+ Konu Cevaplama Paneli
Gösterilen sonuçlar: 1 ile 2 ve 2

Konu: Vefayla Kal Can

  1. #1
    Yasaklı Üye TURKUAZ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Sep 2006
    Bulunduğu yer
    İstanbul
    Mesajlar
    628

    Standart Vefayla Kal Can

    Ayrılıklar geceye benzer. Bütün yarınlar da sabaha can!
    Geceye az kaldı. Ayrılık, gelini götürmeye gelen düğün alayı gibi kapımızda. Kimler ayrılmadı ki canından.
    Ayrılığı, cennetten ayrılan Hz. Adem'e sor. Tufan'da oğlunu dalgaların pençesinde bırakan Hz. Nuh'a, Yusufu için inleyen Hz. Yakuba, içindeki ejderle boğuşan Züleyha'ya, yüreğinin sesini susturmak için bileğiyle dağları oyan Ferhad'a, Şems için kavrulan Mevlâna'ya, binlerce evlâdını gurbete gönderen Anadolu'ya, en çok da Resulü'nü Medine'ye gönderen o kutsal diyara, hasılı gidenin ardından bakıp kalanlara, ocak gibi yananlara sor.
    Geride kalan, hep inleyendir ana misali, can! Giden hep yardır, candan candır. Her şeyi alıp götüren de o dur, götürdüklerinin iki mislini geride bırakan da...
    Giderken arkada bıraktıklarına son bir kere bakıp da öyle gitmeli insan. Yaşadıklarını, paylaştıklarını gönül heybesine yerleştirmeli. Paylaşılan andır, zamandır, dönüşü olmayandır. Paylaşılan hayattır can!
    Vefâlı olmalı insan. Vefânın dersini Kur'andan; alemlerin muallimi, Gönüllerin Sultanı'ndan, O'nun nurlu ashâbından almalı.
    Olmalı insan, önce kul olmalı. Olmadan evvel ölmeli, ölmeden önce olmayı tamamlamalı. Nasıl mı olmalı? Hak dostları gibi vefa kahramanı olmalı. Vallahi O söylüyorsa doğrudur. Ben O'nun verâların verasından haberler getirdiğine inanıyorum.; diyen, sadakat ve vefâdan bir lâhza ayrılmayan Hz. Ebubekir gibi olmalı.
    Allah Resulüne; Kendisinden meleklerin bile haya etmekte olduğu bir kimseden ben haya etmeyeyim mi?; sözlerini dedirten, an-be-an bütün mahlûkâta edebiyle vefâlı olan Hz. Osman gibi olmalı.
    Vurulduğunda yarasının ağırlığıyla baygın yatan, Eğer daha ölmediyse, onu namazdan başka bir şeyle ayıltamazsınız.; sözlerinden sonra namaza çağrıldığında küheylanlar gibi ;Namaz vakti mi? diyerek yaralı bedeniyle kan revan içinde şahlanan, namaza vefâlı Hz. Ömer gibi olmalı.
    Perde-i gayb açılsa, yine de yakînim azalmaz.; diyerek, vefâsını kâinata haykıran, evliyalar babası, yiğitlerin şahı Hz. Ali gibi olmalı.
    Vefâ, sadece ;
    hasların vasfıdır can! Nisyan -unutmak- ise hamların... Bedene tutsak olmuş hoyratların nasibi yoktur vefâdan. Gönlümüzün kitabında; Bize bir defa selâm vereni kıyamete kadar unutmayız; düstûru kayıtlıdır. Biz dersimizi; Kabrimize gelip, bir defa Fatiha okuyanlar kıyamete kadar bizimdir. İmânlarını kurtarmadan ölmesinler, ömürleri boyunca fakirlik görmesinler; diye dua eden, hâlâ büyük bir vefayla Üsküdar'da dostlarını ağırlayan Aziz Mahmut Hüdâyîden almışız. Nice vefâ kahramanının mânevî huzûrunda hürmetle, edeple selâma durmuşuz.
    Dostlarını daima vefâ ile hatırla can! Arayan sen ol, bulan sen; tanıyan sen ol, kucaklayan yine sen. Kula vefâsı olmayanın Hakk'a vefâsı olmaz. Git ki, vefanın ter ü tâze hüküm sürdüğü yeni bir hayata başla... Haydi daha fazla durma karşımda. Kurşun gibi bir anda al, ellerini benden. Su gibi aksın ellerin ellerimden.
    Yüreğini yüreğimde, gözlerini gözlerimde bırak da git. Beklemeden, bir kelime bile etmeden git. Canımı canımdan kopar da git.
    Giderken son bir defa Hakk'ın selâmını esirgeme benden. Arkada kalanın gözü yaşlı olur, yüreği yufka, gönlü ince. Ben, içimdeki korla, bağrımdaki volkanla, öylece dağ gibi arkanda kalayım. Yapayalnız hecelerde kaybolan ben olayım. Sen sağlam adımlarla yarınlara yürürken, yıkılan ben olayım.
