Konu Kapatılmıştır
Gösterilen sonuçlar: 1 ile 9 ve 9

Konu: Bediüzzaman Haftası Başlıyor

  1. #1
    Ehil Üye aşur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Mesajlar
    1.446

    Standart

    Yeni Asyadan Size

    Hafta heyecan?





    Bediüzzaman Haftas? kapsam?nda yurt çap?nda gerçekleştirilecek programlar?n yer ve tarihleri belirlendi. Programlar?n duyurular? gazetemizde ilân edilmeye başland?. 18-26 Mart tarihleri aras?nda yoğunluk kazanacak bu faaliyetlere Risâle-i Nur Enstitüsü ve şubelerinin ev sahipliği yapacağ?n? daha önce de belirtmiştik.

    Programlarda aç?l?ş konuşmas?n?, Risâle-i Nur eksenli “sevgi ve muhabbet” konulu ana konuşma takip edecek. Ard?ndan, yap?lan haz?rl?ğa göre şiirler, tasavvuf musikisi ve sinevizyon gösterisi ile program renklenecek.

    Program yap?lacak yerlerde haz?rl?klar h?zla tamamlan?rken, etkinliklerin tan?t?m?nda kullan?lacak olan broşür, el ilân? ve afişler de ilgili mahallere gönderilmeye başland?.

    Gerçekleştirilecek toplant?lar vesilesiyle aç?lacak sergilerde, yeni tanzimle yay?nlanan Risâle-i Nur Külliyat? başta olmak üzere neşriyat?m?z?n da sat?ş ve tan?t?m? yap?lacak. Gazetemiz için abone stand? kurulacak.

    ***


    Sinevizyon haz?rland?



    Bediüzzaman Haftas? etkinliklerinde gösterime sunulmak üzere bir sinevizyon cd’si haz?rland?.

    Sevgi ve Risâle-i Nur temal? sinevizyon filmi iki ana bölümden oluşuyor.

    Sinevizyonun birinci bölümünde muhabbetin bütün kâinat?n mayas? olduğunu anlatan bir klip yer al?yor. Klipte insan?n yokluktan, hiçlikten getirilip sevgiyle yarat?ld?ğ? ve sevgiyle donat?ld?ğ? anlat?l?yor.

    Senai Demirci’nin yaz?p, seslendirmesini yapt?ğ? ve rol ald?ğ? bu bölümde ateş, toprak, taş, su gibi unsurlar?n dilinden, yokluğun ac?s? yans?t?l?p insan?n da yok olmaktan kurtar?larak sevgiyle var edilmesi işleniyor.

    ?kinci bölümde ise, talebelerinin dilinden Risâle-i Nur ve Bediüzzaman perspektifleri muhteval? röportajlar yans?t?l?yor. Bu bölümde Mustafa Sungur, Mehmet F?r?nc?, Mehmet Kutlular ve ?slâm Yaşar Risâle-i Nur hakk?nda bilgiler veriyor.

    "Kâinat?n mayas? muhabbet" başl?kl? bu cd’nin yap?mc?l?ğ?n? Yeni Asya Prodüksiyon üstlendi.

    ***



    ?stanbul’da panel



    Bediüzzaman Haftas? kapsam?nda, ?stanbul’da da “Toplumsal bar?ş için sevgi” konulu bir panel düzenlenecek. 18 Mart Pazar günü Lütfi K?rdar Kongre ve Sergi Saray?nda gerçekleştirilecek panel saat 13:30’da başlayacak.

    Prof. Dr. Salih Tuğ, gazeteci-yazar Cüneyt Ülsever, gazeteci-yazar Ali Bulaç, eğitimci-yazar Vehbi Vakkasoğlu, psikiyatrist-yazar Mustafa Ulusoy ve gazetemiz genel yay?n müdürü Kâz?m Güleçyüz’ün konuşmac? olarak kat?lacağ? paneli avukat Kadir Akbaş yönetecek. Panelistler konuşmalar?nda, toplum yap?s?n? temelden sarsabilecek kadar ürkütücü bir gelişme gösteren ve sevgisizliğin tezahürü olarak ortaya ç?kan şiddete, manevî bunal?mlara, aile içi iletişimsizliğe meslekî bak?ş aç?lar?yla çareler arayacaklar.

    ***



    ?lâve talepler bekleniyor


    Üstad Bediüzzaman’? 47. vefat y?ldönümünde bir kez daha rahmetle anacağ?m?z 23 Mart günü, önceki y?llarda olduğu gibi yine özel bir ilâve vereceğimizi geçen hafta duyurmuştuk. Bu seneki anma programlar?nda ana teman?n “sevgi” olarak belirlenmesi dolay?s?yla, “Biz muhabbet fedaileriyiz” başl?kl? ilâvemizin konusunu da Risâle-i Nur’daki izahlar ?ş?ğ?nda birlik-beraberlik-kardeşlik mesajlar? oluşturuyor.

    Okuyucu ve temsilcilerimizin, 23 Mart için bildirecekleri ek gazete taleplerini bir an önce kesinleştirip, belirledikleri rakamlar? en k?sa zamanda Dağ?t?m Servisimize iletmeleri gerekiyor.

    Öte yandan, tabloid boyda vereceğimiz ek, ayn? muhteva ile, Bediüzzaman Haftas? kapsam?ndaki programlarda dağ?t?lmak üzere ayr?ca broşür olarak da haz?rlan?yor. Program yapacak mahallerin broşür taleplerini de en k?sa zamanda Dağ?t?m Servisimize bildirmelerini bekliyoruz.

