Titanik batarken sevdiði kadýna hala kendisinin hýrsýz olmadýðýný ispat etmeye çalýþan kenar mahalle delikanlýsýnýn yaþadýðý acýlarý hatýrlar mýsýnýz?
O ne dehþet veren, ýzdýraplý bir ruh halidir deðil mi? Gerçekte hýrsýz deðilsiniz ve "ben çalmadým, dersiniz fakat boþlukta yankýlanýr sesiniz." Herkes size býyýk altýndan güler, sevdiðiniz insan bile acýyarak, þaþýrarak ama herkes gibi o da sizin çaldýðýnýza inanarak bakar yüzünüze, peki neden?
Anlatayým:Bir zamanlar balta deðmemiþ ormanlarý ile meþhur bir memleket varmýþ. Bu memleketin köyleri þehirlerinden daha çok insan barýndýrýrmýþ. Köylülerin bir kýsmý hayvancýlýk, tarým; bir kýsmý ormancýlýk, bir kýsmý bað bahçe iþleri, meyve, sebze ile geçimini saðlarmýþ. Þehirdekiler memurluk yaparmýþ.
Gel zaman git zaman köylü nüfus sayýsý þehirliye göre daha fazla ve hýzlý artýnca tarým, hayvancýlýk, toprak ve ormancýlýk karýn doyurmaz olmuþ. Bu yüzden köylüler þehirlere göç etmeye baþlamýþ. Þehirdekiler bundan pek memnun olmamýþlar. Çünkü þehirlerde kendilerine göre bir düzen kurmuþlar ve güzel güzel yaþayýp gidiyorlarmýþ. Üstleri baþlarý, yiyip içmeleri, yasalarý, meclisleri, kolluk kuvvetleri, okullarý, villalarý, gökdelenleri, fabrikalarý.
Kýsaca en iyisinden her þeyleri varmýþ. Köylülerle karþýlaþýnca onlara üstten, ötekiler de berikine alttan bakýp geçermiþ. Tabi köylerden gelenler þehirlerin kenar mahallelerinde ev bark kurmuþ, þehir merkezlerinde de iþ güç edinmiþler. Köyler kentlere dönüþüyor, toplum harmanlanýyor, insanlar birbirini anlamaya çalýþýyor, yeni bir insan tipi ortaya çýkýyor. Fakat þehirliler, ne olursa olsun bir türlü bu kesimi kabullenemiyormuþ. Çünkü þehirlilerin en büyük becerileri memurluk yapmakmýþ, yani devletin sýrtýndan geçinmek. O sebeple de köylülerin okullarýný kapatýyor, yaþama biçimini kabullenmiyormuþ.
Köylüler inadýna okuyup yazmýþlar. Ev, araba, iþ, güç sahibi olmuþlar, yönetici olmuþlar, patron olmuþlar ve artýk bütün kenar mahallelerden gelerek þehri ve þehirlileri kuþatmýþlar. Demiþler ki; biz de insanýz, ayný memleketliyiz, düþmana karþý beraber savaþýp bu topraklarý yurt edindik. Tamam, þimdiye kadar köylerde yaþadýk, kaba saba idik, yol yordam bilmiyorduk ama hepsini öðrendik. Hatta sizden daha iyi öðrendik her þeyi. Siz ise sadece hepimizden toplanan vergilerden daha çok, daha çok pay almanýn dýþýnda bir yetenek geliþtirmemiþsiniz. En çok bildiðiniz þey vergilerimizi pay etmek ve semirip yatmak, biz ise emek, alýnteri, ticaret, eðitim, zenaat, yönetim.
Konularýnda sizden daha becerikliyiz. Hatta iyi yüzme bilen, uzun kulaç atan bir arkadaþýmýz deniz aþýrý Frenk memleketlerinde öyle ticaret yaptý, ülkemize para kazandýrdý ki, memleket tarihinde hiç görülmemiþ. Madem bu memleket, bu devlet hepimizindir öyle ise biz de yöneteceðiz. Þehirli olanlar ciddi ciddi rahatsýz olmuþlar bundan. Ýþi kaba kuvvete dökmüþler bu kez ve demiþler ki; hayýr, siz hala köylüsünüz veya en fazla kenar mahalle çocuklarýsýnýz. Bu iþleri en iyi biz biliriz, siz daha dün yakasý kirli idiniz, merdiven altlarýnda tapýnýr, bize çay filan getirirdi sizin babalarýnýz. Siz kim oluyorsunuz da bize kafa tutuyorsunuz.
Berikiler de hayýr kafa filan tutmuyoruz, sadece eþit olmak istiyoruz. Hem biz sizin gibi derinin altýna yerleþen keneler gibi sadece kan emerek yani devletten beslenerek geçinmiyoruz, her türlü beceriye sahibiz. Bu yüzden kaný emilmekten dolayý ölmek üzere olan devleti de biz ayaða kaldýrýrýz: çalýþkan, üretken, becerikli ve cesuruz. Saðlýðý, ekonomiyi, ulaþýmý, kentleþmeyi, dünyalýlýðý þaha kaldýrdýk. Hatta ve hatta eðitim de öyle baþarýlar elde ettik ki dünyanýn nerede ise tamamýna yakýnýnda okullar açtýk. Bilgi de, teknoloji de, ticaret de.
Kendimizi dünyaya kanýtladýk. Nafile. Þehirliler kendi koyduklarý kurallarý bile çiðnemiþ ve köylülerin devlet yönetimine gelmesine izin vermemiþler. Ýkna, itiraz, kuþatma, sopa gösterme, oyalama sürüyormuþ. Bir yandan da gemi buz daðlarýna doðru yaklaþýyormuþ. Bakalým kenar mahalle çocuklarýna, þehirliler gemiyi kayaya vurup parçalamadan, batýrmadan birlikte kullanma izni verecek mi?
Hatýrlayýn,Titanik'te ki o kenar mahalle delikanlýsýný þimdi. Sen kim oluyorsun da prensese âþýk oluyorsun, deðil mi?
Ferman Karaçam