Bir ayette dağlar?n göründükleri gibi sabit olmad?klar?, sürekli hareket halinde bulunduklar? şöyle bildirilmektedir:
Dağlar? görürsün de, donmuş san?rs?n; oysa onlar bulutlar?n sürüklenmesi gibi sürüklenirler… (Neml Suresi, 88)
Dağlar?n bu hareketi, üzerinde bulunduklar? yer kabuğunun hareketinden kaynaklan?r. Yer kabuğu kendisinden daha yoğun olan magma tabakas? üzerinde adeta yüzer gibi hareket etmektedir. ?lk olarak 20. yüzy?l?n başlar?nda Alfred Wegener isimli Alman bir bilim adam?, yeryüzündeki k?talar?n Dünya’n?n ilk dönemlerinde birarada bulunduklar?n?, daha sonra farkl? yönlerde sürüklenerek birbirlerinden ayr?l?p uzaklaşt?klar?n? öne sürmüştü.
Ancak jeologlar, Wegener’in hakl? olduğunu onun ölümünden 50 y?l sonra yani 1980′li y?llarda anlayabildiler. Wegener’in, 1915 y?l?nda yay?nlanan bir makalesinde belirtmiş olduğu gibi; yeryüzündeki kara parçalar? yaklaş?k 500 milyon y?l önce birbirlerine bağl?lard? ve Pangaea ismi verilen bu büyük kara parças? Güney Kutbu’nda bulunuyordu. Yaklaş?k 180 milyon y?l önce Pangaea ikiye ayr?ld?. Farkl? yönlere sürüklenen bu iki dev k?tadan birincisi Afrika, Avustralya, Antarktika ve Hindistan’? kapsayan Gondwana idi. ?kincisi ise, Avrupa, Kuzey Amerika ve Hindistans?z Asya’dan oluşan Laurasia idi. Bu bölünmeyi izleyen yaklaş?k 150 milyon y?l içindeki çeşitli zamanlarda Gondwana ve Laurasia daha küçük parçalara ayr?ld?lar.
?şte Pangaea’n?n parçalanmas?yla ortaya ç?kan bu k?talar sürekli olarak kara ve deniz aras?ndaki dağ?l?m? değiştirerek, y?lda birkaç santimetrelik h?zlarla Dünya yüzeyinde sürüklenmektedirler.
20. yüzy?l?n başlar?nda yap?lan jeolojik araşt?rmalar sonucunda keşfedilen yer kabuğunun bu hareketi bilimsel kaynaklarda şöyle aç?klanmaktad?r:
Yer kabuğu ve üst mantodan oluşan 100 km kal?nl?ğ?ndaki Dünya yüzeyi “tabaka” ad? verilen parçalardan oluşmuştur. Dünya yüzeyini oluşturan alt? büyük tabaka ve say?s?z küçük tabaka vard?r. “Tabaka tektoniği” ad? verilen teoriye göre bu tabakalar k?talar? ve okyanus taban?n? da beraberinde taş?¤¤¤¤¤ Dünya üzerinde hareket ederler… K?tasal hareketin y?lda 1 ile 5 cm civar?nda olduğu hesaplanm?şt?r. Tabakalar bu şekilde hareket ettikçe Dünya coğrafyas?nda değişiklikler meydana gelir. Örneğin, Atlantik Okyanusu her sene biraz daha genişlemektedir.
Burada belirtilmesi gereken önemli bir nokta da şudur: Allah dağlar?n hareketini ayette “sürüklenme” olarak bildirmiştir. Nitekim bilim adamlar?n?n bugün bu hareket için kulland?klar? ?ngilizce terim de “continental drift” yani “k?tasal sürüklenme”dir.
K?talar?n kaymas? Kuran’?n indirildiği dönemde gözlemlenemeyecek bir bilgidir ve Allah ayette geçen “dağlar? görürsün de, donmuş san?rs?n” ifadesiyle insanlar?n bu konuyu ne şekilde değerlendireceklerini önceden bildirmiştir. Ancak bunun ard?ndan bir gerçeği aç?klam?ş ve dağlar?n bulutlar?n sürüklendikleri gibi sürüklendiklerini haber vermiştir. Görüldüğü gibi ayette dağlar?n bulunduğu tabakan?n hareketliliğine aç?kça dikkat çekilmiştir.
Bilimin çok yeni keşfettiği bu bilimsel gerçeğin, evren ve doğa hakk?ndaki görüşlerin, hurafe, bat?l inanç ve efsanelere dayand?ğ? 7. yüzy?lda, Kuran’da haber veriliyor olmas? şüphesiz büyük bir mucizedir. Ve Kuran’?n Allah’?n sözü olduğunun çok önemli bir delilidir.