    Hepinize hay?rl? haftalar diliyoruz.

    12.03.2007

    E-Posta: yeniasyadansize@yeniasya.com.tr
    Konu elff tarafından (06.06.07 Saat 23:12 ) değiştirilmiştir.

  2. #2
    Ehil Üye aşur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Mesajlar
    1.446

    Standart

    Panel: Toplumsal Bar?ş ?çin Sevgi








    Mustafa Ulusoy
    Yazar- Psikiyatrist
    Birey, Aile ve Toplumsal Odakl? Bir Çerçevede “?letişim ve Sevgi.”
    (?çi doldurulmas? gereken bir cümle: “Seni Seviyorum”)

    Vehbi Vakkasoğlu
    ?lahiyatç?-Eğitimci- Yazar
    Eğitimde Sevgi Faktörü - ?slam Dininin Sevgiye Bak?ş?.

    Prof. Dr, Salih Tuğ
    Marmara Üniversitesi ?lahiyat Fak.
    Din Ve Sevgi

    Ali Bulaç
    Gazeteci- Yazar
    Toplumsal Bar?şta Sevginin Rolü.

    Cüneyt Ülsever
    Gazeteci- Yazar
    Devlet-Toplum ?lişkilerinde Sevgi.

    Kâz?m Güleçyüz
    Gazeteci- Yazar
    Demokratikleşme Sürecinde Sevginin Yeri



    Kadir Akbaş



    Lütfi K?rdar Uluslararas? Kongre ve Sergi Saray?
    18 Mart 2007 Pazar, 13:30
    Konu elff tarafından (06.06.07 Saat 23:13 ) değiştirilmiştir.

  3. #3
    Ehil Üye Ebu Hasan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Yaş
    42
    Mesajlar
    3.049

    Standart

    Kutlular: Sevgi ve şefkat dininin mensuplar?y?z



    Bediüzzaman’? Anma Haftas? faaliyetleri çerçevesinde düzenlenen “Risâle-i Nur Iş?ğ?nda Toplumsal Bar?ş ?çin Sevgi” toplant?s?nda konuşan gazetemiz imtiyaz sahibi Mehmet Kutlular, “Bizim dinimiz sevgi dinidir. Peygamberimiz, sevgi, şefkat ve merhamet peygamberidir. O (asm), insanl?ğa en güzel saadeti tatt?rm?şt?r” dedi.

    Bediüzzaman Said Nursî’yi Anma Haftas? faaliyetleri içerisinde Risâle-i Nur Enstitüsü ve Pendik Yeni Asya Temsil-ciliğinin birlikte organize ettiği “Risâle-i Nur Iş?ğ?nda Toplumsal Bar?ş ?çin Sevgi” toplant?s?, önceki gün, geniş bir dinleyici kitlesinin kat?l?m?yla Pendik Belediyesi Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezinde gerçekleştirildi.

    Gazetemiz imtiyaz sahibi Mehmet Kutlular ve gazetemiz yazarlar?ndan Şaban Döğen’in konuşmac? olarak kat?ld?ğ?, Fatih Ekinci’nin Osman Yüksel Serdengeçti’ye ait “Bir Kahraman Bekliyoruz!” şiirini seslendirdiği, Yeni Asya Prodüksiyon’un haz?rlad?ğ? sinevizyon gösteriminin yap?ld?-ğ? anma toplant?s?n?, Yusuf Çayabatmaz sundu.


    PEYGAMBER?M?Z, SEVG?

    VE ŞEFKAT PEYGAMBER?D?R


    Konuşmas?nda “Bediüzzaman sevgiye nas?l bakm?şt?r?” ve “Neden sevgi?” sorular?n?n cevaplar?n? arayan Mehmet Kutlular, “Sevgi, şefkat ve merhamet dininin mensuplar?y?z. Bediüzzaman ‘Acaba bir şeriat, kar?ncaya bilerek ayak basmay?n?z dese, tâzibinden men etse, nas?l benî Âdem’in hukukunu ihmâl eder? Kellâ... Biz imtisal etmedik’ demiştir” dedi.

    Şefkat ve sevgi dininin mensuplar? olan bizlerin, dinimizin prensiplerine uyma noktas?nda eksikliklerimizin olduğunu söyleyen Kutlular, Bediüzzaman’?n “Eğer biz ahlâk-? ?slâmiyenin ve hakaik-i imaniyenin kemâlât?n? ef’âlimizle izhar etsek, sair dinlerin tâbileri, elbette cemaatlerle ?slâmiyete girecekler; belki küre-i arz?n baz? k?t’alar? ve devletleri de ?slâmiyete dehâlet edecekler” sözünü hat?rlatarak, “Biz dinimizdeki sevgi, merhamet ve güzel ahlâk? gösterirsek, sâir din mensuplar? da dinimize iltihak edeceklerdir” dedi.

    ?nsanda sevgi ve merhamet duygular? olmazsa toplumda anarşi ç?kacağ?na dikkat çeken Kutlular “Beşer f?trat?ndaki bu duygular ?lâhî kaynakl?d?r. F?trat?n? dinlemeyen bir insan, canavardan beter bir hâl al?r. Hayvandan da aşağ? düşer” dedi.

    Bediüzzaman’?n “Muhabbet, şu kâinat?n bir sebeb-i vücududur, hem şu kâinat?n râb?tas?d?r, hem şu kâinat?n nurudur, hem hayat?d?r. ?nsan kâinat?n en câmi' bir meyvesi olduğu için, kâinat? istilâ edecek bir muhabbet, o meyvenin çekirdeği olan kalbine derc edilmiştir” sözünü aktaran Kutlular, Allah’?n, Rahîm isminin bir gereği olarak, biz kullar?n? şefkat ve sevgiyle terbiye ettiğini nazara verdi.

