Yaln?z Allah'a ?badet
12 May?s 2007 Cumartesi
"Onlar Allah'? b?rak?p hahamlar?n?, rahiplerini ve Meryem oğlu ?sa'y?, ilah edindiler. Oysa onlarda ancak bir olan ilaha ibadet etmekle emrolunmuşlard?. Ondan başka ibadete lay?k ilah yoktur. O, onlar?n şirk koştuklar? şeylerden münezzehdir" (Tevbe Sûresi, 9/31)
Surenin bu bölümünün bir parças? olan bu ayet; müslümanlar?n vicdanlar?nda beliren şu tür şüpheleri gidermeye çal?ş?yor:
"Bu insanlar yani yahudiler ile hristiyanlar Kitap ehlidirler. Buna göre onlar Allah'?n dini üzerindeler."
Ancak ayet onlar?n Allah'?n dini üzerinde bulunmad?klar?na önce onlar?n dini inanç sistemlerini (akidelerini), sonrada pratik hayatlar?n? şahit gösteriyor. Asl?nda kitab ehli sadece bir olan Allah'a ibadet etmekle emrolunmuşlard?. Fakat Allah'? b?rak?p (Allah'?n d?ş?nda) rahiplerini ve alimlerini rabler edindiler. T?pk? Meryem oğlu ?sa Mesih'i rab edindikleri gibi. Bu yapt?klar? ise Allah'a ortak tutmakt?r ve şirktir. Allah ise, onlar?n şirk koşmalar?ndan (ortak tutmalar?ndan) elbette münezzehdir. Öyleyse onlar gerek inanç (akide) yönünden gerekse düşünce sistemi yönünden Allah'a iman eden mü'min kullar değildirler...
Gerek pratik ve gerek ameli yönden Allah'?n hak dinini din edinen kullar olmad?klar? gibi...
Ehli Kitab?n alim ve rahiplerini nas?l rab ittihaz edindiklerine geçmeden önce Rasulullah (s.a.v)'in ayetin tefsirine ilişkin sahih rivayetleri aktarmay? uygun görüyoruz. Çünkü kesin çözüm onun sözlerindedir.
Bu ayette geçen "Ahbar" terimi "Hebr" veya "H?br" sözcüğünün çoğuludur. Bu kelime Kitab ehlinin bilginleri -daha çok da yahudi bilginleri- olarak kullan?l?r. Yine bu ayette geçen "Ruhban" terimi ise, rahip kelimesinin çoğuludur. Bu terim ise hristiyanlarca kendini ibadete adam?ş dünyadan elini eteğini çekmiş kimse demektir. Bunlar normal olarak evlenmezler. ?ş tutup geçim derdine koşmazlar.
Dürrül Mensur'da kaydedilen bir hadisi şerifte Tirmizi, ?bn-i Münzir, ?bn-i Ebi Hatem, Ebu Şeyh ve Beyhaki Adiyy bin Hatem'den şöyle rivayet etmişlerdir:
"Rasulullah Tevbe süresindeki -Onlar Allah'? b?rak?p hahamlar?n? ve rahiplerini ilah edindiler- ayetini okurken onun yan?na geldim. Ayeti bitirince bana dönerek şöyle buyurdu.
"Gerçekten onlar hahamlar?na ve rahiplerine ibadet etmiyorlar. Fakat bu din adamlar? kendilerine birşeyi helal k?l?nca o şeyi helal say?yorlar buna karş?l?k din adamlar? bir şeyi yasaklay?nca onu haram say?yorlar."
?bn-i Kesir tefsirinde bu hadis şöyle zikredilmektedir. ?man Ahmed Tirmizi ve ibn-i Cerir Adiyy bin Hatem'den rivayetle şöyle derler:
Adiyy bin Hatem Rasulullah'?n daveti kendisine ulaş?nca hemen Şam'a kaçm?şt?. Çünkü o cahiliyye döneminde hristiyan olmuştu. Sonra k?zkardeşi ile beraber kavminden bir grub müslümanlar?n eline esir düşmüştü. Rasulullah ?bn-i Ebi Hatem'in k?zkardeşine iyilik ve ihsanda bulundu. K?zkardeşi daha sonra Şam'a dönünce kendisine yap?lan muameleyi kardeşine anlatt?. Ve onu islam'a davet etti. -Adiyy, Meşhur Hatem et Tai'nin oğlu idi. O cömertliği ile tan?n?rd? ve Tayy kabilesinin reisi idi.- Medine'ye geldiği günlerde bütün halk ondan bahsediyordu. Adiyy bin Hatem boynunda gümüş bir haç olduğu halde Rasulullah'?n huzuruna geldi. O s?rada Rasulullah
"Onlar hahamlar?n? ve rahiblerini Allah'? b?rak?p Rabler edindiler" ayetini okuyordu.
Adiyy, Rasulullah'a "Onlar hahamlara ve rahiplere ibadet etmiyorlar" der.
Rasulullah şu cevab? verir:
"Evet, fakat alim ve rahibler onlara helali haram, haram? da helal k?ld?lar. Ve o insanlarda bunlara tabii oldular. ?şte onlar?n alim ve rahiblerine ibadetin anlam? budur. "
F?Z?LAL? KURAN SEYY?D KUTUP