+ Konu Cevaplama Paneli
1. Sayfa - Toplam 2 Sayfa var 1 2 SonuncuSonuncu
Gösterilen sonuçlar: 1 ile 10 ve 14

Konu: Kabukta miyiz Hala

  1. #1
    Pürheves *reşha* - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2008
    Bulunduğu yer
    izmir
    Mesajlar
    200

    Standart Kabukta miyiz Hala

    Lübbü bulmayan, kışır ile meşgul olur. Hakikati tanımayan, hayalâta sapar. Sırat-ı müstakîmi göremeyen, ifrat ve tefrite düşer. Muvazenesiz ve mizansız olan çok aldanır, aldatır.
    hüdabin isen o kafidir

  2. #2
    Pürheves *reşha* - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2008
    Bulunduğu yer
    izmir
    Mesajlar
    200

    Standart

    Hala gündelik konusmalar hala hakikatlardan habersiz
    hala biz gözrdüğümüz ve duydugumuz kadar............................................. .............
    Olaylar
    sebebler
    şahislar
    gözrdüğümüz ve duydugumuz
    biz işte bu kadar !
    hüdabin isen o kafidir

  3. #3
    Ehil Üye aşk-ı ilahi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yaş
    37
    Mesajlar
    2.407

    Standart

    Evet halen kabuktayız ve o lübbü bulamamışız yada bulmak istememişiz..
    Üstad harbi umumiyi bile bir defacık olsun sormazken biz nelerle uğraşıyoruz..


    Ben artık Rabbime döndüm sakın bana gülme Leyla.

    Gerçek aşkı Onda buldum, sakın bana kızma Leyla.


  4. #4
    Pürheves rosesuqar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Bulunduğu yer
    evi
    Yaş
    31
    Mesajlar
    222

    Standart

    ben anlamadım biri acarmı
    kendimi ve insanları tanıdıkça hayvanları sevmeye başladım
    ene ene ente ente işte bütün insanların için de bunu diyen bir pislik var :S:S:S

  5. #5
    Ehil Üye Abdulbaki - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Aug 2006
    Yaş
    60
    Mesajlar
    3.610

    Standart

    Kışır:Kabuk, dış taraf,zahir,dıştan görünüş,belki de eşyanın mülk boyutu olarak da kabul edebiliriz.

    Lüb:İç, öz,batın yada eşyanın melekut boyutunu hatırlatan öz olarak da anlayabiliriz.


    Konuya daha güzel açılımlar sağlamak için öncelikle Risale-i Nurlardan "kışır ve lüb" ile ilgili yerleri alalım ve sonra bu bölümlerden çıkaracağımız tefekkürlerimizi paylaşalım inşallah.
    • İman, kabuğunun içerisindeki lübbü gösterir.
    • Küfür ise, lüble kabuğu tefrik etmez.
    • Kabuğu aynen lüb bilir ve insanı cevherlik derecesinden kömür derecesine indirir. ( Mesnevî-i Nuriye)
    • Lüb, kışrın zararına kuvvetleşir.
    • İşte, şu kanun, kanun-u tekâmüle dahil olan bütün eşyaya şamildir.
    • Kâinat hakikat-i uzmâsının kışır ve sureti olan âlem-i şehadet, Fâtır-ı Zülcelâlin izniyle parçalanacak, sonra daha güzel bir surette tazelenecektir.( Yirmi Dokuzuncu Söz)
    • Lübbü bulmayan, kışır ile meşgul olur.
    • Hakikati tanımayan, hayalâta sapar.
    • Sırat-ı müstakîmi göremeyen, ifrat ve tefrite düşer.
    • Muvazenesiz ve mizansız olan çok aldanır, aldatır.
    • Şu çirkin, ölü, câmid ve çoğu kışır olan dünyada hüsün ve cemal, yalnız göze güzel görünüp ülfete mâni olmazsa, yeter.( Yirmi Sekizinci Söz)

    Biz ise hem insancasına, hem Müslümancasına yaşamak istiyoruz. (Bediüzzaman)


  6. #6
    Ehil Üye Abdulbaki - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Aug 2006
    Yaş
    60
    Mesajlar
    3.610

    Standart

    • Lâfızların tebeddülüyle mânâ tebeddül etmez, bâki kalır.
    • Kabuk parçalanır, lüb bâki ve sağlam kalır.
    • Libası yırtılır, cesedi sağlam, bâki kalır.
    • Ceset ölüp dağılırsa da ruh bâki kalır.
    • Cisim ihtiyarlanırsa, enâniyet genç kalır.
    • Çokluk, cemaat dağılır, ama vahid-i fert bâki kalır.
    • Kesret bozulur, vahdet bâkidir.
    • Madde kırılır, nur bâkidir.( Mesnevî-i Nuriye)
    • Tavus kuşu gibi pek güzel bir kuş, yumurtadan çıkar, tekâmül eder, semâlarda tayarana başlar.
    • Âfak-ı âlemde şöhret kazandıktan sonra, yerde kalan yumurtasının kabuğu içerisinde o kuşun güzelliğini, kemâlâtını, terakkiyatını arayıp bulmak isteyen adamın ahmak olduğunda şüphe yoktur.
    • Binaenaleyh, tarihlerin naklettikleri Peygamberimiz (a.s.m.) bidâyet-i hayatına maddî, sathî, surî bir nazarla bakan bir adam, şahsiyet-i mâneviyesini idrak edemez. Ve derece-i kıymetine vasıl olamaz.
    • Ancak bidâyet-i hayatına ve levâzım-ı beşeriyetine ve ahvâl-i zahiriyesine ince bir kışır, nazik bir kabuk nazarıyla bakılmalıdır ki, o kışır içerisinden, iki âlemin güneşi ve tûbâ gibi şecere-i Muhammediye (a.s.m.) çıkmıştır. (Mesnevî-i Nuriye)

    Biz ise hem insancasına, hem Müslümancasına yaşamak istiyoruz. (Bediüzzaman)


  7. #7
    Ehil Üye Abdulbaki - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Aug 2006
    Yaş
    60
    Mesajlar
    3.610

    Standart

    Kışır yani kabuk bütün kuvveti ile öze yani içe hizmet etmektedir.
    Kışır kuvveti ve keskin sertliği ile içindeki özü korumakta ve dışarıdan gelecek bütün tahriplere rağmen bütün hücumlara,salabet ve hararetlere maruz kalmaktadır öz için.Bütün bunları hakiki güzellik ve mükemmellik olan lüb için ve onun muhafazası için yapmakta ve dayanmakatadır.

