Konu: Uhrevi İnkilabat, Berzahi Etvar, Dunyevi İnkilabat?

Eger aklın varsa, uhrevi inkilabatında, berzahi etvarında ve dunyevi inkilabatının musademetı altında ezilen, bozulan ve ebedi seferde sana arkadaslıga muktedir olmayan isleri bırak, ehemmiyet verme onların zevalinden kederlenme...

kardesler renkli olan kısımları ozellikle acıklayabilirmisiniz?

zisangul Nickli Üyeden Alıntı

Eger aklın varsa, uhrevi inkilabatında, berzahi etvarında ve dunyevi inkilabatının musademetı altında ezilen, bozulan ve ebedi seferde sana arkadaslıga muktedir olmayan isleri bırak, ehemmiyet verme onların zevalinden kederlenme...

kardesler renkli olan kısımları ozellikle acıklayabilirmisiniz?

Sanki bu kısmın üstündeki paragrafta burayı açıklamış gibi..

BİRİNCİ NOTA

Kendi nefsime hitaben demiştim: Ey gafil Said! Bil ki, şu âlemin fenâsından sonra sana refakat etmeyen ve dünyanın harabıyla senden mufarakat edenbirşeye kalbini bağlamak sana lâyık değildir. Hususan senin asrının inkırazıyla seni terk edip arka çeviren ve bahusus berzah seferinde arkadaşlık etmeyen ve hususan seni kabir kapısına kadar teşyî etmeyen, 1 hususan bir iki sene zarfında ebedî bir firak ile senden ayrılıp günahını senin boynuna takan, hususan senin rağmına olarak husulü ânında seni terk eden fâni şeyler ile kalbini bağlamak kâr-ı akıl değildir.

daha acık bi ifade olabilirmi acaba???


uhrevi inkilabatında, berzahi etvarında ve dunyevi inkilabatının

inkilabat ve etvar kelimelerinde daha derin anlamlar var sanki

Senin sorularına yazmaya korkuyorum.Derin soruyorsun derin...Derin manalar içeren sözleri cımbızla bulup cevap istiyorsunTebrik ediyorum efendim gerçekten tebrik bana tek satır yazdıramadığınız içinde tebrik

Eger aklın varsa, uhrevi inkilabatında, berzahi etvarında ve dunyevi inkilabatının musademetı altında ezilen, bozulan ve ebedi seferde sana arkadaslıga muktedir olmayan isleri bırak, ehemmiyet verme onların zevalinden kederlenme...


malumunuz insan bir yolcudur...

yolculuğuda ruhlar aleminden başlar dünyadan geçerek kabrden geçerek ebedül abad tarafına giden bir yolcu... bu yolculuk esnasında bulunduğu yerin şartlarına göre tavırdan tavıra girer..

yani kışın kalın elbise yazın daha ince va açık elbise giymek gibi...

dünya ve dünyanın karmakarışık işleri ise bize bu yolculuğumuzda faide vermez...
malum dünya kabir kapısına kadar gelir orda bizi yalnız bırakarak mirasçılara geçer...
bize bu uzun seferi imtihan yolunda baki olan amali salihadan başka bişey faide vermez...

bide insanın en büyük pişmanlığı olarak ruzi mahşerde kendine verlen kabiliyetlere bakar manen çıkabileceği mertebeyi görüpte. dünyadaki sui istimalinden kaybettiklerini görünce çok üzülüyormuş.. hadiste geçiyo..

biz eğer dünya ve dünyadaki işlere hep burda kalacak gibi çalışırsak. malesef dünyevi inkılabımızda bu evre eksik kalır kabirde azap belki allah muhafaza ebedi saadetimize mani bile olabilir.

NurTalebesi Nickli Üyeden Alıntı

Senin sorularına yazmaya korkuyorum.Derin soruyorsun derin...Derin manalar içeren sözleri cımbızla bulup cevap istiyorsunTebrik ediyorum efendim gerçekten tebrik bana tek satır yazdıramadığınız içinde tebrik

Hele o acemi nefer sorusu çok güzel hakikaten...

Geçenlerde okumuştuk lemalarda acemi nefer biz demiştik geçmiştik...

Halbuki bir ders saati onu düşünmekle geçmeliymiş...