    Dinimizin özündeki sevgiye, Yunus Emre’nin “Yarat?lm?ş? sev, Yaratandan ötürü” sözüyle dikkat çeken Kutlular “Bizim dinimiz sevgi dinidir. Bütün varl?klara, hatta bitkilere bile sevgi göstermemizi emretmiştir; çünkü bitkiler de Allah’? tesbih eden, canl? birer varl?kt?r” dedi.

    Peygamberimizin (asm), sevgi, şefkat ve merhamet peygamberi olduğunu, insanl?ğa saadeti tatt?rd?ğ?n? vurgulayan Kutlular, “Sevgi ve şefkat duygular?m?zla, Allah’?n Vedud ve Rahîm olduğunu anl?yoruz. Cenâb-? Hak, insana s?n?rs?z bir muhabbet kabiliyeti vermiştir. ?nsan bu kabiliyetiyle bütün varl?klara sevgisini göstermelidir” diyerek, sevginin Allah için olmas? gerektiğine dikkat çekti.

    ?man?n büyük bir nimet olduğunu ve o iman içerisinde sevginin dünyam?za ayr? bir renk, şefkatinse daha bir güzellik katt?ğ?n?, çünkü sevginin karş?l?k beklediğini, şefkatinse ivazs?z olduğunu dile getiren Kutlular, konuşmas?n? şu duâ cümleleriyle noktalad?:

    “Cenâb-? Hak cümlemizi, Kur’ân’?n ve Resûlullah’?n ölçülerini en iyi şekilde anlayan, yaşayan ve yaşatan kullar?ndan eylesin.”


    MUTLULUĞUN ?K? FORMÜLÜ: SEVG? VE ŞEFKAT


    Konuşmas?nda, “Aile hayat?n?n mutluluk formüllerine” değinen Şaban Döğen ise, “Kâinat?n yarat?l?ş sebebi, bağ?, çekim gücü... Onsuz hiçbir şey ayakta kalamaz. O kâinat?n hayat?d?r” diyerek dikkat çektiği ‘sevgi’nin, aile hayat?na yans?malar? üzerinde durdu.

    “Sevgi olursa aile hayat? cennete döner” diyen Döğen, “?man gözüyle bakarsak, aile hayat?n?n bir cennet olduğunu görürüz. Resûlullah bunun için formüller verir” diyerek aileyle ilgili baz? hadis-i şeriflere dikkat çekti.

    Evlilikte mutluluğun, karş?l?kl? olarak erkek ve kad?n?n görevlerini yerine getirmesiyle elde edilebileceğini vurgulayan Döğen “Küçük dünyam?z olan aile hayat?m?z? cennete çevirmenin iki sihirli iksiri, Kur’ân’da Rum Sûresi’nin 21. âyetinde ifade edilmiştir. Bu iki iksir, sevgi ve şefkattir” dedi.

    Eşlerin birbirlerine sevgi ve şefkat nazar?yla bakarak, birbirlerinin küçük kusurlar?n? görmemeleri gerektiğine dikkat çeken Döğen, “Eşler şöyle düşünmeli: ‘Biz ebedî hayat arkadaş?y?z. Önümüzde uzun bir yolculuk var. Dünyada iki günlük bir misafiriz. Birbirimizi idare etmeliyiz’” dedi.

    Kad?n ve erkeğin karş?l?kl? görevlerini hadislerle hat?rlatan Döğen “Cennetimiz, cehenneme dönmesin” mesaj?n? vererek, sözlerini, Bediüzzaman Hazretleri’nin aile hayat?n?n mutluluk esaslar?na işaret eden şu cümleleriyle noktalad?:

    “Ne mutlu o kocaya ki, kad?n?n?n diyanetine bak?p taklit eder; refikas?n? hayat-? ebediyede kaybetmemek için mütedeyyin olur.

    “Bahtiyard?r o kad?n ki, kocas?n?n diyanetine bak?p ‘Ebedî arkadaş?m? kaybetmeyeyim’ diye takvâya girer.

    “Veyl o erkeğe ki, saliha kad?n?n? ebedî kaybettirecek olan sefahete girer.

    “Ne bedbahtt?r o kad?n ki, müttakî kocas?n? taklit etmez, o mübarek ebedî arkadaş?n? kaybeder.

    “Binler veyl o iki bedbaht zevc ve zevceye ki, birbirinin f?sk?n? ve sefahetini taklit ediyorlar, birbirine ateşe at?lmas?nda yard?m ediyorlar.”

    Sinevizyon gösteriminin ard?ndan dağ?lan dinleyiciler, ç?k?şta Yeni Asya Neşriyat yay?nlar?n?n sergilendiği standdan kitap sat?n ald?lar.

    ?smail TEZER / ?STANBUL

    13.03.2007



    http://www.yeniasya.com.tr/2007/03/13/haber/h10.htm
    Konu elff tarafından (06.06.07 Saat 23:15 ) değiştirilmiştir.
    Vücudunu mucidine feda et.Mukabilinde büyük bir fiyat alacaksın.Mesnevi-i Nuriye sahife 101


  4. #4
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    BED?ÜZZAMAN HAFTASI ETK?NL?KLER? (17-27 MART)

    Anma Konferanslar?

