senin gözünden kaçmış herhalde. Ben 5 kuruş haklarına 2 kuruş verdi.kimini daha borçlu çıkardı devlete,diye bas bas feryat ediyorum. Ama sen daha hala kendi davulunu çalıyorsun.
    kardeşim bizim milletimiz öyle bir millet ki nankörlükte üstüe yoktur.. şu başbakan gerek büyükşehir belediye başkanlığı döneminde gerekse başbakanlık döneminde milletin menfaatine çalıştı çalıştı, istanbulu istanbul yaptı, ekonomiyi 2 tane krizi etkilenmeden atlatacak noktaya getirdi, enflasyonu yüzde 30 dan aldı tek haneli rakama indirdi vs vs vs.. yaptığı başarılar saymakla bitmez ama yine size yaranamadı..

    şimdi önümde iki şık var bu forumda olduğuna göre ya dp lisin ya spli..
    eğer dpli isen vah esefa.. misyon peşine düşüp devr-i süleymanı bu memlekete yaşatıp türkiyenin 30 yıllına mal olan,bizden geleceğimizi çalan zihniyeti kınıyorum.. eğer saadetli isen şuan başbakanın halledemediği başörtüsü,imamhatip gibi meseleleri senin bakanın yaptı, bu memlekete darbe yaptırdı..

    sizleri ferasete ve basirete davet ediyorum..

  10. #8
    Dost haberci81 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Bulunduğu yer
    izmir
    Mesajlar
    45

    Exclamation

    Alıntı nur_efşan Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    kardeşim bizim milletimiz öyle bir millet ki nankörlükte üstüe yoktur.. şu başbakan gerek büyükşehir belediye başkanlığı döneminde gerekse başbakanlık döneminde milletin menfaatine çalıştı çalıştı, istanbulu istanbul yaptı, ekonomiyi 2 tane krizi etkilenmeden atlatacak noktaya getirdi, enflasyonu yüzde 30 dan aldı tek haneli rakama indirdi vs vs vs.. yaptığı başarılar saymakla bitmez ama yine size yaranamadı..

    şimdi önümde iki şık var bu forumda olduğuna göre ya dp lisin ya spli..
    eğer dpli isen vah esefa.. misyon peşine düşüp devr-i süleymanı bu memlekete yaşatıp türkiyenin 30 yıllına mal olan,bizden geleceğimizi çalan zihniyeti kınıyorum.. eğer saadetli isen şuan başbakanın halledemediği başörtüsü,imamhatip gibi meseleleri senin bakanın yaptı, bu memlekete darbe yaptırdı..

    sizleri ferasete ve basirete davet ediyorum..
    Başbakanımızn istanbulu istanbul yapıtığı zman milli görüşçüydü şimdi ise ne olsuğu belli değil.

    Başbakanımızn muhakkat faydaları oldu ama yaprığı olumsuz siyaset ve icraat insana yapmış olduğu olumlu işleri unutturur oldu ..nasıl işte liste aşağıda lütfen herkesi bilgiye ve araştırmaya davet ediyorum....

    İşte 100 Maddede gerçekler!!!
    İnançlı Kesimi Derinden Yaralayan Sözler ve İcraatlar
    Not: Buradaki tüm maddeler, doğruluğu araştırılarak hazırlanmış, bu konuda hassas olunmaya çalışılmıştır.
    İftiracı konuma düşmekten Allah’a sığınırız.

    1. Başbakan Erdoğan bir Amerikan gazetesine yazdığı makalede Irak’a savaşmaya giden ABD’li askerlere dua etti:
    “Irak’ta savaşan ABD’li kahraman bay ve bayan askerlere, en az zayiatla ülkelerine mümkün olan en kısa zamanda dönmeleri arzusuyla dua ediyoruz.”
    “We further hope and pray that the brave young men and women return home with the lowest possible casualties, and the suffering in Iraq ends as soon as possible.”
    By Recep Tayyip Erdogan
    The Wall Street Journal
    March 31st, 2003

    2. Dışişleri Bakanı Gül “Dünya barışı için, barışı korumak için, son 50 senede dünyada en çok Amerikalılar kendi çocuklarını feda etmişlerdir.”dedi. (http://www.milliyet.com/2006/05/16/siyaset/siy03.html)

    3. Yirmibeş İslam ülkesinin sınırlarını değiştirip hepsini Irak gibi yapma projesi olan ABD kaynaklı BOP’la ilgili Sayın Gül’ün görüşü: “Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) Türkiye’nin dış politika ilkelerine uygun. ABD ile hareket ediyoruz. Amacımız İslam ülkelerine özgürlük ve demokrasi getirmek.” (http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=181295)
    Not: Vatandaşlarımızın % 72’si BOP’u tehlikeli görüyor.(25.07.2004 – Yeni Şafak)

    4. Diyanetten Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Aydın diyor ki:
    “Ben Avrupa’ya gittiğimde kiliseye çok giderim, büyük zevk duyuyorum.”
    (II. Din Şurası Tebliğ ve Müzakereleri cilt:2 sayfa:375)

    5. Diyanetten sorumlu Devlet Bakanı yapılan Sayın Mehmet Aydın, İslam dinini Müslüman olmayanlara tebliğ etmeye ‘en DİNSİZCE hakarettir’ dedi:
    “Bazı müslüman kardeşlerimiz diyor ki yahu bir fırsat düştü, müslümanlığı anlatalım hıristiyanlara; Allah belki hidayetini gösterir. (Diyalog çalışmalarında)… işin ucunda bilmem adam kazanmak, üye kazanmak varsa, açıkçası bu bir din mensubuna yapılacak en DİNSİZCE bir hakarettir.” (II. Din Şurası Tebliğ ve Müzakereleri cilt:2 sayfa:322)

    6. ABD Savunma Bakan yardımcısı Paul Wolfowitz: “Biz Irak’a müdahale konusunda tereddüt ediyorduk, Tayyip Erdoğan bize cesaret vermiştir.” (Irak işgalinden üç ay önceki Türkiye ziyareti esnasında yaptığı açıklamadan.)