    Bazen olur ki öz için kabuk çok sert olmalıdır.Kışır ne kadar sert ise lüb o kadar güvende olur.Kabuğun sertliği özün muhafazasına bir güvencedir.

    Hatta kabukları sert olan yemişleri düşünün.Lübbü o sertliğe göre daha gelişmiş ve korunmuş durumdadır.

    Bir de kışırı zayıf olan yemiş ve meyveleri düşünelim.Daha çabuk bozulmaya ve çürümeye maruzdurlar her zaman.

    O zaman şöyle de düşünebiliriz.Kur'an hakikatlerini ve sünnet-i peygamberi(asm) korumak için ve yaşamak için sert kışır gerekiyor.Çünkü o sertlik ile öz olan Kur'anın ve sünnetin lübbü gelişecek ve korunacaktır.Bu sertlik elbetteki istikamette olunan ve şeriatın hayata yansıyan boyutlarında olmalı.Sanırım önce kendi hayatımıza islamı yaşamak için sert olmalıyız.Kışırı ne kadar kuvvetli tutarsak lübü o kadar muhafaza ederiz.

    "İttifak hüdâdadır, hevâ ve heveste değil.
    İnsanlar hür oldular, ama yine abdullahtırlar. Herşey hür oldu; şeriat da hürdür, meşrutiyet de. Mesail-i şeriatı rüşvet vermeyeceğiz. Başkasının kusuru insanın kusuruna senet ve özür olamaz.(Sünuhat)"

    Biz ise hem insancasına, hem Müslümancasına yaşamak istiyoruz. (Bediüzzaman)


  8. #8
    Ehil Üye YıldızMisal - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Mar 2008
    Yaş
    42
    Mesajlar
    2.694

    Standart

    O zaman şöyle de düşünebiliriz.Kur'an hakikatlerini ve sünnet-i peygamberi(asm) korumak için ve yaşamak için sert kışır gerekiyor.Çünkü o sertlik ile öz olan Kur'anın ve sünnetin lübbü gelişecek ve korunacaktır.Bu sertlik elbetteki istikamette olunan ve şeriatın hayata yansıyan boyutlarında olmalı.Sanırım önce kendi hayatımıza islamı yaşamak için sert olmalıyız.Kışırı ne kadar kuvvetli tutarsak lübü o kadar muhafaza ederiz.
    Allah razı olsun

  9. #9
    Ehil Üye Müellif-e - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2007
    Bulunduğu yer
    Zindan-ı dünya'da bir garib yolcu
    Mesajlar
    4.073

    Standart

    Herşeyin ifrat ve tefriti iyi değildir.
    İstikamet ise, hadd-i vasattır ki,
    Ehl-i Sünnet ve Cemaat onu ihtiyar etmiş.

  10. #10
    Ehil Üye Müellif-e - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2007
    Bulunduğu yer
    Zindan-ı dünya'da bir garib yolcu
    Mesajlar
    4.073

    Standart

    Evet, dünyevî ve hazır lezzet ve menfaat etrafında aşağı, kalbsiz nefisperestler samimî ittifak ve ittihad ediyorlar.

    Ehl-i hidayet, âhirete ait ve ileriye müteallik semerât-ı uhreviyeye ve kemâlâta, kalb ve aklın yüksek düsturlarıyla müteveccih oldukları için, esaslı bir istikamet ve tam bir ihlâs ve gayet fedakârâne bir ittihad ve ittifak olabilirken,

    enâniyetten tecerrüd edemedikleri için,

    ifrat
    ve tefrit yüzünden,
    ulvî bir menba-ı kuvvet olan ittifakı kaybedip,
    ihlâs da kırılır.

    Ve vazife-i uhreviye de zedelenir.
    Kolayca rıza-yı İlâhî de elde edilmez.

+ Konu Cevaplama Paneli

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

     

Benzer Konular

  1. Eğer hala...
    By *SAHRA* in forum Serbest Kürsü
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 16.12.13, 19:38
  2. Yenilikçi miyiz Gelenekçi miyiz?
    By NurTalebesi in forum Risale-i Nur Talebeliği
    Cevaplar: 3
    Son Mesaj: 15.02.09, 20:21
  3. Hala Sizinleyse!!!
    By ZÜMRÜT in forum İslam'a Göre Kadın ve Aile
    Cevaplar: 3
    Son Mesaj: 28.09.08, 17:15
  4. Hala Ne Kadar Zengin OLduğumuzun Farkında Değil Miyiz???
    By EbEd-YoLcUsU in forum Kıssadan Hisseler, İbretli Öyküler
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 01.08.08, 23:09
  5. O Hala Bediüzzaman
    By herkul in forum Bediüzzaman ve Risale-i Nur Çalışmaları
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 07.01.07, 22:04

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Var
Google Grupları
RisaleForum grubuna abone ol
E-posta:
Bu grubu ziyaret et

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0