Mahmure efganım..mağmure mahremim..Hatırsız hatıradan yağmurum..Aktı derelerden taşlardan..en yaşanılır yanıyla davet ettim…Tufeyli bir insibağ olmasın..İçime okkalık yadı olmayacaksa varsın akmasın çatlayım..Bilsem eflatunu..Bilsem moru maviyi ellerimi boyamayacaksa varsın olmasın…
Ölmüş komşu annem..Bir gün buluşamayacaksam varsın oda olmasın..Şu susuz kuyu duvarı yıkılmış..Bir damlalık nasipsiz kalsın..Kapısı açılmayacak saraylar yıkılsın…Aşılmayacaksa olmasın dağlar..Geri gelemeyeceklerin yanına gidilmeyecekse olmasın ayrılıklar…
Gecesi terani gündüzü geceye hasret hayali sözler söyleme…Yol açılacak karanlık kaybolacaksa..benim benim zannettiğim zanlarım yansın…Şu açtığım mendil..Şu kaldırdığım dileklerim dilenci…Şu susamışlığımı bastırdığım sıla vatan olmayacaksa ..ve hep kuş tüyü ise tesellilerin bırak anlatma kalsın…
Çarpsın rüzgar mesela..Çarptığını anlayım..en sevdiğim eşyam kırılsın.başımı tutayım…Burulsun içim gurbetten…Yanık ayaklı bir mektupta ben salayım..Korkmayım yaşamaktan..Yılmayım içimi didikleyen vurgundan…genzimde tıkansın nehirler..denizler küçülsün..Eksik kalsın bir zaman tamlarım..Bir yokluk olur tamamlarım…
Şu uzanmış talihimi bir tutayım..kulağımı ıssız görünen her yere salayım..Gözlerim basiret şavkına müheyya bir enzarla kusursuzluktan yorgun avdet etsin yuvasına..Ay hurma dalı gibi yırtsın semayı hilal ucuyla…Yıldızlar yaldızlansın..Nemlensin hava rahmet evveli sızlanacak olan sızlansın…
Asar muhaverede..eşya kesret-i lisanla şakıyor vücudu..vücüb elvan elvan…daldan dala intişar musiki..Bülbül sadrına nazır…Konuşuyor her şey..hazin ve kendine has edası ..işitene görüntü şivesiyle…Bırakıyorum tutsaklarımı…
Sende bırak gitsinler tutamadıkların…Hiç biri kaybolmadı masalların..hiç biri kaybolmayacak yeni yazılanların…Çizilenler yine resmedecekler misafir gelen duygularını…Seherler ezan soluklarıyla hayrı işleyecek asumana..Şehadetler yükselecek kirpiklerinin üstünden..Yine yüreğinde sağa sola bir dönme olacak..birşey değişmedi gibi sanki..bu yeknesak tasadan, aslında hiç de aynı olmayan bir zümrüt kakmalı gün çıkarmalısın…
Bu yenilenmek içinde yenilikçi düşünceler..gelenek nevamise mahsus zamanla mukayyed…Her şey mahiyeti mahsusasını alıp gaye-yi fıtratına yürüyor…Yüzü nur kanı canı nur..hayat hayat için hayatın sinesinde atıyor…
Sabahın çıtırları…Gecede sırt üstü düştü cırcırlar..Yaprak bitleri sarmış gül başını…Her şey yolunda..Değişik veballeri var tercihin..kiminin boynunda kiminin kolunda..Ey Müşevveş Gönül..! Has dur.. Evveli hüsün, ahiri cemil bir düş kur...
Dün,Akşam yine vaktinde oldu..Yine güneş şaşırmadı bugün ne zaman çıkacağını…Yine koktu hanım elleri..Yine hazan gönüllüler vardı sokakta..Yine nevbahar düşlü gelincikler…
Yine yeşillenmişler yeşildi yeşillikler…Gerçek her şeyden güzel başını uzatıyor…Firak iftirak zannettiğin,Aman bozulmasın..üzerine titrediğin her şey bir büyük perdede baki oldular…
İyiliği zorla …Her karşına dikilen yaşam aslının yerde zebil gölgesine bakmadan..Ta ruhuna uzat arzularını..Anlamak istediğin neyse onu o tılsım-ı muğlakın içinde ara…Cenazesi geçmiş sureti alınmış filmleri getirme bana.. sabit ve kararında değil ki dünya buraya kazayım yarınımı..İleriye sardım hatıralarımı..bahtı açık olası talih-i cihet-i sitesinde can bula dostum… "Eski hal muhal; ya yeni hal, ya izmihlal” Eğleşme,haydi uğurlar olsun…
m_safiturk