    7. Erdoğan, AJC örgütünden bugüne kadar “cesaret ödülü” alan 10 kişi içinde Yahudi olmayan tek kişi.
    Tayyip Erdoğan’a “cesaret ödülü” veren “American Jewish Congress” (AJC) adlı kuruluş, WJC’ye bağlı.
    Theodore Herzl tarafından Dünya Musevilerini bir “ulusal yurda” kavuşturma amacıyla 19. yüzyıl sonunda kurulan “World Jewish Congress” (WJC) İsrail devletini kurmakla amacını gerçekleştirmiş bir Yahudi teşkilatıdır.
    Daha önce AJC tarafından 10 kadar kişi ödüle lâyık görülmüştü; bunlar arasında İsrailli veya Musevi olmayan tek kişi Tayyip Erdoğan. Listede İsrail'in önemli bütün başbakanları var. Türkiye başbakanına bu ödülün verilmesi de, verildiği mekân da anlamlı: HSBC bankasının New York merkezi... (http://www.yenisafak.com.tr/arsiv/2004/SUBAT/05/tkivanc.html)

    8. Bush, Erdoğan’a “Sen ne harika bir adamsın” dedi. (You are a great man) Kasım 2004

    9. Çeçenler Rusların dilinde terörist. Erdoğan 3 Kasım seçimi sonrası AKP genel başkanı olarak 170 kişilik heyetle ziyaret ettiği Rusya’da teröre karşı işbirliğinden söz etti.

    10. Erdoğan genel başkan sıfatıyla gittiği Çin’de de şöyle dedi:
    “Tek Çin anlayışını destekliyoruz. Çin'in toprak bütünlüğü konusunda Türkiye'nin herhangi bir tereddüdü yok, saygısı vardır. Terörün dini, milleti, ırkı olamaz.”
    (Çin, işgal ettiği Doğu Türkistan’ı kendi toprağı sayıyor. Özgürlük mücadelesi veren 30 milyon Uygur Türkü kardeşimize de terörist diyor. Tayyip Bey’in sözü bu manada nasıl değerlendirilecek?)
    (Tayyip Erdoğan, diline pelesenk olduğu üzere, Pekin'de de “Han, Mançur, Moğol, Doğu Türkistanlı, Tibetlisi ile Çin bir büyük mozaiktir. Bu da büyük zenginliktir” demeliydi (!) alıntı)

    11. Yurtdışı turları ve ilginç temasların ardından Erdoğan, milletvekili oldu. Aradan dört buçuk yıl geçmesine rağmen AKP “Acil Eylem Planı”nı bile tatbik edemedi.

    12. Kuzey Irak’ta askerlerimizin başına çuval geçirildi. Buna ciddi hiçbir tepki gösterilemedi.

    13.Üstelik ağır ve ciddi çuval olayı sonrası “ABD’ye nota verecek misiniz?” sorusuna başbakan şöyle veciz(!) bir cevap verdi: “Bu müzik notası değil. Öyle aklınıza her estiğinde verilmez. Ağırlığı ve ciddiyeti vardır.” (http://www.hurriyet.com.tr/agora/article.asp?sid=1&aid=2257)

    14. Erdoğan’dan enteresan bir açıklama: “Amerika’nın düşündüğü Büyük Ortadoğu Projesi var ya, Genişletilmiş Ortadoğu Projesi; Diyarbakır işte bu proje içinde bir yıldız, bir merkez olabilir. Bunu başarmamız lazım.”
    (15 Şubat 2004, Kanal D, Teke Tek Programı) 18.02.2004. Hürriyet Gazetesi, sayfa: 20.

    15. Sözde Ermeni Soykırımı meselesinde Dışişleri bakanlığı, yetersiz kaldı. Üstelik Sözde Ermeni soykırım yasasını kabul eden ülkelere yenileri eklendi: İsviçre (2003), Slovakya (2004), Hollanda (2004), Polonya (2005), Litvanya (2005), Arjantin (2006)…

    16. 1 Mart Tezkeresi reddedilmesine rağmen, bir genelgeyle, ABD’nin savaş araç-gereçleri Türkiye üzerinden nakledildi.

    17. İsrail’in talebiyle ve onun güvenliği için, kamuoyuna rağmen Lübnan’a asker gönderildi.

    18. Başbakan Erdoğan, İspanya Başbakanıyla beraber Medeniyetlerarası İttifak(!?) eşbaşkanı oldu.
    (Medeniyetler arası ittifak, Dinlerarası diyaloğun diğer bir ismidir.Gösterilen tepkiden dolayı, medeniyetler arası ittifak ifadesi kullanılıyor.)

    19. Başbakan Erdoğan, BOP’un da (Büyük Ortadoğu Projesi) eşbaşkanı oldu. İkinci başkan, Bush.

    20. Erdoğan, Gül ve bakanların baskısına rağmen 1 Mart tezkeresine ‘hayır’ diyen milletvekilleri, 22 Temmuz seçiminde aday gösterilmediler.

    21. Tezkereye ‘evet’ denmesini isteyen Erdoğan “Her zaman ‘hayır’da hayır yoktur. Rahat olun, gelişmeler kontrolümüzde" dedi.

    22. Erdoğan, tezkere geçse de geçmese de ABD'nin harekatta kararlı olduğunu belirterek, Türkiye'nin 2003 yılı içinde 73 milyar dolar borç ödemesi olduğunu söyledi ve tezkerenin çıkmaması halinde Türkiye'nin ekonomik olarak çok sıkıntıya gireceğini ifade etti.
    (Hatta Erdoğan’ın “Tezkereye hayır diyen, bana hayır demiş olur”… “Tezkere geçmezse memur maaşlarını ödeyemeyiz” dediği ifade edildi.)

    23. Devlet Bakanı Ali Babacan, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ve Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış, tezkerenin yararlarını sıraladı: “ABD ile her platformda stratejik ortaklığımız artarak gelişir.”
    (Irak’a ve Iraklılara yapılanlar da mı?)

    24. AKP önderleri tezkerenin geçmemesi durumunda olacakları da hatırlattılar:
    “Tezkereyi reddetmemiz Müslüman ülkelerden destek bulsa da dünyada etkili bir güce sahip olan Yahudi lobisinin desteğini kaybederiz.”

    25. Irak savaşında ABD’ye verilen destek, KREDİ pazarlığına dönüştü.
    Bakanlar Kurulu toplantısı sırasında Başbakanlık'a giden Dışişleri Müsteşarı, ABD Büyükelçisi Pearson'ın getirdiği ABD önerilerini hükümetin onayına sundu. (http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=66614)
    • Türkiye'nin asgari “6 milyar dolar hibe”, “20 milyar doları bulan kredi” ve “ticaret desteğini” içeren seçenek üzerinde durduğu, bu seçeneğin hibe bölümünü artırmak üzere pazarlık ettiği öğrenildi.
    • 92 milyar dolarlık bir kayıp faturası gündeme getiren Ankara, 2003'te 25, sonraki dört yılda 15-17 milyar dolar desteğe ihtiyaç duyulabileceğini belirtti. ABD, Türk ekonomisini ayakta tutma güvencesi verdi.