    1. AFYONKARAH?SAR

    Konu : Bediüzzaman'a Göre Muhabbet ve Kardeşlik

    Konuşmac?lar : ?slam Yaşar (Eğitimci-Gazeteci-Yazar)
    Bedrettin Ergül (Eğitimci-Gazeteci=
    Sinevizyon Göterisi

    Tarih : 16 Mart 2007 Cuma

    Saat : 20.00

    Adres : Yasemin Düğün Salonu
    1. Belediye Şehir Çarş?s? / AFYONKARAH?SAR



    2. DEN?ZL?

    Konu : Mevlânâ'dan Bediüzzaman'a Sevgi

    Konuşmac?lar : Mehmet Kutlular ( Yeni Asya Gazetesi ?mtiyaz Sahibi)
    Halil Uslu (Gazeteci-Yazar)

    Müzik Ziyafeti: Ali Oktay

    Tarih : 16 Mart 2007 Cuma

    Saat : 20.00

    Adres : Kapal? Spor Salonu (Merkez Bankas? Karş?s?) / DEN?ZL?



    3. KÜTAHYA

    Konu : Bediüzzaman'a Göre Muhabbet ve Kardeşlik

    Konuşmac?lar : ?slam Yaşar (Eğitimci-Gazeteci-Yazar)
    Bedrettin Ergül (Eğitimci-Gazeteci=
    Sinevizyon Göterisi

    Tarih : 17 Mart 2007 Cumartesi

    Saat : 20.00

    Adres : Petroliş Düğün Salonu / KÜTAHYA



    4. BATMAN

    Konu :Bediüzzaman ve Sevgi

    Konuşmac?lar : ?smail Benek ( Eğitimci-Yazar)

    Tarih : 17 Mart 2007 Cumartesi

    Saat : 13.00

    Adres : Sena Konferans ve Düğün Salonu / BATMAN



    5. KIRŞEH?R

    Konu : Bediüzzaman ve Sevgi

    Konuşmac?lar : Sami Cebeci ( Eğitimci-Yazar)

    Tarih : 17 Mart 2007 Cumartesi

    Saat : 19.00

    Adres : Kültür Turizm Müdürlüğü Konferans Salonu / KIRŞEH?R
    Konu elff tarafından (06.06.07 Saat 23:15 ) değiştirilmiştir.

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


  5. #5
    1kul
    Guest 1kul - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart

    Halil USLU
    Aydınlar Ocağı’nda 49. yıl




    Bediüzzaman Hazretlerinin Hakka vuslatının 2009 itibarıyla bu yıl 49. sene-i devriyesi. Başta İstanbul olmak üzere Türkiye’mizin her yerinde ve dünyanın muhtelif yerlerinde yapılan çeşitli etkinlik ve programlarla anılmakta; hayatından ve fikriyâtından parçalar ve kesitler sunulmakta ve ruhuna fatihalar, hatimler okunmaktadır. Konya’nın 60 sivil toplum kuruluşu içinde fikir alanında yaptığı seri faaliyetlerle bir numarayı teşkil eden “Konya Aydınlar Ocağı” genel merkezinde 24 Mart Salı günü, çok cevval ve çalışkan gönül ve fikir ehli Dr. Mustafa Güçlü’nün aylar önceki daveti ve konunun teklifi üzerine “49. sene-i devriyesinde Bediüzzaman’dan siyasi ve içtimai tespitler” başlıklı konferansımızı verdik.
    Yılın 52 haftasının 52 Salı günü hiç aksamadan devam eden bu fikir sarayında, 5 yıl içinde 5. konferansım olmuştur. Burası fikir bazında aydınlığa ve gönül tellerine vurmaya devam etmektedir. Bir çok şeyin tiryakisi olduğu gibi bu mekânın da tiryakisi olan Konya’nın meşhur şahsiyetleri ve fikir adamları bulunmaktadır. Onlara bizi beşinci defa muhatap eden ve bu hizmeti deruhte eden Dr. Güçlü’ye ne kadar teşekkür ve tebrik etsem azdır. Kavgasız gürültüsüz, çok çeşni bir fikir pazarı...
    Ord. Prof. Anna Masala’nın tabiriyle “çağımızın Mevlana’sı”, büyük İslam mütefekkiri Hz. Bediüzzaman, hakikaten bir derya-i Kur’ân. Konuşmamda da ifade ettim, kendisi için “Yarım ümmîyim” diyen ve üç aylık kesbi ilmi bulunan bu aziz zât ve bu gönül sultanı, tamamen ilham-ı İlâhîye mazhar. Eserleri harikalarla dolu. Her biri bir şaheser, her bir yaraya neşter vuran 130 parça eserin, yalnızca kesbî bir tahsille yazılması mümkün değil. Onlar ancak bir ikram-ı Rabbânî, bir iksir-i Kur’ânî ve bir ilhâmât-ı Sübhânîdir.
    Âdetimin fevkinde olarak, muhterem Dr. Güçlü’nün de arzu ve umumi istek üzerine suâl-cevabın dışında bir saat 14 dakikaya sığan “Bediüzzaman’dan siyasî ve içtimâî tespitler” hitabımızda özetle üzerinde durduğumuz ve Hz. Bediüzzaman’ın eserlerinden nakillerin satır başları ve hulasaları şöyle:
    Tam yüz yıl önce söylüyor: Eski hâl muhal, ya yeni hâl veya izmihlâl. Hürriyetin tarifi. Salahat ve maharet meselesi. İttihad-ı Muhammedi. Tuti kuşları. İstanbul’un işgali ve Bediüzzaman. TBMM’de Bediüzzaman’a yapılan hoşamedi merasimi. TBMM’sine hitaben aynı tarihte neşrettiği beyanname. Eski Cumhurbaşakanı Celâl Bayar’ın tespiti. 5. Şuâ, on dokuzuncu meselenin mahiyeti. Maide Sûresi 51. âyetten bugüne bakış. Bediüzzaman ve dış münasebetleri, ABD, Rusya ve âlem-i İslâm, Cento, Vatikan hakkındaki ifade ve beyanları ve ABD’li profesör Jon Woll’ün tespiti. Merhum ve şehit başbakan A. Menderes’e ve Nur talebelerine yazdığı mektup ve dikkat çektiği âyetler. Âyetlerin bugüne bakan yorumları. Daima ifade buyurdukları “Euzü billahi mine’ş-şeytani ve’s-siyaseti” ifadesinin sebepleri. Rey atan siyasetçi olmaz, ancak rey alan siyasetçi olur. Hz. Bediüzzaman’ın reyini beyan etmesi. Bediüzzaman’ın Cumhuriyet ve Meşrutiyet hakkındaki fikri ve vasiyeti.
    Sözlerimi noktalarken dedim ki: “Türkiye’de ve âlem-i İslâm’da rey atan ve rey isteyen herkes ceplerinde Hz. Bediüzzaman’ın Münazarat eserini taşır ve hayata geçirirlerse, o zaman Türkiye’nin ve âlem-i İslâmın çehresi bugünden daha farklı olacaktır. Çünkü Hz. Bediüzzaman yüz yıl önce diyor ki: ‘Bir gün olur elbette doğar şems-i hakikat / Hiç böyle müebbed mi kalır zulmet-i âlem?’1”
    Not: 28 Mart’ta Kocaeli’nde “Bediüzzaman’da iktisat” konusunda hitap edeceğiz, orada mülâki olmak üzere inşaallah.


