Bediüzzaman'a Suikast..

ÜSTADA SU?KAST
Geçenlerde Kanadal? gazeteci Freed Reed’in Anadolu Kavşağ? adl? eserini okudum.Ünlü gazeteci, Türkiye’ye yönelik gözlem ve tespitlerini ak?c? bir üslupla yans?tt?ğ? eserinde, bu ülkede siyasi ve derin cinayetlerin genelde “Trafik kazas?” süsü verilerek işlendiğinden bahsediyordu. Şimdi nakledeceğimiz dehşetli hadise de, bu tip adi bir teşebbüsü ihtiva ediyor.
---------
?zmir Ayranc?lar’da mukim Hac? Musa Yukar? bey'in 09.05.1995 tarihindeki bir sohbetinden bölümdür:
Musa Yukar? bey 1957’de Üstad? ziyaretlerini bahsederken bu hadiseyi anlat?yor:
“Isparta’ya vard?k, orada dediler ki: “Eğirdir’e gitti. Orada Allah rahmet eylesin Çilingir Ali ağabeyimiz vard?. Onun evine vard?k. Çocuklar? yeni sünnet olmuş, sünnet elbiseleri ile geziyorlar. Dedik: “Üstad?m?z burada m?yd??” “Buradayd?, ama gitti, benim sünnet düğününe geldi,davet etmiştim. Gölün kenar?nda bir namaz k?ld?k. Mustafa Sungur ağabeyi imam yapt?. Gitti şimdi, ama nereye gittiğini bilmiyorum” dedi.

“K?smet değilmiş” dedim ben. Geldik, bir handa yatacağ?z. Orada bulunanlarla tan?ş?rken sordular. “nerelisiniz?” “?zmirliyiz” dedik. Hayrola dediler. “Bediüzzaman hocay? ziyarete gelmiştik, görüşemedik” dedik.
Bir tanesi birden doğrularak: “Bediüzzaman m??” dedi. Otuzbeş yaşlar?nda bir gençti. Biz evet deyince şu hat?ras?n? anlatt?: “Ben kamyon şoförüyüm. 15-20 gün evvel üç kişi bana geldiler: “Bediüzzaman diye bir hoca var. Zararl? bir adam. Sana 50 bin lira para var. Sana taksisinin pilakas?n? vereceğiz. Buna çarpacaks?n, kaza süsü vereceksin. Hocay? öldürdün mü, 50 bin liray? alacaks?n. Çok zararl? bir hoca, bunu öldürüver” dediler. Anlaşt?k. Paray? yed-i emine teslim ettiler. Daha sonra bana telefon ettiler. “falan yerden ç?kt?, geliyor” diye. Ben kamyonla gidiyorum. Direksiyonun yan?na arabas?n?n pilakas?n? ve rengini yazd?m. Bir bakt?m, bir araba geliyor. Rengi uydu, dikkatle plakas?na bak?yorum. O s?rada taksi sağa yanaşt?, durdu. ?çinden biri ç?kt?, kamyonun önünde el kald?rd?, durdum. “Hocaefendi seni çağ?r?yor” dedi. Hemen indim, arabaya doğru gittim. “Hocam ne var?” deyince, “Evlad?m ben zararl? bir kimse değilim. Sana yanl?ş malumat verdiler. Bu teşebbüsten vazgeç” dedi. Şoför şöyle devam etti: “Bunu ben başkas?ndan duymad?m, biri bana anlatmad?. Kendim yaşad?m. O s?rada o üç kişiyi görseydim ezerdim. Az kals?n böyle k?ymetli bir alimi bana öldürteceklerdi.”

http://www.cevaplar.org/index.php?kh...id=3623&menu=1

Maalesef güzel ülkemizde enrikalar bitmiyor!!!

Aziz s?dd?k kardeşlerim,
Nas?l ki Eğirdir de Asa-y? Musa y? müsadere eden ve mahkemeye veren adam kendisi iki sene hapis cezas?yla tokat yedi. Ve Hüsrev e hiddetle bir ay ceza veren hakimin istifaya mecbur olmas?yla ve refikas?n?n oradan mufarakat?yla bir nevi tokat yemesi gibi, aynen burada dahi size leffen gönderdiğimiz pusulada yaz?lan tokatlar kat i gösteriyorlar ki, biz bir himayet ve inayet alt?nday?z; bize ilişenler, ahirette şiddetli tokatlar yiyecekleri gibi, dünyada dahi bir k?sm? çabuk çarp?l?r.

Zâhirde zararl? gibi görünen şeyler, hakîkatte nîmettir. Zahmette rahmet vard?r. Îman hizmeti uğrunda baş?m?za ne gelse hay?rd?r. Biz baş?m?za geleceği düşünmekle mükellef değiliz, hizmet-i Kur'âniye ile mükellefiz. Biz, Rabb-i Rahîmimizin dâimâ inâyeti alt?nday?z. Ölsek şehidiz, kal?rsak Kur'ân'?n hizmetkâr?y?z. ?slâmiyet düşmanlar? bizi müebbed dünya hapsine de mahkûm etseler, bizler yine Risâle-i Nur'un hizmetindeyiz"

üstad divan-l harplerde, kosturmada aç?k aç?k ölümle tehdit edildi ama Allah hep korudu çünkü hizmet vard?....hizmetin tamamlanmas? laz?mda