Konu Kapatılmıştır
1. Sayfa - Toplam 15 Sayfa var 1 2 3 11 ... SonuncuSonuncu
Gösterilen sonuçlar: 1 ile 10 ve 141

Konu: Dinler Arası Diyalog

  1. #1
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart



    Dinler ArasıDiyalog gündemimizi meşgul eden tartışmalı konulardan... Bilhassa Nur Cemaati bu konuda eleştirilmekte, itham edilmektedir. Bu noktada bilinçlenmemiz gerektiğini düşünüyorum ben de dahil. Ve bu başlık altında bu konuda bildiklerimizi ve bulduklarımızı paylaşalım, istifade edelim inşaallah diye düşündüm. Dua ve muhabbetle...

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


  2. #2
    Pürheves sinepuryan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Mesajlar
    171

    Standart


    Nur Cemaati'n den kastınızı nedir ? Kelimenin altını doldurursanız sevirim .. Hem başlık bildiğimiz diyalogla alakalı ise yahud ları unutmuşsunuz ...
    Elde Kur\'an gibi bir mucize-i Baki varken,
    Başka burhan aramak aklıma zaid görünür
    Elde Kur\'an gibi bir burhan\'ı hakikat varken,
    Münkirleri ilzam için gönlüme sıkletmi gelir?
    Zülfikar Mecmuası

  3. #3
    Ehil Üye elff - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Kocaeli
    Mesajlar
    4.016

    Standart

    Bediüzzaman Said Nursi’ye göre H?ristiyanlarla diyalog

    M. Ali KAYA







    Asr?m?z?n maneviyat ve ruh doktoru ve mimar? olan Bediüzzaman Said Nursi “Bu zamanda ehl-i islam?n en büyük tehlikesi fen ve felsefeden gelen bir dalaletle kalplerin bozulmas? ve iman?n zedelenmesidir. Bunun yegâne çaresi nur göstermektir; ta ki kalpler ?slah olsun ve imanlar kurtulsun”[1] ifadeleri ile misyonunu belirleyerek “?man Hizmeti”ne başlam?şt?r.



    Çünkü bu zamanda tabiatç? felsefeden kaynaklanan küfür cereyanlar? Allah’? inkâra götürdüğü, maddeyi ve maddeciliği öne ç?kard?ğ? için, maneviyat? ve ruhaniliği esas alan her şey gibi H?ristiyanl?k da bundan etkilenmektedir. Bundan dolay? kiliseler boşalmakta ve anarşi ve ahlaks?zl?ktan H?ristiyanlar?n dindarlar? da çok rahats?z olmaktad?rlar. Ak?l, ilim ve fenne değer veren, ilmi gelişmelere sahne olan bir dönemde hurafevari, akla uymayan H?ristiyanlar?n teslis akidesi maalesef inkârc?l?ğ?n yay?lmas?na, güçlenmesine sebep olmuştur. Hâlbuki bütün hay?r ve güzelliklerin memba? olan vahy-i semavi her nevi hurafelerden beridir. Vahyin değişmeyen mesaj? olan Kur’an-? Kerim insanl?ğa gerçekleri anlatmaya devam etmektedir. ?sevîliğin kaynağ? da vahy-i semavidir. Bunun için hakikatten ve vahiyden beslenen hakiki ?seviliğin şahs-? manevisi vahy-i semavi k?l?c? ile o müthiş dinsizliğin şahs-? manevisini öldüreceğini peygamberimiz (asm) haber vermiştir. Elbette ?seviliğin temsilcisi olan ?sa (as) da dinsizliğin temsilcisi olan Deccal’? öldürmekle bu süreci başlatacakt?r. Her iki olay?n sonucunda ise “?nkâr-? Ulûhiyet fikri” tamamen ölmüş olacakt?r.[2]