    Dipnot:
    1- B.S.Nursî, Sünuhat, s. 71

    27.03.2009

    E-Posta: haliluslu1951@mynet.com



  6. #6
    1kul
    Guest 1kul - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart

    Halil USLU
    Kocaeli’de iktisad gecesi




    Hakka vuslatının 49. senesinde bu yıl Türkiye’de çoğunlukla küresel krizin de yeryüzünü sarstığı bir dönemde “Bediüzzaman ve İktisad” başlığı altında anma programları ardı ardına yapıldı ve yapılmaktadır. Dış dünyada da bu mânâda program ihya edildi ve edilmektedir. İnşaallah Nisan ayında bu muhteva içinde dâvetli olduğum Hollanda’nın bir çok şehrinden ses vereceğiz. Geçtiğimiz hafta Yeni Asya gazetesinin Kocaeli Temsilciliği tarafından aldığım bir dâvet üzerine Sabancı Kültür Merkezi’nde toplanan aziz misafirlere “Küresel Kriz ve Hz. Bediüzzaman’ın İktisad Anlayışı” başlıklı bir saatlik bir konferansımız oldu.
    Evvelâ bu aziz şemsiye altında toplanan can dostlarını kemâl-i muhabbetle tebrik ediyorum. Bilhassa gençler bizlere yaptıkları gösterilerle ümit verdiler. Çevreden salona intikal eden mümtaz şahsiyetler ve hanımlar topluluğunun çoğunluğu, bizim için ayrı bir ümit ve şevk unsuru oldu. Seçim akşamı olmasına rağmen Sabancı Kültür Merkezi’nde tamamen maneviyât yüklü böyle bir kültür ve anma programına iştirakın canlı olması, ilgi uyandırması Kocaeli’nin ve Türkiye’nin geleceği bakımından sevindiricidir. Kavgasız gürültüsüz, düşündürücü ve ayrıca inşirah verici böyle gecelere millet muhtaçtır.
    Böyle bir gecede “Çağın Mevlânâ”sı kabul edilen Hz. Bediüzzaman’ın eserlerinden ilham alarak, satır aralarındaki tesbitleri mihenk yaparak, Kur’ân ve hadislerin ölmez ve çürümez metreleriyle de arşınlayarak, hiç kimseyi incitmeden yalnız akıl ve kalblere hitap ederek özetle dedik ki:
    İktisad, büyük dünya ailesinin sorunu. Genel başlık olarak; iktisad, insan ve iktisad, dinî ve sosyolojik açıdan iktisad, emek ve sermaye münasebetleri, İslâmiyetin yardımlaşma müesseseleri, iktisadî kalkınma teşkilâtları, kalkınmada coğrafî şartlar, kalkınmada siyasî şartlar, fert ve millet bazında kalkınma, geri kalmışlığın sebepleri, mesailerin tanzimi ve teâvün düsturları, şirketleşme ve kolektif çalışma, menfi rekabetin kaldırılması, kalkınmada dinin rölü, Hud Sûresi 112. âyet.
    Hz. Bediüzzaman tam yüz yıl önce 9 Ocak 1909’da Teavün ve Terakki gazetesinde söylüyor: “Üç büyük müthiş düşman: Birincisi fakr, ikincisi cehil, üçüncüsü ihtilâftır. Bu üç düşmana cihad etmeye dinen mükellefiz. Üç elmas kılıcı elde etmek lâzımdır. Birincisi muhabbet-i millî, ikincisi ittihat, üçüncüsü maariftir.” Yine Hz. Bediüzzaman, Barla Lâhikası’nda “Hasma göre silâh kullanılır” demektedir. Bugünkü hasmımız, israf ve küresel iktisadî krizdir. Bu şahıstan ve mutfaktan başlar, âleme yayılır.
    7 milyarlık dünya ailesinin üçte biri okumakta. Yüzde 50’si İngilizce konuşmakta. Türkiye ve dünya üniversitelerinde İktisad-İşletme, Kamu Yönetimi, Uluslararası ve Halkla İlişkiler bölümlerinde Hz. Bediüzzaman’ın tefsirinde bulunduğu kanun-u İlâhî çağa bakan şekliyle okutulursa, çağın ve iktisadın şekli değişecektir.
    Bu mânâda, peygamberler pişdardır. İçtimâî ve iktisadî hayata bakan sayısız âyet ve hadis-i şerif vardır: “Mü'minler ancak kardeştir.” (Hucurat: 10.) “Biriniz kendisi için istediği bir şeyi kardeşi için de istemedikçe tam iman etmiş olmaz.” (H. Şerif, Müslim: 71. Buhari: 7) ve yine Efendimiz (asm) diyor ki: “Komşusu açken tok yatan bizden değildir.” Bu hakikatler karşısında Türkiye, 57 İslâm ülkesi ve dünya nerede?
    Hz. Bediüzzaman, 1911’de Şam’da sosyolojik açıdan ikaz ediyor: “Kimin himmeti yalnız nefsi ise o insan değil. Çünkü insanın fıtratı medenîdir, ebnâ-i cinsini mülâhazaya mecburdur. Hayat-ı içtimaîye ile hayat-ı şahsîyesi devam edebilir.” Yine diyor ki: “İsraf sefahatin, sefahat de sefaletin kapısını açar.” (Lemeât) Yine diyor ki: “Helâl dairesi geniştir, keyfe kâfî gelir, harama girmeye hiç lüzum yoktur.” A’raf Sûresi 31. âyet: “Yiyiniz içiniz israf etmeyiniz. Allah israf edenleri sevmez.” Yılda, dünyada 5 milyon, Türkiye’de 200 bin kişinin sigara yüzünden öldüğü tesbit edilmiştir. Yalnız Türkiye’de havaya üfürülen asgarî rakam şudur. Günde paketi 2 milyon, 60 yılda 720 milyon. İçen 25 milyon eşittir 18 katrilyon! 18 katrilyon yalnız Kocaeli’ne verilse ne olurdu? Nerede bu 18 katrilyon? Gerisini ve ekmeğin, suyun, elektriğin israfını siz hesaplayın.

