Yaşım 27'ye geldi ama neredeyse kundaktaki bebekler kadar safmışım meğer..Siz kalbinizi ne kadar temiz tutarsanız tutunuz itibara konu bile olamıyorsunuz...Sanırım benim kalbim bu dünyayı ve bu dünyanın içindeki kötülükleri kaldırabilmeye müsait olmadığı için genç yaşta ecelim gelecek(ALLAHü alem şüphesiz) Açıkçası ben kalbimi çok ama çok temiz tutmaya çalıştım..Kalbimi pamuksu hale getirmeye çalıştım ama bunlara bu dünya değer vermiyor...Bunların bu dünya sınırları içinde sanırım değere konu tarafları yok..O kadar isterdim ki herkes çok ama çok iyi olsun..Herkesin kalbi tertemiz olsun..Şu dünyada adeta cennet hayatı yaşansın..Bunu çok ama çok isterdim ama bunun mümkün olmayacağını çok iyi biliyorum..Değerler alt-üst olmuş...Kime güveneceğimizi şaşırır olduk..ALLAH'tan bahisler açmak bile çekingenlikleri beraberinde getirir olmuş..Ölmek de isteyemiyoruz..Hazır değiliz
çünkü...Hazır olduğunu hisseden var mıdır acaba ? Bence yoktur...Ölüme ne kadar hazırız bence herkes bunu kendisine sormalı...Her daim nefis muhasebesi yapmalıyız..Acaba diyorum kendi kendime ben imtihan konusunda çok mu hassas oldummu ki hassasiyetim oranında ağır ve çetin imtihanlara tabi tutuldum ? Bunu ALLAH'tan başka kimse bilemez tabi..Buraları kişisel meselelerle doldurduğum için bana kızanlar vardır belki...Ben onlardan özür diliyorum..Beni bağışlamalarını istirham ediyorum...Söz veriyorum,şu hastalığımdan kurtulabilirsem şayet,buralara bir daha yazılar yazmayacağım..ALLAH hiçkimseyi her anı her dakikası her saati acıyla-ızdırabla ve ağrılarla geçen imtihanlara tabi tutmasın..Böyle bir hastalığa müptela olmasaydım ben buralara kesinlikle girip de buralarda kalbimde kalması gereken yazıları yazmazdım..Editörün bu yazıları yayınlama zorunluluğu yoktur..ama yayınlarsa açıkça
söylemem gerekirse çok memnun olacağım çünkü bir kişinin dahi bu yazılarımı okuması beni ferahlatıyor..Halimden anlayanlar var diye teselli buluyorum..Çok çetin ve zor bir imtihan..Siz acaba benim yerimde olsaydınız neler hissederdiniz ve neler yapardınız bilemiyorum...Bence ALLAH'a bol bol şükredin..Size sağlık ve sıhhar verdiği için..Hastaysanız en azından dermanı bulunmuş dert verdiği için şükrediniz..Ben biliyorum ki benim mükafatım ötede çok ama çok tatlı olacak inşALLAH..Çok tatlı taltif ve nimetlere gark olacağım inşALLAH ama; açıkçası ben isterdim ki uzun yıllar boyunca yaşayayım da herkese dinimizin güzelliğini-tatlılığını anlatabileyim...Her kalbe girip ALLAHımın o mübarek isimlerini oralara nakşedebileyim..Neyleyeyim..Herkes kaderini yaşıyor işte..Kaderi çizgiyi geçebilen kimse yok..Kaderinin dışına çıkabilen kimse yok...ALLAH hiçkimseyi şu durumuma mahkum
eylemesin...Çok ama çok zor...Gündüzlerim gecelere karışıyor..Dertler üstüste gelip belimi büküyor..Herşeyi bırakıp dünyaya da içindeki dünyeviliklere de tekme atıp çekip gidesim geliyor yer yer ama,bunu dahi yapamıyorum..Çünkü halihazurdaki sorumluluklarım buna izin vermiyorlar..Aslında isterdim ki herkesten ve herşeyden sıyrılıp geri kalan ömrümü ALLAHıma doyasıya ve dolasıya ibadet ederek geçirebileyim ama ne yazık ki buna hakkım yok...Kalbim çok yumuşak..Dünyanın herhangi bir yerinde bir insanın başına gelen herhangi bir olay beni derinden üzüyor...Hele bir de kalbi tertemiz olanların başına gelenler beni çok ama üzüyor..Böyle bir kalple ne kadar yaşanabilir ki? Böyle bir kalbin ömrü ne kadar olabilir ki? Ne bir dostum var ne de bir arkadaşım..Şu dünyada açıkçası tek başımayım..Ailem ise beni anlamıyor..Çünkü benim hizmet anlayışım sanırım çok derin(ALLAHüalem) ve
bakış zaviyem de buna bağlı olmak üzere çok derin..O derinlikten sadır olma cümlelerimi ailemin anlayamaması da çok normal...Şu dünyada tek başıma ilerlemeye çalışıyorum..Şikayetim mi var hayır asla ama derdim mi var evet var hem de çok fazla...İçinizi anlatabilecek birileri bulamayınca gelip buralara sizi belki de anlamak için az da olsun size eğilmeyecek olanların huzurunda dert şerhi içine giriyorsunuz...