+ Konu Cevaplama Paneli
Gösterilen sonuçlar: 1 ile 5 ve 5

Konu: Rabbimizi İyi Anlamak

  1. #1
    Dost Koza - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Nov 2007
    Mesajlar
    2

    Standart Rabbimizi İyi Anlamak

    şuunat-ı ilahiyye den anladığınız nedir....

  2. #2
    Müdakkik Üye nurçi38 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Mesajlar
    759

    Standart

    Şuunat-ı İlahiye bazı ulema ıstılahınca sıfat-ı selbiyyeye(zati sıfatlara) ıtlak olunur.

    Bazı ulema nazarında ise, tabirinden aciz kaldığımız "muhabbet, gadap, şefkat, sürur-i mukaddese" gibi maani-i kudsiye hakkında kullanılır.

    Şu bilgiyi de bilmekte fayda var: Risale-i Nur'da ef'al, esma, sıfat, şuun kelimeleri beraber kullanıldığı zaman her biri kendi ıstılahi manasına gelir. Tek başına kullanıldığı zaman ise; bazen kendi manalarında kullanılır, bazen de her biri diğerlerini de ihtiva edebilir.

    Risale-i Nur okuyucularının bu ıstılahların ne manaya geldiğini bilmeleri zaruridir. Bu bakımdan sizden Allah razı olsun..

    İstisnalar Çoğalırsa Kaide Olur...


  3. #3
    acizizfakiriz
    Guest acizizfakiriz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart

    Şuûnât-ı İlâhiyeye aynadarlık eder. Yani, kendi hayatıyla Zât-ı Hayy-ı Kayyûmun hayatına işaret ettiği gibi, kendi hayatında inkişaf eden sem’ ve basar gibi duyguların vasıtasıyla, Zât-ı Hayy-ı Kayyûmun sem’ ve basar gibi sıfatlarına aynadarlık eder, bildirir.

    Hem insan, hayatında bulunan ve inkişaf etmeyen ve his ve hassasiyet suretinde galeyan eden ve kesretli bir surette olan çok ince hayatî duygular, mânâlar ve hisler vasıtasıyla, Zât-ı Hayy-ı Kayyûmun şuûnât-ı kudsiyesine aynadarlık eder. Meselâ, o hassasiyet içinde, sevmek, iftihar etmek, memnun olmak, mesrur olmak, müferrah olmak gibi mânâlarla-Zât-ı Akdesin kudsiyetine ve gınâ-yı mutlakına münasip ve lâyık olmak şartıyla-o neviden olan şuûnâtına aynadarlık eder. 30.lema

  4. #4
    acizizfakiriz
    Guest acizizfakiriz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart

    Çünkü, bedihîdir ki, bir eserde kemâl, o eserin menşe’ ve mebdei olan fiilin kemâline delâlet eder. Fiilin kemâli ise, ismin kemâline; ve ismin kemâli sıfatın kemâline; ve sıfatın kemâli şe’n-i zâtînin kemâline; ve şe’nin kemâli o zât-ı zîşuûnun kemâline hadsen ve zarûreten ve bedâheten delâlet eder.