    03.04.2009

    E-Posta: haliluslu1951@mynet.com


  7. #7
    1kul
    Guest 1kul - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart

    Rifat OKYAY
    Tarihî ruhaniyetli şehir Bursa, sizleri bekliyor




    DünyanIn en iyi, en güzel tanınmış tarihî başşehirlerinden birisi tarihî, yeşil ve ruhaniyetli şehir Bursa’dır..
    Devlet-i âliye-i Osmaniye’nin ilk başşehri ilk göz ağrısı ve imparatorluğun dibacesi tarihî şehir Bursa…Bursa Osmangazi’nin sevdası iken Orhan Gazi’nin yari olmuştur… Bugün Bursa’nın merkezinde Tophane semtinde yan yana iki türbede kendilerini ecdat ve ceddi sayan torunlarını beklemekteler…
    Bursa’da aynalar sadece göstermezler, arka planda sizlere bir şeyler anlatırlar…
    Devlet hastanesinin güney cephesinde Sultan Orhan ve Osman’ın ağabeyleri Alaaddin Bey’in yaptırdığı devletin ilk camii restore edilmiş vaziyette ziyaretçilerini bekliyor… Tophane semtinde Şehadet Camiinin yerinde Sultan Orhan’ın yaptırdığı cami vardı. Şimdi ondan hatıra güney kısmında bir yarım kemer duvarı ve kitabe bizlere; Osmanlı Beyliğinin Devlet idaresine kavuşurken yaptırdığı geniş camiinde hatıralar nakleder… Eski Bursa'nın, dibace-i imparatorluğun Çekirge semti köşesinde Bursa Ovasına nazır bir tepede Sultan I. Murad Hüdavendigâr Camii şerifi ve Sultan I. Murad, devlet umdelerini yerleştirdiği bu güzel belde de elbette ki rahat kabrindedir İnşallah. Çünkü Kosova Ovasından Rumelililerin dini İslâmın güzellikleriyle tanıştıran bir padişahtı. Kosova’da Varna’da topyekûn devletin elindeki Rumeli topraklarında, Anadolu’da harp meydanlarında şimşek gibi çakan, yıldırımlar gibi kayan yağız bir delikanlı Sultan Yıldırım Beyazıd Han…
    Timur karşısındaki haksız mağlûbiyetin acılarını şimdi Yıldırım Tepesindeki yaptırdığı caminin kuzey kısmındaki türbesinde dindiriyor… Kanuni’ye kadar gelen bütün padişahlardan çok cami yaptıran. Niğbolu meydan muharebesinin ganimetleriyle Bursa Ulucaminin söz verdiği yirmi cami yerine yirmi kubbeli olarak yaptıran ve Allah’a cihad ve ubudiyetleri konusunda gayet itaatkâr olan Sultan Yıldırım Beyazıd Han bir bakıma imparatorluğun merkezine bir sıfat daha ilâve etmiş oluyordu. Ruhaniyetli şehir Bursa…Ve Ruhaniyetli şehir Bursa’da dünyanın beşinci makamı unvanını alan Bursa Ulu Camii… Bağrı yanık babasından kalan bölünmüş parçalanmış bir devleti birleştiren ittihadi ve birliği sağlayan Sultan I. Mehmed Çelebi Yeşil semtinde yaptırdığı çini san'atının harika şaheserleriyle bezenmiş caminin güneydoğusundaki türbesinde, Yeşil Türbede istirahat ediyor… Tarihî gelişim içinde, hayattan ve devlet idaresi ve insanlardan alınacak dersler alınmış, devletin birliği ve dirliği sağlanmış bir vaziyete getirildiğinde Sultan II. Murad’ı Osmanlı devletinin başında görüyoruz.
    Dinî vecibelerini yerine getirmekte çok hassas ve devlet idaresinde maharetli bir padişah olan Sultan II. Mehmed’in babası Sultan II. Murad, Muradiye semtinde yine kendi yaptırdığı Muradiye Camiinin haziresinde kabrinin kubbesinde rahmet gelsin diye vasiyet ettiği ve açık olarak yaptırdığı türbesinde yatmaktadır. Hepsi dindar, hepsi cengâver, hepsi hamiyetli ve hayırsever altı Osmanlı padişahı Osmanlı Devletinin mayasını attıkları bu güzel tarihî ve ruhaniyetli Bursa’da kendilerini ziyarete gelecek torunlarından evlâtlarından birer Fatiha beklemektedirler. 5 Nisan 2009 Pazar günü Bediüzzaman Said Nursî için okutulacak mevlidi şerifte bu Fatihalara iştiraklerinizi bekleriz.