    ?slami kaynaklar dinsizliğin temsilcisini “Deccal” olarak isimlendirir. Tabii ki bu bir insand?r. Ancak dinsizlik komitesinin lideridir. Mağrur ve firavunlaşm?ş ve Allah’? unutmuş ve inkâr etmiş olduğu için geçici cebbarane hâkimiyetine “Ulûhiyet” nam?n? vermiştir. Teşkil ettiği şahs-? manevisi olan dinsizlik rejimi ise pek güçlüdür ve kuvvetlidir. Şahs?n?n ölümü ile kurduğu rejim elbette ki son bulmaz. Hadislerde aç?klanan deccala ait müthiş vas?flar onun hâkimiyeti döneminde teşkil ettiği rejimine ve o rejimde yapt?ğ? icraatlara ait olduğu ve bunu bilmeyenler bu hususlar? sadece deccal?n şahs?na verdikleri için rivayetler imkâns?z zannedilmiştir.[3]



    Deccal ve Süfyan?n dinsizlik rejimine karş? ayr? ayr? mücadele eden Müslümanlar ve gerçek H?ristiyanlar mağlubiyetin verdiği s?k?nt? ve kurtuluş çaresi aramalar? sonucunda bir araya geleceklerdir. Bunun sonucu olarak da H?ristiyanl?k âleminde gerçek ?sevilik olan “Tevhitçilik” ortaya ç?kacakt?r. Hal-i haz?r H?ristiyanl?k da tahrifattan ve hurafattan s?yr?larak ?slamiyet ile omuz omuza gelecektir. Sonunda H?ristiyanl?k ?slamiyete ink?lâp edecektir. Bu birleşme sonucu hak din büyük bir güç kazanacak ve dinsizlik mahvolacakt?r. Bunun böyle olacağ?n? Hz. ?sa’n?n (as) müjdelediği ahir zaman peygamberi olan peygamberimiz (asm) yüce Allah’?n vadine dayanarak haber vermiştir. Hz. ?sa’n?n (as) peygamberimizi müjdelediği gibi peygamberimiz de Hz. ?sa’n?n (as) gelerek bu hadiseye şahit olacağ?n? haber vermiştir.[4] Madem haber vermiştir, elbette haber verdiği gibi vuku bulacakt?r.



    H?ristiyanl?ğ?n kendi bünyesinde yapm?ş olduğu reformlar sonucu teslisten Protestanl?ğa geldiğini, günümüzde ise Tevhide yaklaşt?ğ?n? görebiliriz. Bu değişim ve dönüşümün nihayet ?slamiyet ile omuz omuza gelerek ?slama teslim olma noktas?na geleceğine ima ve işaret olarak peygamberimiz (asm) “?sa (as) gelip şeriat?mla amel edecek” buyurmuşlard?r.[5]



    Dinsizlikten kaynaklanan ve insanl?ğ? dehşetli ve müthiş buhranlara sürükleyen anarşi, ifsat ve tahribin yegâne çaresi ancak ilâhî ve semavî bir dinin ezelî ve ebedî hakikatleridir. Bu hakikatler de ancak ?slâmiyet’te ve Kur’anda vard?r. Bediüzzaman Risale-i Nur Külliyat? ile ?man?n ve ?slam?n hakikatlerini ak?l, kalp ve ilme kabul ettirecek şekilde müdellel ve müberhen ispat ve izah ederek “Tevhidi” ispat etmiştir. Bütün hayat?n? da bu hakikatlerin neşri için vakfetmiştir. Hatta değil Müslümanlarla, belki dindar H?ristiyanlar ile de dost olarak düşmanl?ğ? bir tarafa b?rak?p dinsizlik, zulüm ve anarşiye karş? insanl?ğa ancak Kur’an?n semavi hakikatlerinin yegâne çare olduğunu izah etmektedir.[6]



    Kur’an şakirdi olan Müslümanlar, delil ve bürhana tabi olarak ak?l ve kalbi ile ?slama girmektedirler. Hâlbuki H?ristiyanlar ruhbanlar? taklit ederek dinlerini devam ettirmektedirler. Bundan dolay? elbette ak?l, ilim ve fennin hükmettiği bir zamanda akli delillere dayanan ve bütün hükümlerini akla tespit ettiren Kur’an hükmedecektir.[7]



    Peygamberimiz (asm) “Ahir zamanda ?sevilerin hakiki dindarlar? ehl-i Kur’an ile ittifak ederek müşterek düşmanlar? olan z?nd?kaya karş? dayanacaklar?n?”[8] bize haber vermiş ve bir anlamda bunun yap?lmas?n? istemiştir. Bediüzzaman hazretleri de bunun tahakkukunun yollar?n? açm?ş ve bu diyalogu başlatm?şt?r.