    26. CIA’nin işkence uçakları hava sahamızı ve hava limanlarımızı kullandı. (www.aksiyon.com.tr)

    27. Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül açıkladı: “Irak savaşında ABD , İncirlik’i kullandı ve buradan 4 bin 990 sorti gerçekleştirdi.” (Vecdi Gönül’ün “Los Angeles World Affairs Council” adlı kuruluşun düzenlediği konferansta yaptığı “Avrasya’da değişen güvenlik ortamı ve Türkiye’nin stratejik önemi” konulu konuşmasından.) AA

    28. Erdoğan ve Gül, 29 Ekim 2004 tarihinde AB Anayasası’nı imzaladılar. Nerede? “Bütün Türkler yok edilmeden Hristiyan dünyası rahat etmeyecek.” diyen Papa Cixtus’un (1585-1590) heykeli altında, manevi huzurunda…

    29. AB müzakere haberi, Kızılay’da gündüz gözüne havai fişeklerle kutlandı.

    30. Erdoğan “Küresel sorunlarla mücadelede dünyanın ABD’ye ihtiyacı olduğunu; Türkiye ile ABD’nin temel hedeflerinin örtüştüğünü” söyledi. (http://www.yenisafak.com.tr/arsiv/2005/HAZIRAN/11/p01.html)

    31. AKP milletvekili Ömer Çelik, kadınları tecavüze uğrayan ve ülkesi işgal edilmiş Iraklı direnişçilere:
    “Katiller sürüsü!” dedi. (21.08.2004 – Vakit)

    32. Erdoğan’ın danışmanı Cüneyd Zapsu, Amerikalılara Tayip Erdoğan hakkında, “Bu adamı kullanın!” dedi.
    İşte American Enterprise Institute adlı düşünce kuruluşundaki konuşmanın teyp kaydı:
    This man is an honest man. And he has his own beliefs and he is true to his beliefs. Please try to... I'd say "exploit"(sömürmek,istismar etmek, kendi çıkarına kullanmak) is a bad word, but kullanmak or use... (Zapsu burada Türkçe kullanmak sözcüğünü telaffuz ediyor ve İngilizce nasıl denir anlamında dinleyicilere bakıyor ve bir Türk dinleyicinin hatırlatması üzerine sözlerine devam ediyor) take advantage of this man. Because this person has so much credibility, because of his own beliefs in the Muslim world and he believes in the Western style democracy. I think instead of pushing him down, putting him to the drain, use... Here and in Europe you should take advantage of that. This is my offer... (http://www.milliyet.com.tr/2006/04/12/siyaset/axsiy02.html)

    33. En büyük ortaklarından biri Yunan Kilisesi olan National Bank af Greece(NBG), ülkemizden banka satın aldı. ( Fakat aynı Yunanistan, Ziraat Bankası’nın Atina’da şube açmasına izin veriyor mu?)

    34. Başbakan Erdoğan; “etnik, coğrafi ve dini temele dayalı ekonomik birliktelikleri, küreselleşme sürecinin reddettiği bir durum olduğu için, doğru bulmadığını” söyledi.Etnik denilen: Orta Asya Türk Devletleri. Coğrafi denilen: Komşularımız. Dini denilen: İslam Ülkeleri… (AB ile ABD bize yeter denilmek mi isteniyor?)

    35. 4928 No.lu ve 15.07.2003 tarihli Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’da ‘cami’ kelimesi ‘ibadethane’ olarak değiştirilerek apartman kiliselerinin önündeki yasal engel kaldırıldı.
    (25173 sayılı Resmi Gazete - Yayın tarihi:19 Temmuz 2003 Cumartesi)

    36. Van Akdamar Kilisesi’nin onarımını Başbakan gizlice denetledi. ( Peki ama niçin gizli?..)
    Erdoğan, Hakkari'den Van'a gelirken beklenmedik bir şekilde Van Gölü üzerindeki Akdamar Adası'na indi. Görevli bekçinin dışında hiçbir yetkilinin bulunmadığı adaya konan helikopterden inen Erdoğan ve beraberindeki bakanlar, Ermeni Kilisesindeki restorasyon çalışmalarını inceledi. Hakkari'den havalanan diğer 2 helikopter, Van Ferit Melen Havaalanı'na inerken protokol üyeleri bir süre Erdoğan'ın içinde bulunduğu diğer helikopteri bekledi.
    (Yetkililer, Başbakan'ın Akdamar Adası ziyaretiyle ilgili ısrarlı soruları cevapsız bıraktı.) 21.11.2005
    • Bu denetlemeden 16 ay sonra (Kur’an Kursu yıkımından 5 gün önce), onarılan kilisenin açılışı gerçekleştirildi.
    3 yıl süren bu kilise tamiratının yaklaşık 3milyon YTL’ye (3 trilyon lira) mal olduğu belirtildi.

    37. “Kur’an Kursu Yıkımı” ülke tarihinde bir ilk oldu.
    Tarih: 3 Nisan 2007 ( Mevlid kandilinden 3 gün, Akdamar Kilisesi açılışından 5 gün sonra…)
    Yer: Kasımpaşa ( Sayın Erdoğan’ın mahallesi…)
    • Yüzlerce polisin hazır bulunduğu yıkımda cemaate biber gazı sıkıldı.
    • Yıkımı Beyoğlu Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekipleri yaptı.
    • Büyük Piyale Kur’an Kursu, “yürütmeyi durdurma kararına rağmen” yıkıldı.
    (30 günlük yürütmeyi durdurma kararı: İstanbul 5. İdare Mahkemesi. Esas No: 2007/647)
    • Tüm ısrarlara rağmen yıkım için okullar kapanana kadar (2 ay) beklenmedi.

    38. Kur’an Kursu Yıkımına şöyle gelindi:
    • “Piyalepaşa Câminin etrafının açılması için Anıtlar Kurulu’nun kararıyla kursun kaldırılacağı” bildirildi.
    • Dernek mensupları, aylar süren koşturmacayla ilgililerle görüştüler. “Bu kursta 1959’dan beri binlerce talebeye hizmet verildiğini, yıkımın yanlış olacağını, kendilerine proje ve imkân verilirse, kursu, câminin mîmârî yapısına uygun hale getireceklerini” söyledilerse de kabul ettiremediler.

    39. Yıkımla ilgili tavırlar gittikçe sertleşti. Önce çözümden bahseden Bakan Mehmet Ali Şahin sonra tavrını değiştirdi. Zira parmaklar yukarıları işaret ediyordu. Şöyle ki:
    • Dernek mensupları, vakıfların kendisine bağlı olduğu Bakan Mehmet Ali Şahin’le görüştüler. Bakan Bey, derhal İstanbul Vakıflar Bölge Müdürü’yle görüştü. Görüşme bittikten sonra da dernek mensuplarına, “Kur’an kursunun yıkımının yanlış olacağını” söyledi ve “Rahat olun” deyip uğurladı.
    • Ancak Bakan Bey, daha sonra İstanbul’a bir geldiğinde, “Kur’an kursu binasının câmiyi kapattığını” söylüyordu.