    04.04.2009

    E-Posta: rifatokyay@hotmail.com


  8. #8
    Ehil Üye Bîçare S.V. - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Mar 2008
    Bulunduğu yer
    İstanbul/Üsküdar
    Mesajlar
    2.407

    Standart

    "Dinî vecibelerini yerine getirmekte çok hassas ve devlet idaresinde maharetli bir padişah olan Sultan II. Mehmed’in babası Sultan II. Murad, Muradiye semtinde yine kendi yaptırdığı Muradiye Camiinin haziresinde kabrinin kubbesinde rahmet gelsin diye vasiyet ettiği ve açık olarak yaptırdığı türbesinde yatmaktadır. Hepsi dindar, hepsi cengâver, hepsi hamiyetli ve hayırsever altı Osmanlı padişahı Osmanlı Devletinin mayasını attıkları bu güzel tarihî ve ruhaniyetli Bursa’da kendilerini ziyarete gelecek torunlarından evlâtlarından birer Fatiha beklemektedirler. 5 Nisan 2009 Pazar günü Bediüzzaman Said Nursî için okutulacak mevlidi şerifte bu Fatihalara iştiraklerinizi bekleriz."
    ***********
    [ İnşaallah Biz Bu Gün'den Yola Çıkacağız.]
    Bütün Müslümanları Bursa Ulu Camisine
    (Öğle Namazını Müyeakip)
    Davet Ediyoruz.
    "İyyake nâ'büdü ve İyyake nesteîn."

    'Ancak Sana kulluk eder, ancak Senden yardım isteriz' (Fâtiha Sûresi)


    "İnsanlara teşekkür etmeyen, Allah'a da şükretmez.!" (H.Ş.)

    'Bırak bîçare feryâdı, belâdan; gel tevekkül kıl' (17.Söz.)

    "Şimdi 'OKU' kabirde okuyamazsın" (Z.Gündüzalp)

    'ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR' (YENİASYA)

    Selâm ve duâyla. Bîçare S.V.

  9. #9
    1kul
    Guest 1kul - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart

    Yasemin GÜLEÇYÜZ
    Kastamonu Yılları Sergisinden notlar…




    Bediüzzaman Hazretlerinin ahiret âlemlerine göçtüğü ay olan Mart birbirinden çok farklı, ama birbirini tamamlayıcı onlarca organizasyonla geçti. Seminerler, paneller, kongre çalışmaları, TV ve radyo programları…. Organizasyonunu Barla Platformunun gerçekleştirdiği ve bugün bitecek olan Kastamonu Yılları Sergisi de bunlardan bir tanesi.
    Sergi Mimar Sinan’ın inşâ ettiği Rüstem Paşa Medresesinde gerçekleştirilmekte. Yani mekân olarak da muhteşem.
    Hanımlı erkekli gruplara rehber eşliğinde yapılan anlatım, dinlenme alanları, serginin kitaplaştırılmış hâli, gezerken dinlediğiniz Kastamonu hayatı ile ilgili müzik ziyafeti, altlarında yer alan tanıtıcı notlarla hanımlı erkekli saff-ı evvel Nur Talebelerinin fotoğrafları ya da karakalem çizimleri, Eskişehir’deki lise mektebi talebelerinin toplu fotoğrafları, o dönemde tutuklanan Nurcularla ilgili yapılan yalan gazete haberleri, hapishanelerden ailelere yazılan mektuplar, teksir makineleri, küçücük kâğıtlara yazılan Nur bahisleri… Hayalen sizi o döneme bir anda götürüveren ve yapılan tazyikatlara karşı metin ve sebatkâr, dik duruşu bütün detaylarıyla görmek mümkün. Kastamonu Yılları Sergisi gerçekten çok başarılı bir çalışma. Barla yılları Sergisinden sonra, Kastamonu yılları sergisinin de açılması, sergiler silsilesinin devam edeceğinin de sevindirici işareti...