    Gülen sen ol, ağlayan ben. Yeşeren sen ol, sulayan ben. Bana saplansın paslı mızrakların ucu, sana dokunmasın. En çılgın isyanlarını, savaşlarını, sırlarını gittiğin diyarlara götürme. Kötüye dair ne varsa benim yanımda kalsın. Benim avuçlarıma bırak. Ben onları dua dua ak kanatlı kuş gibi göklere uçurayım. Benim payıma; ilâhî dergahtan, ayrılık sahillerinde anıların gönüllü bekçisi olmak düştü. Hak'tan gelene razıyım.
    Sen geçmişi bana bırak can!
    Vefa nedir, bilir misin? Vefâ arkanda bıraktığını, giderken yaktığını yabana atmamandır. Vefâ; dostluğun asaletine, bir dua sonrası verilen sözlere, hayallere ihanet katmamandır. Vefâ; ötelerin sonsuz mükafatı karşısında, cehennemi hafife almaman, ulvi güzellikleri dünyaya satmamandır.
    Şimdi ayrılık vakti can! Gecenin en karanlık vakti. Vaktin Yaratıcısı, az sonra geceden gündüzü doğuracak. Vakit gitme vakti, bizden aldıklarını gitmesi gereken yerlere iletme vakti...
    Al can! Bu heybe senin. Sol yanımdan bir parça kopardım senin için; tâ özümden, tâ közümden...
    Birazdan sabah olacak; yağmur yağacak... Ardından gökkuşağı, sonra güneş... Sıcacık, apaydın, pırıl pırıl... Hep böyle oldu, tarihte hep karanlık yenilgiye teslim oldu, güneş kazandı.
    ;Birazdan son melodi çalacak,
    Yıldıza, Aya ve İbrahim'in Rabbi'ne kasem ederim ki,
    Birazdan bulutların ardından Güneş doğacakGüneş bütün gecelerden güçlüdür can! Çünkü güneş vefalıdır, gizlemez sevgisini.
    Vefâlıdır; en çok o getirir kâinata sevgilinin sesini, neşvesini. Yırtıp atar karanlığın kasvetli perdesini... En vefâlı delildir o sevgili adına...
    Uğurlar olsun can!
    Beni kışta bırakıp yeni bir diyara gittiğinde baharı bekleyeceksin. Baharı beklemek ne güzeldir, baharda toprağı parçalayan kır çiçeklerini gözlemek...
    Ben de seni bir ayrılık sonrası baharı gözlerken kucağıma almıştım. Küçücük ellerinle toprağın bağrını parçaladığında karşılamıştım. Ve senin için ne çok savaşmıştım seninle.
    Sen benim kır çiçeğimsin can, sen benim aşk çiçeğim. Sen benim yüreğimsin.
    Vasiyetim olsun sana. Bir gün öldüğümde, kabrimi mutlaka ziyarete gel. Ama yalvarırım yalnız gelme. Baharda derlediğin yüzlerce kır çiçeğiyle gel. Ve başucumda onlara sevgiyi anlat, dostluğu, vefâyı, hakîki vefâlı olmayı anlat.
    Çünkü ben kır çiçeklerinin sesinden uzak kalmaya dayanamam. Çünkü ben bir an bile tomurcuklarımdan ayrılamam. Sonra el ele tutuşup yanıbaşımda eskiden birlikte yaptığımız gibi, ince bir ezgiyle seslenin bütün insanlara. ;Sevda nedir bilir misin; diyerek, sevdayı söyleyin.
    ;Demet demet sevgi ellerinde
    Billur billur yaş gözlerinde
    Sevdan ebedî, yüreğinde,
    Olmadan olmaz, bu iş olmaz
    Sonra bütün bir âlemi Yunus'ça,
    Sevmeden olmaz, bu iş olmazMısralarıyla sevgisiz bu işin olmayacağını anlatın .
    Hep ama hep vefâlı ol. Emanete sahip çık, atana vefâlı ol. İdealine sarıl, evlâda vefâlı ol. Ömrü hakkıyla yaşa, hayata vefâlı ol. Düşmanlıkları unut, dostuna vefâlı ol. Öfkeyi, kini unut, ruhuna vefalı ol...
    Bunları unutursan; zaman maddî mânevî bütün yaralarının, dertlerinin yok olmasına vesile olur. Eğer unutmazsan, zamanla bunlar seni yok eder. Unutkanlıklar karşısında kimseyi suçlama. Sen ; tuzağına düşüp, unutmaman gerekenleri unutma. Unutulmaması gereken güzellikler karşısında arslan kesil kendi içinde. Âsi bir kartal gibi yırt karanlıkların çirkin yüzünü, meydan oku karanlıklara. Çılgın bir küheylan gibi vefâyla meydan oku fırtınalara...
    ;Yarasaların gözleri kamaşacak diye, Güneş doğmaktan vazgeçmez En büyük vefâ, Hakk'a götürecek fırsatları yakalamaktır. Bulduğun her fırsatı zamanında değerlendirmektir. Sakın ha! Fırsatları kaçırıp da, Kâlû Belâ'ya vefâsız olma! ;Fırsatlar bulutlar gibidir, gelir ve geçer. Sakın ha! Fırsatları kaçırıp da, kaybetme bedbahtlığıyla yok olma.
    Vasiyetim olsun:
    Vefayla kalın canlar...