    H?ristiyanlar ile diyalog çal?şmalar?n? ilk olarak başlatan Bediüzzaman Said Nursi hazretleridir. 1950 y?l?nda Demokrasiye geçilmesi ile devletle millet aras?nda bar?ş?n temellerinin at?ld?ğ?n? gören Bediüzzaman, H?ristiyanlar ile diyalog olmadan bunun devam edemeyeceği düşüncesinden yola ç?karak hemen “Risale-i Nur Külliyat?n?” “Vatikan” papal?k makam?na gönderir. Böylece ?slamiyetin doğru anlaş?lmas? gereği üzerinde durur. Bunun cevab?n? 22 Şubat 1951 tarih ve 232247 say?l? papal?k makam?n?n resmi yaz?lar? ile al?r.[9]



    Bediüzzaman 1953 y?l?nda Fethin 500. Y?ldönümü Kutlamalar?na kat?lmak üzere ?stanbul’a gelir. ?stanbul’un fethinin 500. y?l? kutlamalar?na kat?l?r. Birkaç gün sonra da talebesi Ziya Arun ile beraber “Fener Patrikhanesi”ne giderek patrik Athenagoras ile görüşür. Ona : “Hr?stiyanl?ğ?n din-i hakikisini kabul etmek, Hz Muhammed’i (asm) Peygamber, Kur’an-? Kerimi de Kitabullah kabul etmek şart?yla ehl-i necat olacaks?n?z” der. Athenagoras ise cevaben: “Ben kabul ediyorum” der.[10] Bediüzzaman böylece hem diyalog, hem de tebliğ vazifesini en güzel şekilde yaparak bizlere de örnek olmuştur.



    Bediüzzaman’?n başlatt?ğ? bu diyalog bu konuda yap?lan çal?şmalar?n ilkini teşkil etmektedir. Bediüzzaman “Sulh-u Umumî” dediği dünya bar?ş?n?n devletlerin bir araya gelerek yapt?klar? antlaşmalarla sağlanacağ?n? da ifade ederek bunun için elinden geleni yap?yor ve bu nevi antlaşmalar? yapanlar? siyasi düşüncelerine bakmaks?z?n tebrik ediyordu. Nitekim 1955’te Türkiye ile Irak aras?nda imzalana “Bağdat Pakt?” anlaşmas?n? tebrik ederek devrin Cumhurbaşkan? Celal Bayar ve başbakan? Adnan Menderes’e birer tebrik mektubu yazm?şt?r.[11] Bu antlaşma daha sonralar? ?ngiltere, Pakistan, ?ran’?n ve Amerika’n?n da müşahit s?fat?yla kat?l?m? ile daha da genişleyerek “CENTO” ad?n? alm?şt?r.



    Bediüzzaman mezkûr mektubunda “Bu ittifak?n?z inşallah dört yüz milyon ?slam’?n sulh-u umumisine ve selamet-i âmmenin teminine kati bir mukaddeme olarak ruhumda hissettim. Müsaleme-i umumiyeye şiddetle muhtaç Hr?stiyan ve sair dinler sahiplerinin dostluklar?n? bu vatan ve millete kazand?rmaya tam bir vesile olacağ?na ruhum kanaat geldiğinden size beyan ediyorum”[12] diyordu.



    Bediüzzaman iki nokta üzerinde önemle duruyordu. Birincisi “?slam?n ve Müslümanlar?n sulh-u umumisi”, ikincisi de “müsaleme-i umumiye”. Küreselleşme ve Globalleşme dediğimiz etkileşim sürecinde Müslümanlar?n bar?ş?, dinlerin bar?ş?n?, onun da dünya bar?ş?n? etkileyeceğini görerek bize yol gösteriyordu. Küreselleşmenin hedefi olan insan haklar?, fikr-i hürriyet, din ve vicdan hürriyetinin bu şekilde gerçekleşebileceğinin alt?n? çiziyordu. ?talyan Prof. Dr. Thomas Michel ve ABD Georgetown Üniversitesi Prof. Dr. John O. Voll Bediüzzaman’?n bu fikirlerini ve gayretlerini takdir ederek “ Bediüzzaman âlemşümul bir şahsiyet ve sosyologdur. Tüm insanl?ğa ayd?nl?k bir yol göstermiştir” demekten kendilerini alamam?şlard?r.[13]



