SEVMEK...
Sevmek..
Bülbülün gülü sevdiği gibi...
Ona olan sevdasını bıkmadan usanmadan bekleyişinde gösterdiği gibi.
Tek istediği gülün açılırken etrafa yaydığı güzelliği görmekti.
Ve yaptığı tek şey o anın gelmesini beklemekti.
Sevgilinin yanında, sevgilinin başucunda...
Zaman geçerdi, dakikalar geçerdi ama geçen her şeye inat bülbül beklerdi.
Bülbülün alın yazısı sabırla beklemekti, gülün alın yazısı kendini bekleyene göstermemekti.
İkisinin buluştuğu yerde hüküm süren tek gerçek SEVMEKTİ.
Bülbülün gülü sevdiği gibi.
Sevmek...
Züleyha'nın duyduğu sevgi gibi Yusuf'a Önce rüyasında görür Yusuf'u Züleyha, sonra apansızın karşısında...
O an içine bir kar düşer amansızca.
Ve Aşk der bunun adına Züleyha.
Sonra elde etmek ister bu aşkı.
Çareler, tuzaklar doldurur kafasını.
Fakat aşkın adı iffet olunca bir başka olur acısı.
Çünkü aşk yanaşmaz Züleyha'ya.
Çünkü aşk bakmaz harama, Allah'ın yasağına.
Aşk uzaktan sevmeyi de bilir, dokunmadan hissetmeyi de.
Züleyha'nın Yusuf'u elde etmek isteyişinde gizliydi sevda.
Yusuf'un da Allah rızası için Züleyha'dan kaçışında.
İkisinin buluştuğu anda sevmek çıkar ortaya.
Züleyha'nın duyduğu sevgi gibi Yusuf'a.
Sevmek...
Allah Resulü'nün Rabbini sevdiği gibi.
Göze almak sevgili uğruna her çileyi.
Unutmak, yaşanmamış farz etmek yapılan kötülükleri.
Müjdelemek, sevdiğini seven gönülleri.
Uyarmak, sevdiğini görmeyen görmek istemeyen gözleri...
Resulün bıkmadan, usanmadan Rabbini anlatmasında gizliydi sevda.
Rabbin 'sen olmasan bu âlemi yaratmazdım' hitabında.
İkisinin karşı karşıya geldiği anda; Miraçta var olan tek gerçek sevmekti. Allah Resulü'nün Rabbini sevdiği gibi.
HAZAL NİDA TUNAHAN