    40. Kur’an Kursunu yıkanlar, kursun kaçak olduğunu söyleyerek kamuoyunu yanılttılar. “Derneğe başka bir yer gösterdik kabul etmediler ” yalanını söylediler. İşte o yerler (!):
    • Sinan Paşa Câmii’nin avlusundaki tamamlanmamış bina.
    (Hem burası hakkında da yıkım kararı vardı; hem de yıkımdan sonra burayı da vermeyeceklerini söylüyorlardı)
    • Kulaksız’daki Okçular Tekkesi ile Okçular Tekkesi’nin yanındaki top sahası.
    (Bu iki yer daha önce Beyoğlu Belediyesi’ne verilmişti. Belediye “Buraya çivi bile çaktırmam” diyordu.)
    • Sütlüce’deki Elif Tekkesi (Büyükşehir Belediyesi burayı da kesinlikle vermeyeceğini söylüyordu.)

    41. Kur’an Kursunu yıkanlar KUL HAKKINA ne kadar dikkat ettiklerini göstermiş oldular.
    Çünkü Kur’an kursunun bulunduğu vakıf arsası, dini ilimlerin okutulması için vakfedilmişti.
    Vakfın dini hükmü şudur : Bir yer, ne şartla vakfedildiyse kıyamete kadar o iş için kullanılır.Vakfedenin istediği şart, Allah’ın emri gibidir… Bu vebalin altından kim kalkabilir?
    Yıkılan Kur’an kursunun ne için yapıldığı hakkında tarihi kayıt: “Piyale Mehmed Paşa; cami, medrese, tekke, sıbyan mektebi, türbe, çarşı, hamam ve sebilden kurulu bir külliye yaptırmıştır.” (Beyoğlu Belediyesi Web Sitesinden)

    42. İçişleri Bakanlığı’nın emri ile, Papa Jean Paul’ün ölümü dolayısıyla tüm yurtta bayraklar yarıya indirildi. İçişleri Bakanlığı, 8.4.2005 Cuma günü tüm resmi dairlerde gündoğumundan-günbatımına bayrakların yarıya indirilmesini istedi.
    Emir örneği için: (http://www.istanbul.gov.tr/images/docs/emir.doc)
    • Papa için Rusya’da bile bayraklar yarıya inmedi (!?) (Ortodokslar ya, o yüzden indirmemişlerdir…)
    • Diyanet İşleri Başkanımız vefat etse hangi ülke bayrağını yarıya indirir?
    • Türkiye’de Diyanet İşleri Başkanı vefat etse AKP bayrakları yarıya indirtir mi?
    • Laik bir ülkede müslümanlar aleyhine Papa için bu ayırım niçin yapılır?
    • Milli sembolümüz olan bayrağımızın yalnızca bir dinin ruhani lideri için yarıya indirilmesi, o dini kayırma anlamı taşımıyor mu?

    43. Yeni Papa 16. Benedict’in sevgili Peygamberimiz’i eleştiren sözlerine ciddi bir karşılık verilmedi.
    • “Muhammed kılıçla din yaymaktan başka ne yapmıştır…” sözünün alıntı olduğunu söyleyen papaya, hiçbir yetkilimiz “SAYIN PAPA, ÖYLEYSE PEYGAMBERİMİZLE İLGİLİ SİZİN GÖRÜŞÜNÜZ NEDİR?” diyemedi.

    44. Önce Papa’yla görüşmeyeceğini söyleyen Başbakanımız, aksine Papa’yı uçağın merdivenlerinde karşıladı.

    45. Erdoğan, “Yahudi karşıtlığı utanç verici bir akıl hastalığının tezahürüdür, katliamla sonuçlanan bir sapkınlıktır” dedi. (http://www.yenisafak.com.tr/arsiv/2005/HAZIRAN/11/p01.html)
    Sorulmaz mı: İslam karşıtı papayı düşmanca konuşmasının ardından uçak merdiveninde karşılamak nedir?

    46. Orman Bakanı Osman Pepe’nin danışmanı Tacettin Ural, yazmış olduğu kitaba “Papa Bir Puttur” ismini verdiği için bizzat Bakan tarafından istifa ettirildi.

    47. AKP iktidarı, Danimarka’da yayınlanan ÇİRKEF KARİKATÜRLERE gereken tepkiyi gösteremedi.

    48. Eyüp Belediyesi’nin Pierre Loti Kahvesinin bulunduğu tepeye “Eyüp Sultan Tepesi” adı verilmesi teklifi, Büyükşehir Belediye Meclisi ve Kadir Topbaş tarafından reddedildi. (14.02.2007 – Zaman)

    49. Kapalıçarşı’da, Başkan Topbaş’ın misafiri yabancı belediye başkanlarına ilahi eşliğinde içki ikram edildi.
    İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, ev sahipliğini yaptığı 4. Dünya Belediye Başkanları Zirvesi’nde toplantıya iştirak eden belediye başkanlarına 14.04.2007’de Kapalı Çarşı’da yemek verdi.
    Birlikte Yaşamak Konseri adı altında ‘Demedim mi demedim mi? Gönül sana söylemedim mi?’ ‘Allahu Allah’ ve ‘Aşkın Ateşinde Yanalım Dost Dost’ isimli ilahiler söylenirken içkiler de su gibi aktı.
    İslam ülkelerinden gelen Suudi Arabistan’ın Uhud Belediye Başkanı, İran’ın Tebriz Belediye Başkanı, Sudan, Nijerya, Endonezya gibi ülkelerden gelen belediye başkanları yemeklerini tamamlamadan Kapalı Çarşı’dan ayrıldı.