    Bediüzzaman diyaloga o derece önem vermektedir ki “Asay-? Musa” gibi eserlerinin Amerikal?lara verilmesini takdir ederek “Misyonerler ve Hr?stiyan ruhanileri, hem Nurcular çok dikkat etmeleri elzemdir. Çünkü her halde şimal cereyan?, ?slam ve ?sevi dininin hücumuna karş? kendini müdafaa etmek fikriyle, ?slam ve misyonerlerin ittifak?n? bozmaya çal?şacak”[14] diyerek komünizm, masonluk ve siyonizm’in oyununa gelmemeleri noktas?nda ikaz etmektedir. Hadiseler Bediüzzaman’? bu noktada da hakl? ç?karm?şt?r. 11 Eylül’de Amerika’da yaşanan terör hadisesi, bu uluslararas? örgütlerin H?ristiyan ve Müslüman diyalogunu bozmaya çal?şarak, küreselleşmenin mecras?n? farkl? yönlere çekmeyi amaçlamak için terörü kullanmak istediği anlaş?lmaktad?r. Fakat akl-? selim galip gelecek ve bu olaylar bar?ş?n, diyalogun önünü açacak ve küreselleşmeyi demokrasi, insan haklar? ve Müslüman-H?ristiyan diyalogu yönünde etkileyecektir. Bu diyalog da küreselleşmeyi dünya bar?ş? yönünde etkileyecektir.



    Dünyan?n şartlar? değişmiştir. Dünya Bediüzzaman’?n 80 y?l önce tespit ettiği gibi “Bir köy şeklini alm?şt?r.”[15] 1930’lu y?llarda sonra da “Laikliğin kabulü ve Din ve Vicdan Hürriyetinin devletlerin kanun-u esasilerine girmesi ile silahla dini cihat sona ermiştir.[16]



    Bediüzzaman’?n da ifade ettiği gibi, insanl?k ikinci dünya savaş?ndan sonra istibdat ve bask?n?n, zulüm ve tahribat?n ac? ve kötü neticelerini görmüş, dünyan?n bütün bütün fani olduğunu anlam?şt?r. ?nsan f?trat?n?n âş?k olduğu ve devaml? istediği ebedi saadeti aramaya başlam?şt?r. Gaflet, dalalet ve tabiat?n en güvendiği kaleleri Kur’an?n elmas k?l?c? olan Risale-i Nurlar ile parçalanm?şt?r. Dünyaya hâkim olma ve hükmetme siyasetinin pek çirkin olan gizli yüzü aç?ğa ç?km?şt?r. Bütün bunlar?n bir sonucu olarak insanl?ğ?n hak dini arayan cemiyetleri ve büyük hükümetleri Kur’an-? Mu’cizü’l-Beyan? arayacaklar ve hakikatlerini anlad?ktan sonra bütün ruh-u canlar? ile sar?lacaklard?r.[17] Kur’an-? Kerimin bu hakikatlerini duyurmak ve arayan muhtaçlara ulaşt?rmak din adamlar?n?n ve bizim en büyük görevimizdir.












    Dipnotlar:[1] Lem’alar, 155[2] Mektubat, 12[3] Mektubat, 61[4] Nisa, 4: 156–159; Saff, Suresi,61:6; Mektubat, 60 [5] Sözler, 643; Buhari, 4:205; Müslim, 1:136

    [6] Emirdağ Lahikas?, 9–10 [7] Hutbe-i Şamiye, 33–34[8] Buhari, 4.205; Müslim, 1:13[9] Emirdağ Lahikas? (2001) s.303[10] Şahiner, Necmettin, (1994-?st) Bilinmeyen Taraflar?yla Bediüzzaman Said Nursi, s. 405

    [11] Emirdağ Lahikas?, (2001) s. 437[12] Emirdağ Lahikas?, s. 437–438

    [13] Yeni Asya, 19 Ekim 2001, “Başet” Halil Uslu[14] Emirdağ Lahikas?, s. 139

    [15] Nursi, Bediüzzaman Said, Muhakemat, (1990-Sözler Yay?nevi) s.38

    [16] Nursi, Bediüzzaman Said, (2001) Şualar, 243

    [17] Nursi, Sözler (2001) s. 140–141



    GENÇ YAKLAŞIM/KASIM
    Konu MuhammedSaid tarafından (03.06.07 Saat 02:19 ) değiştirilmiştir.
    İmân, insanı insan eder; belki, insanı sultan eder. Öyle ise, insanın vazife-i asliyesi İmân ve duâdır.

