İkincisi: Kahraman-ı İslâm İmam-ı Ali Radıyallahü Anh,
Celcelûtiyenin çok yerlerinde ve âhirinde bir himayetçi istemiş ki,
namaz içinde huzuruna gaflet gelmesin.
Düşmanları tarafından ona bir hücum mânâsı hâtırına gelmemek,
sırf namazdaki huzuruna pek çok olan düşmanları tarafından
bir hücum tasavvuru ile namazdaki huzuruna mâni olunmamak için,
bir muhafız ifriti dergâh-ı İlâhîden niyaz etmiş.
İşte bu biçare, ömrü bu zamanda hodfuruşluk içinde
yuvarlanan biçare kardeşiniz de,
hem sebeb-i hilkat-ı âlemden, hem kahraman-ı İslâmdan
bu iki küçük nükteyi ders aldım.
Ve bu zamanda çok lâzım olan Kur'ân'ın esrarına ehemmiyet vermekle,
harp içinde ruhunun muhafazasını dinlemeyerek,
Kur'ân'ın bir harfinin bir nüktesini beyan etmiş. Emirdağ Lahikası