Konu: Müceddid Ne İçin Gönderilir?

BERXUDANZLN Nickli Üyeden Alıntı

bu ne demk kardeşim yani sizden başka bir yol değil bu bizlern amac?da sizler gibi şerat?n ihyas? .şimdi ya bit tane abinn üstad taraf?ndan bir şeyhe gönderilip sizler nur okuyorsnz okyunz bak?n asr?nimam? geldi demiş mi.süleyman hilmi tunahan okumuş mu okyun demiş mi haa okuyana kar?şmaz elbet ...menzil seydalar? okyun d3emişl mi istanbul efendi baba okyun demiş mi şimdi neden abiler gidip onlar? bat?ldan hakka çağ?rm?yor sizn vazifenz bizi uyand?rmak değil mi...kardeşim bu lafi mesleğinz olan tevile veriyorum ve sadce ve insafa davet ediyorum ..

bu konuyu açt?m ki,hakikat? göresiniz,
hakikat? görebilmenin birinci şart?,
önyarg?s?z olmakt?r,

tart?şmas?z ilmi müzakere etmektir,

yapabileceksen,ilmi müzakereni yazars?n, istifade ederiz.

siz diyorsunuz mücedide uymak şart değildir,

peki bende soruyorum Allah niçin gönderiyor?
Allah hakim değil mi?

şimdi buna cevap verirmisiniz?

BERXUDANZLN Nickli Üyeden Alıntı

Heyhat! Size ne olmuştur? Ve (haktan dönüp), Allah'?n kitab?n? b?rak?p neye yönelmişsiniz? Oysaki onda olan hakikatler zahir, ahkam? nurlu, nişaneleri belirgindir; sak?nd?rd?ğ? şeyler ortadad?r; emirleri aç?kt?r. Ama sizler onu arkan?za atm?şs?n?z. Acaba Kur'an'? b?rakmay? ve ona s?rt çevirmeyi mi istiyorsunuz; yoksa başka bir kitapla m? hüküm veriyorsunuz? "Ne kötüdür zalimlerin (Kur'an'?n yerine) seçtikleri bedel" (13) "Kim ki, ?slam'dan başka bir din arasa o (din) asla ondan kabul edilmez ve o ahirette ziyankârlardan olur." son sözüm bu anam ifade etmiş zaten.

Biz risalei nurla yeni din bulmuş değiliz.
biz ki son müceddidin islam?n asl?n? anlatan,kuran hakikatlar?n? anlatan,
kuran tefsirine sar?lm?ş?z.

Biz kitab?m?z kuran? anlamak için okuyoruz risalei nuru,
biz iman hakikatlar?n? istikamette tam anlatan eser olduğu için risalei nuru okuyoruz.
risalei nurun tam istikamette olduğuna delil vard?r kuranda.1.şuaya bak?labilir.

şayet tarikatlar ve meslekler kuran ve sünnet istikametinde ise,


peki Allah niçin müceddid gönderiyor?

bir risale-i nur şakirdi daire haricine ç?k?p bir şeyhin müridi yada tarikat yolcusu olmaz AMMA VE LAAK?NN önceden bir tarikata girmiş , şeyhine bağl? bir mürid ayn? zamanda risale-i nur dairesine girebilir şeyhinide terk etmek zorunda değildir. Bu cümleler benim fikirlerim değil , ÜSTAD söylüyor , risale-i nurlarda var fakat tam olarak nerede geçtiğini hat?rlayam?yorum varsa hat?rlayan yerinide yazs?n.
Tart?şman?za kat?lmak istemiyorum çünkü mizac?ma uygun olmayan bir üslubla müzakere yap?l?yor fakat şukadar?n? dile getirmek istiyorum ki san?r?m berkxudanl kardeş hem bir şeyhe intisab etmiş hemde risale-i nurlardan istifade ediyor şu takdirde zaten ortada bir problem yok ( ben ölye anlad?m berkxudanl kardeş , yanl?ş olabilirm)

çok güzel izah ettiniz gülşah kardeş,
Allah raz? olsun,

devam?n? bekleriz.

Orjinalini yazan: gulsah

bir risale-i nur şakirdi daire haricine ç?k?p bir şeyhin müridi yada tarikat yolcusu olmaz AMMA VE LAAK?NN önceden bir tarikata girmiş , şeyhine bağl? bir mürid ayn? zamanda risale-i nur dairesine girebilir şeyhinide terk etmek zorunda değildir. Bu cümleler benim fikirlerim değil , ÜSTAD söylüyor , risale-i nurlarda var fakat tam olarak nerede geçtiğini hat?rlayam?yorum varsa hat?rlayan yerinide yazs?n.
Tart?şman?za kat?lmak istemiyorum çünkü mizac?ma uygun olmayan bir üslubla müzakere yap?l?yor fakat şukadar?n? dile getirmek istiyorum ki san?r?m berkxudanl kardeş hem bir şeyhe intisab etmiş hemde risale-i nurlardan istifade ediyor şu takdirde zaten ortada bir problem yok ( ben ölye anlad?m berkxudanl kardeş , yanl?ş olabilirm)


latif nükteler de de geçiyor kardeşim bu dediğiniz yer....