    50. Erdoğan 2002 seçimi öncesi Of’ta şöyle dedi: “Türkiye’de 30’a yakın etnik grup ve 4 hak dine mensup herkesi kucaklıyoruz”. (http://www.yenisafak.com/arsiv/2002/temmuz/12/p3.html)
    Erdoğan birden fazla hak din ifadesini 3. Din Şûrâsı’nda da tekrarladı: “Bütün gerçek din ve inançlar, insanlığı hayra, iyiliğe, güzelliğe çağırmıştır.” (21/9/2007 Vakit)
    (Halbuki Kur’an’a göre tek hak din İslamdır. Bütün peygamberler İslam peygamberidir.)
    Kur’an’da Hz. İbrahim için “Allah’ı bir tanıyan dosdoğru bir MÜSLÜMANDI” deniyor. (Âli İmran, 67)
    Yine Şûrâ Suresi 13. ayette İbrahim, Musa ve İsa peygamberlere gönderilenle peygamberimize gönderilen dinin aynı olduğu ifade edilmektedir. Birden fazla hak din olduğu söylense de: “Allah katında din İslam’dır” (Âli İmran, 19)


    51. Antalya’da Dinler Bahçesi açıldı. (Aralık 2004)

    52. Şanlıurfa’ya da “Dinler Parkı” açmaya kalktılar. Urfalıların Dinler Parkı’na tepki göstermesi üzerine proje “Halepli Bahçe” adıyla değiştirildi.

    53. Müslümanları belirli mahfillere şikayet eden Tayyar Altıkulaç’ı milletvekili ve TBMM Milli Eğitim Komisyonu başkanı yaptılar. (Altıkulaç’ın şikayetlerinin yer aldığı belge: Kenan Evren ve Konsey üyelerine sunulan Diyanet İşleri Başkanlığı Brifingi 1981, sayfa:77-80.)

    54. İslami cemaatlerden kopan ve onlarla mücadeleye girişen bazı kişiler seçimlerde liste başı yapıldı. Hemde seçmen desteği olmamasına rağmen ve kitleleri küstürmek pahasına.
    Bunlardan bazıları, aday adayı dahi olmadıkları şehirlere kontenjandan yerleştirildi.
    Bu adayları istemeyenler; telefon, faks, mektup yoluyla tepkilerini AKP genel merkezine iletti; ama nâfile…

    55. Camilerden elektrik ve su parası alınmaya başlandı. ( Oysa kiliseler bu parayı ödemiyor. )
    İlginç olan, önceki hükümetlerin çekindiği bu uygulamaya AKP’nin 2005 yılında başlaması.
    Derneği olan camiler, şu anda faturalarını ödemeye çalışıyor. Peki kiliseler ibadethane değil mi, niçin ödemez?

    56. Yüzlerce talebe yurduna mülkiyetine bakılmasızın el koymak için yasa teklif edildi. Vakıf, dernek, hatta şahsa ait binaları işgal anlamına gelen korkunç maddeyi, tepkiler üzerine tasarıdan çıkarmak zorunda kaldılar.
    ( Tasarı yasalaşsaydı bu YURTLARI boşaltmayan kişi ve dernekler, mülki idare tarafından 3 ay içinde tahliye edilecekti.) (www.basbakanlik.gov.tr/docs/kkgm/kanuntasarilari/101-1262.doc) “Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” Madde 35
    • Bu yasa teklifini cumhurbaşkanlığı ile ilgili MAĞDURİYET EDEBİYATI’na sebep olan süreçte verdiler.
    (Birileri (!) AKP ile uğraşırken, “Bildiri mağduru(!) AKP”nin vazifesi dindar kesimle uğraşmak mı olmalıydı?)

    57. AKP, gömleğini çıkardığı Milli Görüş’ü de terör listesine almıştı. ( Tabii ki yanlışlıkla!)
    4 Nisan 2003 Cuma günü hükümet, "Türkiye-Almanya Arasında Terörizm, Örgütlü Suçlar ve Büyük Önemi Haiz Suçlarla Mücadelede İşbirliği Anlaşması"nı onaylanmak üzere Meclis'e sevk etti.
    11 maddelik bu anlaşmada “Milli Görüş Teşkilatı” terörist örgütler arasında sayılıyordu.
    Almanya Federal Cumhuriyeti (AFC) İçişleri Bakanı Dr. Otto Schily'nin 3-4 Mart 2003 tarihindeki Ankara ziyaretinde bu anlaşma karşılıklı imzalanmıştı. (Bir bakanımız, anlaşmayı okumadan imzaladığını söyledi.)Eh, gözden kaçmış…

    58. Genelkurmay başkanı Özkök “İslam devleti de, İslam ülkesi de değiliz” dedi.
    Başbakan yorumladı: “Kendi düşüncelerini söylemiş.” (Ama başbakanımız kendi görüşünü açıklayamadı.)
    (Harp Akademileri Komutanlığı Yıllık Değerlendirme Konuşması, 20 Nisan 2005, Hilmi Özkök)

    59. Erdoğan, yeni AKP genel merkezindeki motiflerin Yahudi sembollerine benzediğini kabul etti:
    “Ankara Selçuklu medeniyetinin yansımaları olduğu bir ilimiz. Ayrıca Osmanlı'dan da mimari uslüba bağlı kaldık, bunun yanında cumhuriyet çizgilerini katarak bu hale getirdik. Selçuklu yıldızları, Yahudi yıldızlarını da çok andırıyor.”
    (http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=248953)

    60. AKP’li Belediye Başkanı Kadir Topbaş: “Ayasofya turizme açılmış, tekrar camiye çevirelim demek gereksiz bir polemik.” dedi. (29 Şubat 2004 – Pazar Postası)

    61. Erdoğan, Rotaryen toplantısına katılan ilk başbakan oldu.
    • Ali Babacan da masonik bir kuruluş olan Bilderberg toplantısına katıldı.
    Vakit Gazetesi, 17.05.2003 (Yorum yok; çünkü orada neler konuştuğunu bilmiyoruz…)

    62. ‘AKP, sulandırılmış İslam projesiyle geldi’ iddiasını haklı gösteren bir olay:
    Başbakanın başdanışmanı Cüneyt Zapsu’nun eşi, kadın-erkek aynı safta namaz kıldı.
    Beyza Zapsu “Cuma’yı ben kıldırayım. Türkiye’de bir ilk olsun.” dedi.

