BAĞIMSIZ ŞÖVALYELER
Bügün şöhretini,oya dönüştürmek isteyenlerden,yani bağımsız adaylardan bahsedeceğim. Bunların tek gayesi şöhretlerini oya dönüştürüp,milletvekili olmak ve bunun sonucunda da aylık 3 bin ytl.lik kıyak emeklilik. Başka da bir amaçları olamaz zaten. Neden ? Çünkü hepsinin kafalarındaki doğrular kendi menfaatleridir. Çoğu da bu şöhretlerini pazarlık konusu yaparak güçlü partilere gitmiş,fakat kendilerine yer bulamamış kimselerdir.
Partiler de kendilerine yer bulamayınca, şöhretlerini oya bağımsız adaylıkla dönüştürme yolunu seçmişlerdir.
Milletvekili seçilseler de hiç bir şey yapamazlar. Ancak iktidarlara kuyruk olurlarsa kendileri için daha fazla şeyler yapacakları kesin.. Hedefleri neymiş?. E.... efendim halkın dertlerini dile getireceklermiş. Daha öncekilerden dile getiren olmadı mı? Oldu. Peki ne oldu? Hiç bir şey. Senin dile getirdiğinde, diğer parti milletvekilleri hemen kendi partilerini bırakıp, sana sahip mi çıkacaklar? Tabi ki hayır. AKP'den,CHP'den partilerinin gidişatını beğenmeyenler istifa ettiler. Bu durmu mecliste defalarca gündeme getirdiler de, Diğer milletvekilleri Arkadaş, sen doğru söylüyorsun. Senin arkandan geliyoruz mu dediler.Nerde... Başbakanla Sayın Baykal gidenlere GÜLE GÜLE yolları açık olsun dedi. Çünkü Bizde Liderler karar verir,milletvekilleri uygular.Milletvekillerine düşünmek yasaktır. Onların yerine liderleri düşünür. Onlar sadece OTOMATİ OY MAKİNALARIdır. Liderler elinizi kaldırın der kaldırırlar,kaldırmayın der,kaldırmazlar. Doğru veya yanlış hiç önemli değildir. Bütün amaçları tekrar milletvekili listesinde birinci sıraya girebilmektir. Eğer ille de partiler hükümet olarak üç beş milletvekiline ihtiyaç duyarlarsa,onun da bir fiyatı vardır,o fiyatı verdiler mi sorun çözülür. Zaten onun da taliplisi çoktur. Yani çoğunun bir fiyatı vardır. Önemli olan en hesaplısını bulmaktır Otuz defa parti değiştiren milletvekillerini unutmayın.
Bir kişinin,on kişinin hatta 50 kişinin vizyon sahibi olması sonucu değiştirmez. İkiyüz yetmişaltı kişi lazım bu iş için, o da mümükün değil zaten. Sistem bu Türkiye'de. Ve bu sistemi değiştirmek hiç bir partinin ne işine gelir, ne de değiştirmeye yanaşırlar. Liderlerin Saltanatı böylece sürer gider. Zaten bu saltanatlarına zarar verecekleri de partilerine almazlar.
Peki çaresi yok mu? Var elbette. Önce hedef belirlenecek.Hedef ne? Misal; halka kendi anayasasını yaptırmak. Bu amacı hedefleyen 400 kişi meclise seçilirse,bu iş olur. Halk kendi anayasasını,kendi hukukunu kendi yapar. O zaman sorun kökünden Hallolur. Yoksa hepsi ayrı telden çalan 50,60 kişiyi meclise bağımsız olarak göndersen,ancak bu kişileri KIYAK EMEKLİ etmiş olusun sadece.
Halk kendi anayasasını,kendi hukukunu kendisi yapsa sorunlarımız çözülür mü? Hem de kökünden Çözülür. İşte size bir Anayasa maddesi.
ANAYASA MADDE 1 - Bu ülkede yaşayan her vatandaşın,canı,malı ve namusu devlet garantisindedir.Bunlara gelecek zarar ve ziyan,zarara yol açanlardan suçları oranında rayiç faiziyle tahsil edilir.
Şimdi bu maddeden sönra, Batan bankalarda ve holdinglerde paralarını kaptıranlara Başbakan, YATIRIRKEN BANA MI SORDUNUZ diyebilir mi? Mahkemeler sizin hakkınız 5 kuruş ama 2 kuruş yeter diye karar verebilir mi?
ANAYASA MADDE 2 - Devletin ilk görevi Her vatandaşına çalışabileceği bir iş ve oturabileceği bir konut sağlamaktır. Bunun için gerekirse tüm iş sahalarını kamulaştırır. Bu maddeye muhalif hareket edenler derhal görevden el çektirilirler.
Şimdi bu maddeden sonra Başbakan çıkıp ta SENİN OĞLUN DA İŞSİZ KALIVERSİN diyebilir mi? Kamu mallarını üç kuruşa zenginlere peşkeş çekmek şöyle dursun. Zenginlerin fabrikalarını kamulaştırır.
ANAYASA MADDE 3 - Devletin iç ve dış borçlarından usulüne uygun kullanılan kısmı bu ülkeden zengin olanlardan,usulüne uygun kullanılmayan kısmı kullanan ve kullandıranlardan suçları oranında rayiç faiziyle tahsil edilir.
Bu maddeden sonra,batan bankalardaki 70 katrilyon millete ödettirilebilir mi? Kime ödettirilir. Hırsıza,başbakana,hükümet üyelerine,iktidar milletvekillerine,TMSF,BDDK ve SPK bürokratlarına,bu işe yardakçılık yapanlara be 5 kuruş haklarına 2 kuruş kararı veren hakimlere ödettirilir. Tabi suçları oranında.
ANAYASA MADDE 4 - Bütün aflar ve zaman aşımları,partilere yardım,davalardaki tahdit kaldırılmıştır.

Bu maddeden sonra,bankaları hortumlayan,devleti dolandıran,vergi ödemeyen,holdigleri hortumlayanlar zaman aşımından bu paraları ödemekten kurtulabilirler mi? Elbette hayır.

İşte ne kadar basit bir kurtuluş yöntemi değil mi? Ama bize hep KURTARICI angaje ettiklerinden,kurtarıcı bekleme hastalığına tutulduk. O yüzden bir türlü hastalıktan kurtulamadık. Hep başkalarından bekledik kurtuluş reçetesini. O Reçeteyi kendimizin yapmasını bir türlü akıl edemedik bu zamana kadar. El elin eşeğini ıslı çala çala arar hesabı,Siyasiler de ıslık çala çala aradığından bizim eşek bir türlü bulunmadı. İnsan bir belayı kendi gücüyle defedebilir ancak. Yani bizi bizden başka kimse ne kurtarır,ne de kurtuluş reçetesi yazar bizim için. Halkın Anayasası platformunu oluşturalım. Bütün siyasi partileri bırakıp,sadece hedefi halka anayasa yaptırmak olan kişileri meclise gönderelim ve bu kurtuluşu gerçekleştirelim. Ne yapalım 5 sene geç olsun ama güç olmasın. Bir de anayasa maddelerini ancak halk değiştirir maddesi koydun mu işlem tamam. Bu platformun e-mail adresi : Emekli956@hotmail com dur.Selamlar.