    Meselâ, nasıl ki kusursuz bir kasrın mükemmel olan nukuş ve tezyinâtı, arkalarında bir usta ef’âlinin mükemmeliyetini gösterir; o ef’âlin mükemmeliyeti, o fâil ustanın rütbelerini gösteren ünvanları ve isimlerinin mükemmeliyetini gösterir; ve o esmâ ve ünvanlarının mükemmeliyeti, o ustanın sanatına dâir sıfatlarının mükemmeliyetini gösterir; ve o sanat ve sıfatlarının mükemmeliyeti, o sanat sahibinin şuûn-u zâtiye denilen kabiliyet ve istidad-ı zâtiyesinin mükemmeliyetini gösterir; ve o şuûn ve kabiliyet-i zâtiyenin mükemmeliyeti, o ustanın mahiyet-i zâtiyesinin mükemmeliyetini gösterdiği misilli; aynen öyle de, şu kusursuz, fütursuz, sırrına mazhar olan şu âsâr-ı meşhude-i âlem, şu mevcudât-ı muntazama-i kâinatta olan san’at ise, bilmüşâhede, bir Müessir-i Zi’l-iktidarın kemâl-i ef’âline delâlet eder; o kemâl-i ef’âl ise, bilbedâhe o Fâil-i Zülcelâlin kemâl-i esmâsına delâlet eder; o kemâl ise, bizzarûre o esmânın Müsemmâ-i Zülcemâlinin kemâl-i sıfâtına delâlet ve şehâdet eder; o kemâl-i sıfat ise, bilyakîn o Mevsuf-u Zülkemâlin kemâline delâlet ve şehâdet eder; o kemâl-i şuûn ise, bihakkalyakîn o Zîşuûnun kemâl-i zâtına öyle delâlet eder ki, bütün kâinatta görünen bütün envâ-ı kemâlât, Onun kemâline nisbeten sönük bir zıll-i zaif sûretinde âyât-ı kemâli ve rumuz-u celâli ve işârât-ı cemâli olduğunu gösterir. sözler

  5. #5
    Ehil Üye nâme-i nur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2006
    Mesajlar
    1.460

    Standart

    ''Üçüncü Nükte
    Miraciyedeki maceralar, malûmumuz olan mânâlarla, o kudsî ve nezih hakikatleri ifade edemiyor. Belki o muhavereler


    birer ünvan-ı mülâhazadır,

    birer mirsad-ı tefekkürdür

    ve ulvî ve derin hakaike birer işarettir

    ve imanın bir kısım hakaikine birer ihtardır

    ve kabil-i tabir olmayan bazı mânâlara birer kinayedir.

    Yoksa, malûmumuz olan mânâlarla bir macera değil. Biz, hayalimizle o muhaverelerden o hakikatleri alamayız; belki kalbimizle heyecanlı bir zevk-i imanî ve nuranî bir neşe-i ruhanî alabiliriz. Çünkü, nasıl Cenâb-ı Hakkın zat ve sıfâtında nazir ve şebih ve misli yoktur; öyle de, şuûnât-ı rububiyetinde misli yoktur. Sıfâtı nasıl mahlûkat sıfâtına benzemiyor; muhabbeti dahi benzemez.''
    (Mektûbat'tan)

    kardeşim Cenab-ı Hakk'ın şuunatına bizler ve bu alem bir ayine olsa da şuunların hakiki mahiyetini bizler bilemeyiz.

    bizim o şuunlar hakkında bahislerimiz ise (bizler bu alemin kayıtları ile kayıtlandiğimizdan) sadece:
    o şuunları kasır aklımıza yaklaştırmak için tabirinden aciz olduğumuz manalar için çok kasır benzetmelerdir..

+ Konu Cevaplama Paneli

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

     

Benzer Konular

  1. O'nu Anlamak
    By enkas in forum Şiirler
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 05.09.19, 09:23
  2. Unutuyoruz Rabbimizi…
    By *SAHRA* in forum Serbest Kürsü
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 01.09.14, 09:54
  3. Rabbimizi Tarif Eden Büyük Muarrif: Hz. Muhammed (asm)
    By delailinnur in forum Hz. Muhammed (S.A.V)
    Cevaplar: 3
    Son Mesaj: 11.12.07, 12:10
  4. Rabbimizi Tarif Eden Muarrif: Hz. Muhammed(asm)
    By Meyvenin Zeyli in forum Risale-i Nur'dan Vecize ve Anekdotlar
    Cevaplar: 4
    Son Mesaj: 16.04.07, 15:50
  5. Rabbimizi Bir de Bölüm/Derslerden İspatlayalım...
    By mardynli in forum Açıklamalı Risale-i Nur Dersleri
    Cevaplar: 11
    Son Mesaj: 09.01.07, 21:29

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
Google Grupları
RisaleForum grubuna abone ol
E-posta:
Bu grubu ziyaret et

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0