+ Konu Cevaplama Paneli
1. Sayfa - Toplam 2 Sayfa var 1 2 SonuncuSonuncu
Gösterilen sonuçlar: 1 ile 10 ve 14

Konu: Nur Talebeliği Merhaleleri:4-Sadakat Devresi

  1. #1
    Biz
    Biz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
    Yasaklı Üye Biz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Mesajlar
    1.668

    Standart Nur Talebeliği Merhaleleri:4-Sadakat Devresi

    Çok değerli ve rahmetli ve aynı zamanda da Üstad'ımızın varis olarak kendisini vazifelendirdiği Ceylan Çalışkan Ağabeyimizin tesbitleri çerçevesinde bir nur talebesinin yaşadığı ve ya yaşayacağı merhaleleri inşallah birlikte nasıl olur neler hissedilir ve nurlarda ne gibi bu merhalelerin akisleri vardır paylaşalım inşallah. İşte dördüncü merhale:

    4- Sadakat devri, en son merhaledir. Arabistan'dan Kutb-u A'zam da davet etse, hürmet eder, fakat yine Risale-i Nur'a koşar.

  2. #2
    Ehil Üye Abdulbaki - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Aug 2006
    Yaş
    60
    Mesajlar
    3.610

    Standart

    Alıntı Biz Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    4- Sadakat devri, en son merhaledir. Arabistan'dan Kutb-u A'zam da davet etse, hürmet eder, fakat yine Risale-i Nur'a koşar.
    Mekke-i Mükerremede dahi-farz-ı muhal olarak-Risale-i Nur'un aleyhinde bir itiraz kutb-u âzamdan dahi gelse, Risale-i Nur şakirtleri sarsılmayıp, o mübarek kutb-u âzamın itirazını iltifat ve selâm suretinde telâkki edip, teveccühünü de kazanmak için, medâr-ı itiraz noktaları o büyük üstadlarına karşı izah etmek, ellerini öpmektir.(Kastamonıu Lâhikası - Mektup No: 121)

    Biz ise hem insancasına, hem Müslümancasına yaşamak istiyoruz. (Bediüzzaman)


  3. #3
    Biz
    Biz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
    Yasaklı Üye Biz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Mesajlar
    1.668

    Standart

    Değerli Ağabeyimiz alıntıladığınız yerin evveli de önemli olduğu için müsadenizle onu da ben paylaşayım:

    Risale-i Nur'un şahs-ı manevisi ve o şahs-ı maneviyi temsil eden has şakirtlerinin şahs-ı manevisi "Ferid" makamına mazhar oldukları için, değil hususi bir memleketin kutbu, belki ekseriyet-i mutlakayla Hicaz'da bulunan kutb-u âzamın tasarrufundan hariç olduğunu ve onun hükmü altına girmeye mecbur değil.

    Her zamanda bulunan iki imam gibi, onu tanımaya mecbur olmuyor. Ben, eskide, Risale-i Nur'un şahs-ı manevisini, o imamlardan birisini zannediyordum. Şimdi anlıyorum ki, Gavs-ı Âzam'da, kutbiyet ve gavsiyetle beraber, "Ferdiyet" dahi bulunduğundan, ahirzamanda, şakirtlerinin bağlandığı Risale-i Nur, o Ferdiyet makamının mazharıdır." Kas.lahk

  4. #4
    Biz
    Biz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
    Yasaklı Üye Biz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Mesajlar
    1.668

    Standart

    Feyzi kardeşim,
    Sen Isparta vilayetindeki kahramanlara benzemek istiyorsan, tam onlar gibi olmalısın. Hapishanede-Allah rahmet eylesin-mühim bir şeyh ve mürşid ve cazibedar bir Nakşî evliyasından bir zat, dört ay mütemadiyen Risale-i Nur'un elli altmış şakirtleri içinde celbkârâne sohbet ettiği halde, yalnız birtek şakirdi muvakkaten kendine çekebildi. Mütebakisi, o cazibedar şeyhe karşı müstağni kaldılar. Risale-i Nur'un yüksek, kıymettar hizmet-i imaniyesi onlara kâfi olarak kanaat veriyordu.