    63. Türkiye’de ilk defa Siyonizm konferansı yapıldı. Theodor Herzl, Milli Kütüphane’de anıldı. (7.12.04 – Vakit)

    64. AKP’li belediye başkanı Kadir Topbaş, Hür ve Kabul Edilmiş Büyük Masonlar Locası’nın toplantısına katıldı. (14.12.2004 – Vakit)

    65. Hür ve Kabul Edilmiş Büyük Masonlar Locası’nın üstadı Asım Akin 22Temmuz’da AKP’yi destekleme emrini masonlara tebliğ etti. Bu, uluslararası bir talepti. İşte masonların gerekçeleri:
    “Şayet AKP’nin önü kesilirse, sıcak para ülkeyi terk eder ve ekonomik kriz gündeme gelir.” (http://www.acikistihbarat.com/Haberler.asp?haber=6721)

    66. AKP’li Bülent Arınç, Rotaryanlara “Siz veren elsiniz, öpülecek elsiniz” dedi. Rotary rozeti takan Arınç, plaketini 2430. bölge Guvernörü’nün elinden aldı. (18.05.2003 – Vakit)

    67. Türkiye Ermenileri Patriği II. Mesrob, 22 Temmuz seçimlerinde AKP’yi destekleyeceklerini açıkladı. (http://www.yenisafak.com.tr/politika/?q=1&c=2&i=48782&Ermeni/Cemaati/se%C3%A7imlerde/Ak/Partiyi/destekleyecek)

    68. AKP’li Beyoğlu Belediyesi tarafından hazırlanan “Kültürleri Buluşturan Kent 22” adlı kitapta, alkollü içki teşvik ediliyor. (18.02.2004 - Vakit)

    69. Umuma açık içkili yerlerin okullara uzaklığı 200 metreden 100 metreye indirildi. Turizmi teşvik kapsamında olan yerlerde ise mesafe şartı aranmayacak. (4.4.2004 – Türkiye)

    70. AKP’den bir ilk: Gay ve Lezbiyen Filmleri Festivali’ne onay verildi. (27.09.2004 –Vakit)
    “Outistanbul 1. Uluslararası İstanbul Gay ve Lezbiyen Filmleri Festivali”

    71. Aile Sağlığı adı altında bazı okullarda “eşcinsellik” dersi verildi. Tepki gelince uygulama durduruldu. (16.03.2007 – Zaman)

    72. Türkiye’nin ilk eşcinsel oteli açıldı. (31.05.2007 – Posta)

    73. AB mevzuatına uygun Türk Gıda Kodeksi yayınlandı. “Çiğ Kırmızı Et ve Hazırlanmış Kırmızı Et Karışımları Tebliği” Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi. (http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/4716801_p.asp)
    • Domuz ve yaban domuzu kasaplık hayvanlar arasına alındı.

    74. AKP’nin meclisten geçirdiği TCK’nın 230. maddesi: “Aralarında evlenme olmaksızın dini nikah yapanlar, 6 aya kadar hapisle cezalandırılırlar.” (2004)
    • Peki ya nikahsız yaşayanlar? Cezası yok, çünkü: “Zina suç olmaktan çıkarıldı.” (2004)
    • Iğdır valisi açıkladı: “Fuhşun suç sayılmaması ve yaygınlığı yüzünden namuslu kadınlarımız neredeyse sokağa çıkamaz hale geldi.” (23.11.2005 – Vakit)

    75. Başbakan “Çocuğum işsiz” diyen vatandaşı “Senin çocuğun da işsiz kalsın! Otur, otur! Bana kişisel sorunlarını getirme…” diye azarladı. (AKP Keçiören İlçe Kongresi) http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=182616
    • “Lan…Sus…Hadi ananı al git buradan!” diyen başbakanın arkadaşları da benzer üslupla konuştular:
    Tarım Bakanı, çiftçilere hitaben: “Gözünüzü toprak doyursun.”dedi.
    Maliye Bakanı: “Babalar gibi satarım.”dedi.
    AKP Urfa Milletvekili, sel mağduru vatandaşı şöyle azarladı: “Fazla konuşma!”

    76. Zaman zaman “Savcılar ne güne duruyor?” diye yakınan AKP yönetimi, Şemdinli davası savcısını harcadı. (Adalet Bakanı tarafından HSYK’ya sevk edilen savcı Sarıkaya, meslekten ihraç edildi.)

    77. Erdoğan’ın talimatıyla 2006 yılında yargıç ve savcılara %50’ye varan oranlarda zam yapıldı. (Asgari ücretliler “AKP çekindiği kurumlara mı zam yapıyor?” diye sormaya başladı.)
    • Daha yakınlarda AKP’ye gereken teşekkürü(!) yapan Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu’yu arayan Bülent Arınç zam müjdesini şöyle vermişti: “Tasarı hazırlandı. Komisyonlardan hızlı şekilde geçirilip, en kısa sürede Genel Kurul’dan geçirilecek.” (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/4495113.asp?m=1&gid=69)

    78. Başbakan Erdoğan, İHL ve meslek liseleri hakkında “Biz hükümet olarak bu bedeli ödemeye hazır değiliz” dedi.
    Birlik Vakfı'nca İstanbul Grand Cevahir Oteli'nde düzenlenen ‘Meseleler ve Çareler’ konulu sempozyum. (http://arsiv.sabah.com.tr/2004/07/04/siy105.html)

    79. Din Kültürü kitaplarına Hz.Musa’nın, Hz. İsa’nın ve Sevgili Peygamberimizin resimleri kondu. (2004)

    80. Din Kültürü kitaplarında mezhep sayısı 4’ten 5’e çıkarıldı.
    (Bakınız: Orta Öğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı 11. Sınıf, MEB Yayınları, İstanbul-2006, sayfa 65, İslam Düşüncesinde Ameli-Fıkhi Yorumlar)

    81. Din Kültürü kitaplarına göre, mezheplere gerek yok.
    (2005’ten beri okutulan 8. sınıf Din Kültürü Kitapları, Dinde Anlayış Farklılıkları/Mezhepler bölümü.)
    Bazı kitaplarda bu görüş yumuşakça (!) ifade edilse de ilköğretim öğrencisinin kafasını karıştırmaya yetiyor.

    82. Okullara gönderilen genelge ile Kuran-ı Kerim’de geçen bazı kelimelerin kullanılması yasaklandı: cemaat, cihad, fetva, halife, hicret, imam, imamet, kafir, medrese, mücahid, mümin, münafık, şehadet, şehit, şeriat, şirk, tağut, tebliğ, tekke, tevhid… Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı’nı sözkonusu genelgeyi göndermekle görevlendirdi. (http://arsiv.sabah.com.tr/2005/01/13/gnd106.html)

    83. Sekizinci sınıf Din Kültürü kitabının namaz tarifinde, bayanlar için “başı yarı açık” resim kullanıldı.
    Aynı kitabın 91. sayfasında cemaatler için : “Bunlar tarikatlar gibi insanların din ve vicdan özgürlüğünü, ulusal birlik ve beraberliğini ortadan kaldıran gruplardır” ifadesi kullanıldı.

    84. Bazı köylerde ilköğretim 1. sınıf öğrencilerine dağıtılan okuma-yazma öğreniyorum kitaplarında 13 ve 15. sayfalarında haç işareti bulunan, 3 çocuğun kilisede aldığı eğitimi ve kilise dualarını gösteren fotoğraflar kullanıldı. (MEB-TTKB’nin 12.07.2004 tarih / 115 sayılı onayını taşıyan AB destekli bu kitaplar, ücretsiz dağıtıldı.)