    ***


    ....Sevgili Üstâdım, evvelce arz ettiğim vech ile, ben artık birşey için yaşadığımı zannediyorum.


    O da, üstâdım olan dellâl-ı Kur'ân'ın vazife-i memuriye-i mânevîsini îfâ etmekle kendilerine pek cüz'î bir yardım ve Kur'ân hesâbına cüz'î bir hizmetkârlıktan ibârettir....



    ***


  4. #4
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    "Hattâ, hadis-i sahihle, âhirzamanda ?sevîlerin hakikî dindarlar? ehl-i Kur'ân ile ittifak edip, müşterek düşmanlar? olan z?nd?kaya karş? dayanacaklar? gibi; şu zamanda dahi ehl-i diyanet ve ehl-i hakikat, değil yaln?z dindaş?, meslektaş?, kardeşi olanlarla samimî ittifak etmek, belki H?ristiyanlar?n hakikî dindar ruhanîleriyle dahi, medar-? ihtilâf noktalar? muvakkaten medar-? münakaşa ve nizâ etmeyerek, müşterek düşmanlar? olan mütecaviz dinsizlere karş? ittifaka muhtaçt?rlar."

    Lem'alar, s. 155
    Konu MuhammedSaid tarafından (03.06.07 Saat 02:20 ) değiştirilmiştir.

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


  5. #5
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    "Misyonerler ve H?ristiyan ruhanîleri, hem Nurcular, çok dikkat etmeleri elzemdir. Çünkü, her halde şimal cereyan?; ?slam ve ?sevî dininin hücumuna karş? kendini müdafaa etmek fikriyle, ?slam ve misyonerlerin ittifaklar?n? bozmaya çal?şacak. Tabaka-i avama müsaadekar ve vücub-u zekat ve hurmet-i riba ile, burjuvalar? avam?n yard?m?na davet etmesi ve zulümden çekmesi cihetinde Müslümanlar? aldat?p, onlara bir imtiyaz verip, bir k?sm?n? kendi taraf?na çekebilir." Her ne ise, bu def'a sizin hat?r?n?z için kaidemi bozdum, dünyaya bakt?m.
    Beyanat ve Tenvirler, 191
    Konu MuhammedSaid tarafından (03.06.07 Saat 02:20 ) değiştirilmiştir.

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


  6. #6
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    "Şimdi ehl-i iman, değil Müslüman kardeşleriyle, belki H?ristiyan'?n dindar ruhanileriyle ittifak etmek ve medar-? ihtilaf meseleleri nazara almamak, niza etmemek gerektir. Çünkü küfr-ü mutlak hücum ediyor."

    Emirdağ Lahikas?, s. 179
    Konu MuhammedSaid tarafından (03.06.07 Saat 02:20 ) değiştirilmiştir.

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


  7. #7
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    "Bir sineğe mağlup olan ve bir sineğin kanad?n? bile icad edemeyen aciz bir insan?n uluhiyet dava etmesi; ne derece ahmakças?na maskaral?k olduğu malumdur. ?şte böyle bir s?rada, o cereyan pek kuvvetli goründüğü bir zamanda, Hz. ?sa (a.s.) şahsiyet-i manevisinden ibaret olan hakiki ?sevîlik dini zuhur edecek, yani rahmet-i ?lahiye'nin semas?ndan nüzul edecek, hal-? haz?r H?ristiyanl?k dini o hakikate karş? saflaşacak, hurafelerden ve tahrifattan s?yr?lacak, ?slam hakikatiyle birleşecek, manen bir nevi, ?slamiyet'e ink?lap edecektir. Ve Kur'an'a iktida ederek, o ?sevîlik şans-? manevisine tabi ve ?slamiyet tabi olunan makamda kalacak. Hak dini bu iltihak neticesinde azim bir kuvvet bulacakt?r. Dinsizlik cereyan?na karş?, ayr? ayr? iken mağlup olan ?sevilik ve ?slamiyet ittihad neticesinde dinsizlik cereyan?na galebe edip dağ?tacak istidad?nda iken, âlem-i semavatta cism-i beşeriyesiyle bulunan şahs-? ?sa (a.s.) o din-i hak cereyan?n?n baş?na geçeceği bir muhbir-i sad?k, bir Kadir-i Külli Şey'in vadine istinad ederek haber vermiştir. Madem haber vermiş, hakt?r. Madem Kadir-i Külli Şey vaat etmiş, elbette yapacakt?r."

