Aziz, sıddık kardeşlerim,
Bu eski ve yeni iki medrese-i Yusufiyedeki şiddetli imtihanda sarsılmayan ve dersinden vazgeçmeyen ve yakıcı çorbadan ağızları yandığı halde talebeliğini bırakmayan ve bu kadar tehacüme karşı kuvve-i mâneviyesi kırılmayan zatları ehl-i hakikat ve nesl-i âti alkışlayacakları gibi, melâike ve ruhâniler dahi alkışlıyorlar diye kanaatim var.
Fakat içinizde hastalıklı ve nazik ve fakirler bulunmasıyla, maddî sıkıntı ziyadedir.
Ve buna karşı da herbiriniz herbirisine;
*birer tesellici
*ve ahlâkta ve sabırda birer nümune-i imtisal
*ve tesanüd ve taltifte birer şefkatli kardeş
*ve ders müzakeresinde birer zeki muhatap ve mücîp
*ve güzel seciyelerin in'ikâsında birer ayna olmanız,
o maddî sıkıntıları hiçe indirir diye düşünüp ruhumdan ziyade sevdiğim sizler hakkında teselli buluyorum.
Şualar, 272.