    85. 2005’te onaylanan 5. sınıf Din Kültürü kitaplarında “Kelime-i Tevhid, Lailâhe illallah’tır” deniyor. (“Muhammedur-rasûlullah” ifadesine yer verilmiyor.)
    (AB projelerini ve ders kitaplarındaki değişimi düşündüğümüzde “Muhammedur-rasûlullah” bölümünün yazılmaması, her şeyi anlatıyor. “Muhammedur-rasûlullah” ifadesi; Hz. Muhammed’in Allah’ın rasulü olduğunu söyleyen Müslümanları, Hz.İsa’yı rab ve oğul kabul eden Hıristiyanlardan ayırır. Bunu kaldırmak hangi düşünceden ileri gelir?)

    86. Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in başörtüsü sorununa bakışı:
    “Başörtüsünü sorun sayanların sayısı yüzde bir buçuktur. Halk hangi konuların öncelikle çözülmesini istiyorsa biz hükümet olarak bu sorunlara odaklandık. Bizim gündemimizde halkın sadece yüzde 1,5′inin gündeminde olan bir konu öncelikli olarak yoktur. Olması siyaseten de yanlıştır.” 24.05.2006 – Milliyet (http://www.milliyet.com.tr/2006/05/24/resim/birincisayfa.jpg)

    87. Erdoğan, başörtülüleri 3-5 ağaca benzetti: “Yani burada bizim bireysel özgürlük anlayışlarımız eğer genel özgürlük anlayışının önüne çıkarsa herhalde yanlış yaparız diye düşünüyorum. Geneli kucaklamak durumundayız. Ormanı düşünelim, oradaki birkaç ağacı değil. Birkaç ağaç üzerinden hareket edersek yanlış yaparız. Nitekim Türkiye’de yapılan kamuoyu araştırmalarının bu konudaki neticeleri çok açık net ortadadır.” (http://www.akpgercegi.com/category/basortusu/)

    88. Urfa’dan Ankara’ya yürüyen başörtü mağdurları Meclis’e girerken ‘terörist’ muâmelesi gördü. Üç kişilik heyet, polis tarafından ayrı bir odaya alınarak üzerlerindeki paradan çoraplarına kadar arandı. (6.1.05–Vakit)

    89. MEB’e bağlı Yurt-Kur’un başörtülü ve sakallı fotoğraf veren öğrencilere burs vermeyeceği açıklandı. (09.10.2006 – Vakit)

    90. AKP’li Kuşadası Belediyesi, hediyelik eşya dükkânı açmak isteyen bayana, başörtülü fotoğrafla başvurduğu için ruhsat vermedi. (http://www.stargundem.com/news/11299.html)

    91. Meclis kitabında dedesinin sarıklı fotoğrafını gören AKP milletvekili: “Benim dedem sarık takmazdı; aydın bir insandı” dedi. (01.05.2004 – Vatan) (Sarığı karanlık sembolü görenler, başörtüsü için ne düşünür?)

    92. Bülent Arınç: “Başörtü meselesi bizim namus meselemizdir. Bu sorunu çözmek bizim namus borcumuzdur.” demişti. (Kahramanmaraş mitingi – 2002)
    • Arınç:“Başörtüsü sorunu çözülecektir; ama demokrasi çerçevesinde ve zamanı geldiğinde.”(28.12.04– Vakit)

    93. Başbakana örtü mağdurlarından mektup: Sözünüzü tutun. (23 Nisan 2004 – Vakit)
    (Bu mektuba hâlâ cevap verilmedi.)

    94. Öğrenci affı getirildi. Yani zamanında başını açmadığı için okullarını bitiremeyenlere bir fırsat (!) tanındı. Peki nasıl mezun olacaklardı. Erdoğan, sorunu çözdü: “Peruk taksınlar girsinler.” (www.haber7.com/haber.php?haber_id=237241)

    95. Abdullah Gül, YÖK’ün kurucu başkanı olan ve üniversitelerde başörtüsü yasağını başlatan İhsan Doğramacı’ya 2007 Meclis Onur Ödülü verilmesini teklif etti. (17.02.2007 – Zaman)
    Bülent Arınç da Doğramacı’ya telefon ederek ödülün kendisine verileceğini müjdeledi.
    • Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi Gül’ün teklif ettiği ödül, daha sonra Gül tarafından takdim edildi. (http://www.sabah.com.tr/2007/05/31/haber,06DCCD2256774F55BD39882429EF5F05.html)

    96. Şubat 2003’te “Benim bu davayı geri çekmem bütün kadınlara hakaret olur” diyen Hayrunnisa Gül, bir yıl sonra AİHM’deki başörtüsü şikayetini geri çekti. (3 Mart 2004 – Vakit)

    97. Abdullah Gül, Ahmet Vakur Gökdenizler’i Denizcilik-Havacılık genel müdür yardımcılığından büyükelçilik statüsüne yükselterek Montreal’e daimi temsilci olarak atadı. (30.10.2006 – Vakit) Adı pek çok skandala karışan bu kişiyi hatırlayalım: A.Vakur Gökdenizler, 1999’da Merve Kavakçı’nın ABD vatandaşı olduğunu Dallas Göçmen bürosundan öğrenerek yıldırım kriptoyla Ankara’ya bildiren kişidir.

    98. Başbakan Erdoğan: “Başörtüsü konusunda hiçbir yerde, kimseye söz vermedim. Vaat etmediklerimizi, vaat edilmiş gibi gösteren, provake edenler var.” dedi. (www.gazetevatan.com/root.vatan?exec=haberdetay&tarih=05.04.2005&Newsid =50529&Categoryid=3)

    99. Başörtüsü sorunuyla ilgili vaadi olmadığını açıklayan Başbakan, Fener Rum Patriği’ne söz verdi: “Bütün sorunlarınızı çözeceğiz.” (11.12.2004 – Vakit)