    alıntı
    Konu Tılsım tarafından (29.06.08 Saat 17:00 ) değiştirilmiştir.

  2. #2
    Ehil Üye Tılsım - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jun 2007
    Bulunduğu yer
    Meçhul...
    Mesajlar
    2.240

    Standart

    Teşekkürler. Çok güzel bir yazıydı.

    Bir erime anıdır aşk can ipinin yavaşça incelmesi ve görünmeyen sevgili nin yüzünde kopması..

    Sustum! Bir harf bile söylememin imkanı yok yoklukta artık. Aslı olmayan sözlerdir çünkü hep dilimde, gerçek değil surettir hep...Cana eziyetten başka bir şey vermez ki söylesem!..

    Sustum! çünkü hadden aşkın olacak söz, kabından taşacak...Ne kulaklarda onu anlayacak bir kudret var oysa; ne anlayışında ona uygun bir kabiliyet!..


+ Konu Cevaplama Paneli

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

     

Benzer Konular

  1. Vefayla Kal Can!...
    By esra aktürk in forum Edebiyat
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 04.10.08, 18:45
  2. Vefayla Kal Can!
    By gülemeftun amine in forum Edebiyat
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 23.11.07, 01:16

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Var
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
Google Grupları
RisaleForum grubuna abone ol
E-posta:
Bu grubu ziyaret et

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0