Barla Nickli Üyeden Alıntı

Evet, güneş varken mumlar?n ?ş?ğ? alt?na girmeye ihtiyaç yok. Madem güneşi gösteriyorum; benden mum ?ş?ğ?-bahusus bende bulunmazsa-istemek mânâs?zd?r, lüzumsuzdur. Belki onlar?n bana dua ile, mânevî yard?mla, hattâ himmetle muavenet etmeleri lâz?md?r. Ve ben onlardan istimdat etmem ve medet istemem benim hakk?md?r. Onlar, Nurlardan ald?klar? feyze kanaat etmek, onlar?n üstünde hakt?r. .. buras? herhalde

asl?nda berxudan ağabeyin üstada hürmetini onu tan?yan herkes bilir bence yanl?ş anlaş?lm?ş denmek istenen şu amenna ve saddakna üstad müceddiddir(buna inanmayan olabilir ama mehdiyi azamd?rda).Ancak bu demek değildir ki ona uymayan helak olur ancak ve ancak imani mevzularda üstad?m?z?n tecdidine inkar veya itiraz gelirse bu pekte felaha götürmez fakat meşrep meslek hizmet tarz? en makulu ve en güzeli üstad?m?n olsa da değişebilir itiraz edilmez....

barla kardeş Allah razı olsun ama kast ettiğim yer orası değil bi araştırayım inşallah bulunca hemen yazıcam inat oldum selametle

Bir düstur

Risale-i Nur talebeleri, Risale-i Nur'un dâiresi hâricinde nur aramaml? ve aramaz. Eğer ararsa, Risale-i Nur'un penceresinden ?ş?k veren mânevî güneşe bedel bir lâmbay? bulur, belki güneşi kaybeder.
Hem Risale-i Nur'un dâiresindeki hâlis, pek kuvvetli ve her ferdine çok ruhlar? kazand?ran ve Sahâbenin s?rr-? verâset-i Nübüvvetle meşreb-i uhuvvetkârânesini gösteren "meşreb-i h?llet ve meslek-i uhuvvet" ise, hâriç dâirelerde o pedere ve o mürşide üç cihetle zarar vermek suretiyle, bir pederi aramaya ihtiyaç b?rakmaz; birtek peder yerine, pek çok ağabeyi buldurur. Elbette büyük kardeşlerin müteaddit şefkatleri, bir pederin şefkatini hiçe indirir.
Dâireye girmeden evvel bulduğu şeyhi, her fert o şeyhini, mürşidini, dâirede dahi muhâfaza edebilir. Fakat şeyhi olmayan, dâireye girdikten sonra, ancak dâire içinde mürşid arayabilir. Hem Risaletü'n-Nur'un velâyet-i kübrâ olan s?rr-? verâset-i Nübüvvet feyzini veren ders-i hakâik dâiresindeki ilm-i hakikat dahi dâire hâricindeki tarikatlere ihtiyaç b?rakmaz. Meğer tarikati yanl?ş anlay?p, güzel rüyalar, hayaller, nur ve zevklere müptelâ ve âhiret faziletinden ayr? olan dünyevî ve hevesî zevkleri arzulayan ve merciiyet makam?n? isteyen nefisperestler ola...
Bu dünya dârü'l-hizmettir; külfet ve meşakkat ile ücret ölçülür-dârü'l-mükâfat değil. Onun içindir ki, ehl-i hakikat keşif ve kerâmetlerdeki ezvâk ve envâra ehemmiyet vermiyorlar. Belki bazan kaç?yorlar, setrini istiyorlar.
Hem Risale-i Nur'un dâiresi çok geniştir; şâkirtleri pek çoktur. Hârice kaçanlar? aramaz, ehemmiyet vermez, belki daha içine almaz. Her insanda bir kalp var. Bir kalp ise, hem dâirede, hem hâriçte olamaz.
Hem hâriçteki irşâda hevesli zâtlar, Risale-i Nur'un şâkirtleriyle meşgul olmamal?. Çünkü üç cihetle zarar görmeleri muhtemeldir. Takvâ dâiresindeki talebeler irşâda muhtaç olmad?klar? gibi, hâriçte kesretli namazs?zlar var. Onlar? b?rak?p bunlarla meşgul olmak irşad değildir. Eğer bu şâkirtleri severse, evvelâ dâire içine girsin, o şâkirtlere peder değil, belki kardeş olsun-fazileti ziyade ise ağabeyleri olsun.
Hem bu hâdisede göründü ki, Risale-i Nur'a intisâb?n çok ehemmiyeti var ve çok pahal? düştü. Ve buna bu fiyat? veren ve o yolda bütün âlem-i ?slâm nâm?na dinsizliğe karş? mücâhede vaziyetini alan akl? baş?nda bir adam, o elmas gibi mesleği terk edip başka mesleklere giremez.Said Nursi(Latif Nükteler)