    100. Yüz maddeye sığmayan A’dan Z’ye diğer gerçekler:
    A. Yabancılara toprak satışına izin veren yasa çıkarıldı. (Dikkat: Ev, daire, bina değil; arazi satılıyor.)
    B. Erdoğan, çocuk katiline “Sayın” dedi.
    C. Dışişleri Bakanlığı, Ebu Garip cezaevinde işkence gören Türkler ve diğerleri için harekete geçmedi.
    Ç. Şimon Peres “AKP, Türk lokumu” dedi. (http://webarsiv.hurriyet.com.tr/2004/09/02/515570.asp) Demek onlara göre öyle.
    D. Devlet bakanı Kürşat TÜZMEN bir defile sonrası F. LOPES isimli kadınla kadeh tokuşturup şarap içti (10.02.2077 – Posta) Not: Bakan içki başında, başı örtülü öğrenciye öğretim yasak.
    E. ATO raporuna göre son 4 yılda, yıllık ortalama 546.000 dosya, zaman aşımından düştü. (AKP’nin A’sının resmidir…)
    F. Yasaklar devam ediyor:a- Başörtüsü yasağı, b-12 yaşından küçüklere Kuran öğretme yasağı…
    G. AB hatırına Mardin-Midyat Bardakçı köyünün camisini kiliseye çevirmeye kalktılar.
    Ğ. Kuzey Irak yönetimi AKP’yi zor durumda bırakmamak için 22 Temmuz seçimine kadar sessiz durma kararı aldı.
    (İlnur Çevik ve bölgede görev yapan gazeteciler bildirdi.)
    H. AKP 22 Temmuz seçim beyannamesine Başörtüsü, YÖK ve terörle mücadeleyi almadı.
    I. 273 üyeli İsrail Dostluk Grubunun 173’ü AKP milletvekiliydi.
    İ. Bazı AKP milletvekilleri, yolsuzluklara tahammül edemediklerini söyleyerek partilerinden ayrıldı.
    J. Kıbrıs için “Çözümsüzlük çözüm değildir” diyen başbakan, “toplumsal mutabakat” diye bir şey uydurup başörtüsünü
    çözümsüz hale getirdi.
    (Başbakanın bizim icadımız dediği “Toplumsal mutabakat”, cumhurbaşkanlığı seçiminde kullanılamadı.)
    K. Misyonerliğe yasal izin verildi. (AKP’nin gerekçesi Misyonerlik faaliyetlerini denetim altında tutmakmış...)
    L. Bazı müftülüklerde ilk defa orkestra eşliğinde “Kutlu Doğum” Konserleri(!) düzenlendi.
    (Vatandaş sordu: Peygamberimiz bu toplantılara katılır mıydı?)
    M. Ezan sesinin kısılması için genelge yayınlandı.
    N. Uygun görülen yerlerde Cuma namazının son 6 rekatı kıldırılmıyor. Yer yer bu konuda kavgalar oldu.
    O. Kuran öğrenimi yasağını TCK’ya koyarak; dedelerin, ninelerin torunlarına Kuran okutmasını yasak saydılar.
    Ö. Bir yandan özelleştirme yapılırken bir yandan da belediye şirketleriyle yeni KİT’ler oluşturuldu!
    P. Ülkemizdeki yabancı şirket sayısı 3’e katlandı.
    R. Borçlu vatandaşlarımızın sayısı 4,4 kat arttı.
    S. Köylüler, çiftçiler, fındık üreticileri… protesto mitingi yapacak derecede mağdur edildi.
    Ş. Ülkemizin toplam borcu (iç-dış), dolar bazında 2 katına çıktı.
    T. Bankacılık sektörünün % 51’i yabancıların eline geçti.
    U. Resmi açılışlar ve devlet törenleri, AKP seçim mitinglerine dönüştürüldü.
    Ü. “Kuraklık destek” haberini, seçim meydanından Dışişleri Bakanı açıkladı.
    V. Erdoğan, parti mitinglerine başbakanlık uçağı ile gittiği için tepki çekti.
    Y. 5 senedir garibanların başörtüsü için toplumsal mutabakatı bekleyen iktidar mensupları, sıra kendi eşlerine ( Cumhurbaşkanlığı seçimine) gelince bunun demokratik hak olduğunu hatırladılar.
    Z. Babası dışişleri bakanı olmayan kızlar, mezuniyet törenlerine başörtüsü ile katılamadı…

    100 AKP GERÇEĞİ BİTTİ

  11. #9
    Dost Cabir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Mesajlar
    44

    Standart

    Sevgili Nur kardeşim. Ben ne dp.liyim ne de sp.li. Bu zamana kadar kimsenin yal?nayağ? olmad?m. Ben her zaman haktan yanay?m doğrudan yanay?m. Her zaman zalime karş? mazlumdan yanay?m. DP resmi mafya partisidir. Öyle olmasa mafya babas? S.Sedat Bucak milletvekili aday? olabilir miydi o partiden. Kimse kabul etmedi de,S.Ağar sahiplendi. Saadete gelince. Hocan?n KAYIP TR?LYONLARIN hesab?n? vermesi laz?m önce. Ama eğer Türkiye gerçek anlamda bir kurtuluşu istiyorsa mutlaka tercihi HOCA olmal?. Tabi trilyon hesab?n?n verilmesinden sonra. Ben ?stanbul Fatih'te oturuyorum. Varoşlardan bir fark?n? görmedim. Son kualisyon hükümeti de KUR'u düşük tutarak o da enflasyonu aşağ? çekmeye devam ediyordu. Ama ne oldu. Düşük tutulan KUR bir müddet sonra BOMBA oldu ellerinde. Onun da patlamas? yak?nd?r. Bununla ilgili cevab? bu köşede yazd?ğ?m MÜSLÜMAN ?STED?Ğ? PART?YE OY VERMEKTE SERBEST M?D?R? adl? makalemde AKP'nin uygulad?ğ? yanl?ş poliytika sonucu ülkeyi nelerin beklediğini bulacaks?n. Selamlar.

  12. #10
    Vefakar Üye odanedir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Sep 2016
    Mesajlar
    344

    Standart

    “Irak’ta savaşan ABD’li kahraman bay ve bayan askerlere, en az zayiatla ülkelerine mümkün olan en kısa zamanda dönmeleri arzusuyla dua ediyoruz.”

    ---

    Irakda akan her damla kanın ana fikri ve suçlusu

+ Konu Cevaplama Paneli

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

     

Benzer Konular

  1. Allah'ın Adaletini Sorgulayanlara
    By karatoprak1975 in forum Açıklamalı Risale-i Nur Dersleri
    Cevaplar: 7
    Son Mesaj: 10.02.20, 12:59
  2. BaŞbakanin - Paramizin Alim GÜcÜ Artti - Yalani
    By Cabir in forum Serbest Kürsü
    Cevaplar: 8
    Son Mesaj: 29.07.07, 02:46
  3. Başbakanin Yiktiği Yuvalar,Söndürdüğü Hayatlar
    By Cabir in forum Serbest Kürsü
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 21.07.07, 21:03
  4. Cevaplar: 13
    Son Mesaj: 14.07.07, 16:55
  5. BaŞbakanin En Son KandirdiĞi Bonozedeler Oldu
    By Cabir in forum Serbest Kürsü
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 11.07.07, 05:10

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
Google Grupları
RisaleForum grubuna abone ol
E-posta:
Bu grubu ziyaret et

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0