Madem hayat Esma-i Hüsnanın nukuşunu gösterir;hayatın başına gelen her şey ahsendir.
SÖZLER
Madem hayat Esma-i Hüsnanın nukuşunu gösterir;hayatın başına gelen her şey ahsendir.
SÖZLER
Ölümün hakikatini gören kamil insanlar,ölümü sevmişler.Daha ölüm gelmeden ölmek istemişler.
SÖZLER
Fakat yol esnasında ölüm,kabir gibi görünen meşakkatler netice itibarıyle saadetlerdir.Çünki,nurani alemlere giden yol kabirden geçer ve en büyük saadetler büyük ve acı FELAKETLERİN NETİCESİDİR.Mesela:Hazret-i Yusuf,Mısır azizliği gibi bir saadete,ancak kardeşleri tarafından atıldığı kuyu ve Zeliha'nın iftirası üzerine konulduğu hapis yoluyla nail olmuştur.Ve keza,rahm-ı maderden dünyaya gelen çocuk,mahud tünelde çektiği sıkıcı,ezici zahmet neticesinde dünya saadetine nail oluyor.
ŞUA'LAR
Birden nur-u iman,feyz-i Kur'an,lütf-u Rahman imdadıma yetiştiler.O beş karanlıklı gurbetleri,beş nurani ünsiyet dairelerine çevirdiler.
MEKTUBAT
Bırak biçare feryadı,beladan kıl tevekkül.Zira feryad,bela-ender,hata-ender beladır bil.
Bela vereni buldunsa eğer;safa ender,vefa ender,ata ender beladır bil.
Madem öyle,bırak şekvayı şükret,çün belabil,dema keyfinden güler hep gül-mül.
Ger bulmazsan,bütün dünya cefa-ender,fena-ender,heba ender beladır bil.
Cihan dolu bela başında varken,ne bağırırsın küçücük bir beladan,gel tevekkül kıl.
Tevekkül ile bela yüzünde gül,ta o da gülsün;o güldükçe küçülür eder tebeddül.
MEKTUBAT
Senin başına gelen zulümler ve musibetlerin altında kaderin adaleti var.İnsanlar,senin yapmadığın bir işle sana zulmediyortlar.Fakat kader,senin gizli hatalarına binaen,o musibet eliyle seni hem terbiye,hem hatana kefaret ediyor.
SAİD NURSİ
EMİRDAĞ LAHİKASI
Hem yüzer tecrübenle,ey sabırsız nefsim,kat-i kanaatın gelmiş ki,zahiri musibetler altında ve neticesinde inayet-i İlahiyenin çok tatlı neticeleri var.
SAİD NURSİ
EMİRDAĞ LAHİKASI
Düşün ki,fani zevkler,sana manevi elemler,teessüfler bırakıyor.Sıkıntılar,elemler ise,bilakis,manevi lezzetler ve uhrevi sevaplar veriyor.
SAİD NURSİ
EMİRDAĞ LAHİKASI
Şöyle ki:Herşeyde,hatta en çirkin görünen şeylerde,hakiki bir hüsün ciheti vardır.Evet,kainattaki herşey,her hadise,ya bizzat güzeldir,ona hüsn-ü bizzat denilir;veya neticeleri cihetiyle güzeldir ki,ona hüsn-ü bilgayr denilir.Bir kısım hadiseler var ki,zahiri çirkin,müşevveştir.Fakat o zahiri perde altında gayet parlak güzellikler ve intizamlar var.
SÖZLER
Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)