    Mektubat, s. 60
    Konu MuhammedSaid tarafından (03.06.07 Saat 02:20 ) değiştirilmiştir.

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


  8. #8
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    Yalnız ehemmiyetli bir endişe ve bir teselli kalbime geliyor ki:
    Bu geniş boğuşmaların neticesinde, eski Harb-i Umumiden çıkan zarardan daha büyük bir zarar, medeniyetin istinadı, menbaı olan Avrupa da, deccalane bir vahşet doğurmasıdır. Bu endişeyi teselliye medar, alem-i İslamın tam intibahiyle ve yeni dünyanın, Hıristiyanlığın hakiki dinini düstur-u hareket ittihaz etmesiyle ve alem-i İslamla ittifak etmesi ve İncil, Kur'ân a ittihad edip tabi olması, o dehşetli gelecek iki cereyana karşı semavi bir muavenetle dayanıp inşaallah galebe eder.
    Emirdağ Lahikası, s. 53

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


  9. #9
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    Risale-i Nur'un İhlas Lem'alarında denildiği gibi, şimdi ehl-i iman, değil Müslüman kardeşleriyle, belki Hıristiyanın dindar ruhanileriyle ittifak etmek ve medar-ı ihtilaf meseleleri nazara almamak, niza etmemek gerektir. Çünkü küfr-ü mutlak hücum ediyor. Senin, hamiyet-i diniye ve tecrübe-i ilmiye ve Nurlara karşı alakanızdan rica ediyorum ki, Sabri ile geçen macerayı unutmaya çalış ve onu da affet ve helal et. Çünkü o, kendi kafasıyla konuşmamış; eskiden beri hocalardan işittiği şeyleri, lüzumsuz münakaşa ile söylemiş. Bilirsin ki, büyük bir hasene ve iyilik, çok günahlara kefaret olur.
    Emirdağ Lahikası, s. 179

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


  10. #10
    Ehil Üye Meyvenin Zeyli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2006
    Bulunduğu yer
    Ankara
    Mesajlar
    3.341

    Standart

    De ki: "Ey Kitap Ehli, bizimle sizin aranızda müşterek bir kelimeye gelin. Allah'tan başkasına kulluk etmeyelim, O'na hiçbir şeyi ortak koşmayalım ve Allah'ı bırakıp bir kısmımız bir kısmımızı Rabb'ler edinmeyelim... (Al-i İmran Suresi, 64)

    Ve sen yine denendiğinde.. Ve yine kalbin daraldığında.. Ve yine bütün kapılar kapandığında.. Ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde.. Uzun uzun düşün.. Ve hatırla yaratanını!.. "ALLAH kuluna kafi değil mi?" [Zümer Suresi - 36]


Konu Kapatılmıştır

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

     

Benzer Konular

  1. Dinler Arası Diyalog
    By bizdostuz in forum İslami Konular ve İman Hakikatleri
    Cevaplar: 10
    Son Mesaj: 24.07.08, 21:50
  2. Dinler Arası Diyalog...
    By su*fi in forum İslami Konular ve İman Hakikatleri
    Cevaplar: 21
    Son Mesaj: 20.06.08, 01:38
  3. Dinler Arası Diyalog
    By Hatice_ in forum İslami Konular ve İman Hakikatleri
    Cevaplar: 6
    Son Mesaj: 10.01.08, 20:58
  4. Dinler Arası Diyalog
    By aşur in forum İslami Konular ve İman Hakikatleri
    Cevaplar: 9
    Son Mesaj: 03.09.07, 20:38

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Var
Google Grupları
RisaleForum grubuna abone ol
E-posta:
Bu grubu ziyaret et

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0