Sual:Hz. Eyyub'un vücudunu kurtlar?n kaplad?ğ? söyleniyor. Peki bir peygamber, kavmine tiksinti verebilir mi?
Cevap: Değerli Kardeşimiz;
Sab?r, sebat ve teslimiyet timsâli olan Eyyub Aleyhilsselâm varl?kta ve darl?kta şükürden asla ayr?lmayan, en mesut günlerinde ve en muztarip anlar?nda Allah'a ulan bağl?l?ğ?ndan zerre kadar kopmayan müstesna bir insand?.
Hz. Eyyub'un canl? bir örnek olan hâli ve k?ssas? Kur'an?-? Kerimde yer almaktad?r. Onun uzun süren dayan?lmaz bir hastal?ğa müptelâ olduğu, fakat bu ?lâhî imtihan? Ustun azmi ve sabr? neticesinde kazand?ğ?, sonunda Rabbine yapt?ğ? niyaz? sayesinde s?hhat ve afiyete kavuştuğu anlat?lmaktad?r.
Hz. Eyyub'un (a.s.) k?ssas?n?n tafsilat?na tefsirlerimizde yer verilirken, sanc?l? bir hastal?ğa tutulduğu bildirilmektedir. Öyle ki, vücudunun her taraf?n? saran yara ve ağr?lar sadece kalb ve diline ulaşmam?ş; ne zaman ki, Allah'? zikrine mâni olacak şekilde ağr?lar kalp ve diline ilişince sadece "ubudiyet-i ?lâhiye için" Allah'a iltica etmiş, duas?n?n kabul edilmesiyle de bu musibetten kurtulmuşlar.
Hz. Eyyub'un bedenindeki yaralar ve yaralardan meydana gelen kurtlar (mikroplar), bak?nca görenleri tiksindirecek, halk? kendisinden nefret ettirecek bir vaziyette değildi. Onu görenler ağ?r bir hastal?k içinde bulunduğunu biliyorlar, ancak ondan tiksinip kaçm?yorlard?. Çünkü onda öyle bir hal yoktu. Günümüzde verem ve kanser gibi yayg?n halde bulunan birtak?m iç hastal?klar vard?r ki, d?ştan bak?şta hastada bir yara ve hastal?k belirtisi görülmemekte, bakanlar bir tiksinti duymamakta, fakat hasta dayan?lmaz bir ac? içinde k?vranmakta ve için için erimektedir. ?şte Eyyub Aleyhisselâm?n hastal?ğ? da böyle hariçten görenleri iğrendirecek bir hastal?k değildi. Çünkü peygamberler halk?n nefretine sebep olacak ar?zalardan uzakt?r ve Allah taraf?ndan korunmuştur. Peygamberlerin tiksindirici şeylere müptelâ olmalar?, peygamberliğin bir icab? olan halkla bir arada olmaya, insanlar? hak ve doğru yola davete mâni olan bir durumdur. Bu ise "nübüvvet" hikmetine uygun değildir.1
Yani, Hz. Eyyub bir peygamber olmas? dolay?s?yla Allah taraf?ndan insanlar? hakka ve hidayete çağ?rmakla vazifeliydi. Böyle iğrendirici bir hastal?ğa yakalansayd?, esas vazifesi olan tebliği ve dine daveti yapamazd?. Zaten mal?n?n, mülkünün, çoluk ve çocuğunun elinden al?nmas? ve sonunda derin bir hastal?kla imtihana tâbi tutulmas?, neticede tahammül gösterip sabretmesi, insanlara bir örnek gösterilme hikmetine bağl?d?r.
Eyyub Aleyhisselâm?n k?ssas?na temas eden Bediüzzaman Hazretleri ise günümüz insan?n?n almas? gereken dersi şöyle ifade etmektedir:
"Hazreti Eyyub Aleyhisselâm?n zahirî yara hastal?klar?n?n mukabili, bizim bât?n? ve ruhî ve kalbî hastal?klar?m?z vard?r. ?ç d?şa, d?ş içe bir çevrilsek Hazret-i Eyyub'dan daha ziyade yaral? ve hastal?kl? görüneceğiz. (Çünkü işlediğimiz her bir günah, kafam?za giren her bir şüphe, kalb ve ruhumuza yaralar açar. Hazret-i Eyyub Aleyhisselâm?n yaralar?, k?sac?k hayat-? dünyeviyesini iH?dit ediyordu. Bizim manevî yaralar?m?z, pek uzun olan hayat-? ebediyemizi tehdit ediyor. O münacat-? Eyyubiyeye o Hazretten bin defa daha ziyade muhtac?z. Bahusus nas?l ki, o Hazretin yaralar?ndan neş'et eden kurtulur, kalp ve lisan?na ilişmişler. Öyle de, bizleri günahlard?m gelen yaralar ve yaralardan hâs?l olan vesveseler, şüpheler (neûzübillah) mahalli-i iman olan bât?n-? kalbe ilişip iman? zedeler ve iman?n tercüman? olan lisan?n zevk-i ruhanîsine ilişip zikirden nefretkârâne uzaklaşt?rarak susturuyorlar."2
1. Hülâsatü'l-Beyâ??Sî-Tefsiri'l-K??rân, 9:3469.
2. Lem'alar, s. 6-7.
Mehmed Paksu
Meseleler ve Çözümleri - 1
Selam ve dua ile...
Editör
www.sorularlaislamiyet.com