    O şakirtlerin gayet keskin kalb ve basireti şöyle bir hakikati anlamış ki: Risale-i Nur'a hizmet ise, imanı kurtarıyor; tarikat ve şeyhlik ise, velayet mertebeleri kazandırıyor. Bir adamın imanını kurtarmak ise, on mümini velayet derecesine çıkarmaktan daha mühim ve daha sevaplıdır. Çünkü iman, saadet-i ebediyeyi kazandırdığı için bir mümine, küre-i arz kadar bir saltanat-ı bakiyeyi temin eder. Velayet ise, müminin Cennetini genişlettirir, parlattırır. Bir adamı sultan yapmak, on neferi paşa yapmaktan ne kadar yüksek ise, bir adamın imanını kurtarmak, on adamı velî yapmaktan daha sevaplı bir hizmettir.

    İşte bu dakik sırrı, senin Ispartalı kardeşlerin bir kısmının akılları görmese de umumunun keskin kalbleri görmüş ki, benim gibi biçare günahkâr bir adamın arkadaşlığını evliyalara, belki de eğer bulunsaydı müctehidlere dahi tercih ettiler.
    Bu hakikata binaen, bu şehre bir kutup, bir gavs-ı âzam gelse, "Seni on günde velayet derecesine çıkaracağım" dese, sen Risale-i Nur'u bırakıp onun yanına gitsen, Isparta kahramanlarına arkadaş olamazsın" Kast. lahk

  5. #5
    Biz
    Biz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
    Yasaklı Üye Biz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Mesajlar
    1.668

    Standart

    "Fakat Risale-i Nur dairesine girenler, şahsi cesaretlerini kıymetleştirmek için, sarsılmaz bir sebat ve metanete ve ihvanlarının tesanüdüne cidden çalışmaya sarf edip, o cam parçası hükmünde şahsi cesaretini, hakikatperestlik sıddıkiyetindeki fedakarlık elmasına çevirmek gerektir.

    Evet, mesleğimizde, ihlas-ı tammeden sonra en büyük esas, sebat ve metanettir. Ve o metanet cihetiyle şimdiye kadar çok vukuat var ki, öyleler, herbiri yüze mukabil bu hizmet-i Nuriyede muvaffak olmuş âdi bir adam ve yirmi otuz yaşında iken, altmış yetmiş yaşındaki velîlere tefevvuk etmişler var." kast. lahk

  6. #6
    Yasaklı Üye halenur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jan 2008
    Mesajlar
    2.932

    Standart

    Allah razi olsun.

  7. #7
    Biz
    Biz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
    Yasaklı Üye Biz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Mesajlar
    1.668

    Standart

    "Herkesin hoşlandığı mânevî makamatı ve uhrevî saadetleri a'mâl-i saliha ile kazanmak ve bu yola müteveccih olmak hem meşru hakkı olduğu, hem de hiç kimseye hiçbir zararı bulunmadığı halde ben ruhen ve kalben men ediliyordum.

    Rıza-yı İlâhîden başka fıtrî vazife-i ilmiyenin sevkiyle, yalnız ve yalnız imana hizmet hususu bana gösterildi.

    Çünkü şimdi bu zamanda hiçbir şeye âlet ve tâbi olmayan ve her gayenin fevkinde olan hakaik-i imaniyeyi fıtrî ubudiyetle, bilmeyenlere ve bilmek ihtiyacında olanlara tesirli bir surette bildirmek; bu keşmekeş dünyasında imanı kurtaracak ve muannidlere kat'î kanaat verecek bir tarzda, yani hiçbir şeye âlet olmayacak bir tarzda, bir Kur'ân dersi vermek lâzımdır ki, küfr-ü mutlakı ve mütemerrid ve inatçı dalâleti kırsın, herkese kat'î kanaat verebilsin.