    Üç Şehitler odası:
    Serginin bölümlerinden biri. Risâle-i Nur’un önde gelen talebelerinden Binbaşı Asım Bey, Hafız Ali ve Hasan Feyzi’nin şehadetleri. Hafız Ali Ağabey Denizli Hapsinde vefat ettiğinde buna çok üzülen Bediüzzaman Hazretleri ilk fırsatta talebeleriyle birlikte onun mezarını ziyaret ediyor ve kendi el yazısıyla mezar taşına onun şehit olduğuna dair cümlecikler yazıyor. “O bir yıldızdır…” dediğinde gökyüzünde parıldayan bir yıldız da bu sözleri tasdik ediyor… Gazetemizin usta karikatüristi İbrahim Özdabak’ın çizdiği bu sahne de odada yer almakta.
    Hafız Ali Ağabey’in, yazdığı Nur Risâlelerini duvar içinde saklamak için yaptırdığı teneke kutular da yine bu odada.
    Binbaşı Asım Beyin tutuklanarak Isparta’ya götürüldüğünde sorgu sırasında Bediüzzaman Hazretlerinin tabiriyle “İstikamet şehidi” olarak vefat etmesi de belgelerle, gazete haberleriyle verilmekte. Binbaşı Asım Beyin, sorguda doğru cevap verse Üstadına zararı olacağına, yalan söylese haysiyetine yakışmayacağına inandığından “Ya Rabbi canımı al!” diye duâ etmesi ve o anda vefat etmesi onun istikameti hakkında çok ibretli bir delil.
    Sergiyi gezerken o yıllarda süren ekonomik sıkıntıları, yazılan mektupların satır aralarında görmek mümkün. Asım Beyin yazdığı şiir onun bu konudaki fikrini de çok güzel özetlediğinden kargacık burgacık yazımla bir kâğıda not aldım:
    Seni halk eylemeden rızkını halk eyledi Celil
    Etme gam rızkın için, rızka Hak oldu kefil
    Rızk için çekme elem ‘Nahnü kasemna’yı gözet
    Kula minnet eyleme Hz. Allah’ı gözet
    Lütfunla İlâhî bana ver bir feyz ü kanaat
    Nâmerde değil, merde dahi eyleme muhtaç!

    Hesna Şener (1903-1975):
    Denizli Mahkemesinde diğer risâlelerle birlikte Tesettür Risâlesine de serbestiyet kararı veren hâkimler heyetinde yer alan Hesna Şener’in fotoğrafı ve tanıtıcı bilgileriyle sergide aldığı yer çok hoştu doğrusu. Açık, cumhuriyet hanımı görüntüsündeki bu değerli insanın Nur Kahramanları içinde bulunması çok farklı tefekkürlere yol açmakta. Bediüzzaman “mânevî evlâdım” dediği bu hakime hanıma mahkeme sonrasında Ali İhsan Tola ile selâm gönderir. Hesna Hanım bu selâmı ağlayarak alır… Bediüzzaman Hazretlerinin Emirdağ Lâhikası’nda sitayişle bahsettiği bu hanım hakkındaki detaylı bilgiyi daha sonraki bir çalışmada paylaşalım sizlerle.

    Nur hizmetinin anneleri:
    Risâle-i Nur hizmetinde büyük emekleri bulunan ve Risâle-i Nur Külliyatında Lâhikalar’da adı sık sık geçen hanımlar da elleriyle yazdıkları risâlelerle, resimleriyle sergide yerlerini almakta.
    Yazdıkları risâlelere artık lime lime olmuş sırma işlemeli ciltler yapmışlar. İğne oyalarıyla süslemişler. El yazısı kitaplarının sonunda Üstadın kontrolünden geçtikten sonra yazdığı duâlar yer almakta.
    Ulviyeler, Zehralar, Saniyeler…

    Nereden nereye…
    Sergiyi gezerken gayriihtiyârî ağzınızdan dökülüveren sözcükler bunlar: “Nereden nereye….”
    O dönemin, 1930’lu, 1940’lı yılların zor şartlarında elle çoğaltılan eserlerin toplamı 6000 sayfalık bir tiraja ulaşıp, halka mâl olmuş. Bediüzzaman Hazretleri, teksir makinesi geldiğinde “Bin kalemli Nurcu” ifadesiyle sevinmiş. Şimdiyse imkânlar son derece rahat. Risâle-i Nur’lar cep boyu, küçük boyu, büyük boyu ile sözlük, indeks, dipnot, kronolojik bilgi eşliğinde ellerimizin altında. CD’ler, kasetler, mp3’ler, internet siteleri onlarca çeşidiyle yanı başımızda.
    Yeter ki, zaman ayırıp okuyabilelim…. Okuduklarımızı ihlâsla yaşantımıza aktarmaya gayret edelim…

    05.04.2009

    E-Posta: yasemin@yeniasya.com.tr


Konu Kapatılmıştır

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

     

Benzer Konular

  1. Kutlu Doğum Haftası
    By ölüm in forum Hz. Muhammed (S.A.V)
    Cevaplar: 14
    Son Mesaj: 17.04.08, 16:04
  2. Polis Haftası
    By Said_51 in forum Serbest Kürsü
    Cevaplar: 4
    Son Mesaj: 07.04.08, 18:25
  3. Kutlu Doğum Haftası Proğramı
    By hizmetçi03 in forum Dualar
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 06.04.08, 20:23
  4. 2008 Yılı İl İl "Bediüzzaman Haftası" Etkinlikleri
    By istikamet in forum Bediüzzaman ve Risale-i Nur Çalışmaları
    Cevaplar: 7
    Son Mesaj: 30.03.08, 02:08
  5. Bediüzzaman Haftası..
    By geceler in forum Bediüzzaman ve Risale-i Nur Çalışmaları
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 24.03.07, 22:10

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
Google Grupları
RisaleForum grubuna abone ol
E-posta:
Bu grubu ziyaret et

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0