    Bu kanaat de bu zamanda, bu şerait dahilinde, dinin hiçbir şahsî, uhrevî ve dünyevî, maddî ve mânevî bir şeye âlet edilmediğini bilmekle husule gelebilir." Emr. Lahk

  8. #8
    Biz
    Biz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
    Yasaklı Üye Biz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Mesajlar
    1.668

    Standart

    Said yoktur. Said'in kudret ve ehliyeti de yoktur. Konuşan yalnız hakikattir, hakikat-i imaniyedir.
    Madem ki nur-u hakikat, imana muhtaç gönüllerde tesirini yapıyor; bir Said değil, bin Said fedâ olsun. Yirmi sekiz sene çektiğim ezâ ve cefalar ve mâruz kaldığım işkenceler ve katlandığım musibetler hep helâl olsun. Bana zulmedenlere, beni kasaba kasaba dolaştıranlara, hakaret edenlere, türlü türlü ithamlarla mahkûm etmek isteyenlere, zindanlarda bana yer hazırlayanlara, hepsine hakkımı helâl ettim." emr. Lahk.

  9. #9
    Müdakkik Üye aczmendi reşha - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2008
    Mesajlar
    652

    Standart

    ve bihi nesteinu


    ''Maaşallah barekallah''

    Biz kardeşimize

    yazılarınızın devamınıda inşaallah bizlerle paylaşırsınız, istifademiz artar inşaallah...

    yazdıklarınıza Amenna ve saddakna deriz...

    aynını demişiz deriz...

    aczi_reşha

  10. #10
    Biz
    Biz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
    Yasaklı Üye Biz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Mesajlar
    1.668

    Standart

    "Risâle-i Nur bu vazifeyi en dehşetli bir zamanda ve en lüzûmlu nâzik bir vakitte, herkesin anlayacağı bir tarzda, hakâik-ı Kur'âniye ve îmâniyenin en derin ve en gizlilerini, gâyet kuvvetli bürhanlar ile ispat ederek; o îmân-ı tahkîkiyi taşıyan hâlis ve sâdık şâkirtleri dahi, bulundukları kasaba ve karye ve şehirlerde, hizmet-i îmâniye îtibariyle âdetâ birer gizli kutub gibi, mü'minlerin mânevî birer nokta-i istinâdı olarak, bilinmedikleri ve görünmedikleri ve görüşülmedikleri halde, kuvve-i mâneviye-i îtikadlan cesur birer zâbit gibi, kuvvet-i mâneviyeyi ehl-i îmânın kalblerine verip, mü'minlere mânen mukâvemet ve cesâret veriyorlar." Mek

+ Konu Cevaplama Paneli

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

     

Benzer Konular

  1. Risale-i Nur Talebeliği
    By asr-ı saadet in forum Risale-i Nur Talebeliği
    Cevaplar: 88
    Son Mesaj: 09.10.09, 19:47
  2. Risaleforum ve Nur Talebeliği
    By adas in forum Risale-i Nur Talebeliği
    Cevaplar: 10
    Son Mesaj: 06.08.09, 15:18
  3. Nur Talebeliği Merhaleleri:3-SebatDevresi
    By Biz in forum Risale-i Nur Talebeliği
    Cevaplar: 13
    Son Mesaj: 09.08.08, 09:29
  4. Nur Talebeliği Merhaleleri:1-Şevk Devresi
    By Biz in forum Risale-i Nur Talebeliği
    Cevaplar: 13
    Son Mesaj: 04.08.08, 12:38
  5. Nur Talebeliği Merhaleleri:2-Muhabbet Devresi
    By Biz in forum Risale-i Nur Talebeliği
    Cevaplar: 5
    Son Mesaj: 04.08.08, 08:51

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Var
Google Grupları
RisaleForum grubuna abone ol
E-posta:
Bu grubu ziyaret et

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0