+ Konu Cevaplama Paneli
1. Sayfa - Toplam 2 Sayfa var 1 2 SonuncuSonuncu
Gösterilen sonuçlar: 1 ile 10 ve 12

Konu: Rikkat-i Cinsiyeyle Sarhoş Olmak Ne Demek?

  1. #1
    Dost zeynonaz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Nov 2008
    Mesajlar
    32

    Standart Rikkat-i Cinsiyeyle Sarhoş Olmak Ne Demek?

    Hülâsa: Ayık olan sana tâbi olmaz. Ancak siyaset şarabıyla veya şöhret hırsıyla veya rikkat-i cinsiyeyle veya felsefenin dalâletiyle veya medeniyetin sefahetiyle sarhoş olanlar senin meşrep ve mesleğine tâbi olurlar. Fakat insanın başına indirilen darbeler ve yüzüne vurulan tokatlar, onun sarhoşluğunu izâle ile ayıltacaktır.
    Rikkat-i cinsiyeyle sarhoş olmak tabirini açabilirmisiniz

  2. #2
    Ehil Üye seyyah_salih - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2007
    Bulunduğu yer
    Şan(S)lıUrfa'DaN
    Yaş
    55
    Mesajlar
    15.435

    Standart

    Alıntı zeynonaz Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Rikkat-i cinsiyeyle sarhoş olmak tabirini açabilirmisiniz
    Rikkat-i cinsiye terkip manası sizce malumdur...
    Burda kastedilen Allah-u alem kendi cinsinden olan bir millet olabilir...
    üstadımız başka yerlerde bu terkibi kullanır...
    Daha çok dar bir ufku ifade eden bu manayı üstadımız alakadarlığın rikkat-i cinsiye ile değil tüm kainatla olması gerektiğini ifade eder...
    yukarda geçen paragraftada rikkat-i cinsiye yani kendi milletinden olan insanların muhabbetinden siyasetle meşgul oluyor ve rikkat-i cinsiye ile sarhoş oluyor, o sarhoşluk ırk savaşları ve siyasetleri ortaya çıkıyor....
    Konu nurdan alıntılarla daha da zenginleştirlebilir.
    Marifet ufku....

    Muhabbet denizinde çalan bir melodi gibidir

  3. #3
    Dost zeynonaz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Nov 2008
    Mesajlar
    32

    Standart

    cevap güzel olmuş teşekkür ederim Rikkati cinsiyeyle sarhoş olmak şöylede anlaşılabilirmi mesela insanların başına görünüşte sıkıntılar zulumler geliyor kişide kendi cinsinden olan başka insanlara şefkatini Allahın şefkatinden ileri sürdüğü ve rahmetin iç yüzünü göremediği için bir nevi sarhoş oluyor kendini sarhoşluğa veriyor bilmem isabet edebildimmi

  4. #4
    Vefakar Üye .zemzemi. - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Nov 2008
    Bulunduğu yer
    Berzahistan
    Mesajlar
    405

    Standart

    Eğer bu sarhoşuk da bahsedilene tabi yapıyorsa tam isabet..
    Allah (c.c) hep 12'den vurur.

  5. #5
    Ehil Üye seyyah_salih - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2007
    Bulunduğu yer
    Şan(S)lıUrfa'DaN
    Yaş
    55
    Mesajlar
    15.435

    Standart

    Alıntı zeynonaz Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    cevap güzel olmuş teşekkür ederim Rikkati cinsiyeyle sarhoş olmak şöylede anlaşılabilirmi mesela insanların başına görünüşte sıkıntılar zulumler geliyor kişide kendi cinsinden olan başka insanlara şefkatini Allahın şefkatinden ileri sürdüğü ve rahmetin iç yüzünü göremediği için bir nevi sarhoş oluyor kendini sarhoşluğa veriyor bilmem isabet edebildimmi
    Maşallah hemde 12 den vurmuşsunuz abicim..
    Tefekküre yön vermişsiniz..
    inşallah bunu nurlardan alıntılarla , nurlarla tefekkürümüze yön versiniz..
    ve nurun bize hakimiyeti ile marifetimize , marifet katsanız inşallahh..
    Marifet ufku....

    Muhabbet denizinde çalan bir melodi gibidir

  6. #6
    Vefakar Üye .zemzemi. - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Nov 2008
    Bulunduğu yer
    Berzahistan
    Mesajlar
    405

    Standart

    "Evet, şeytan-ı ins ve cinnî her cihette hücum ederler. Arkadaşlarımızdan metin kalbli, sadakati kuvvetli, niyeti ihlâslı, himmeti Âli gördükleri vakit başka noktalardan hücum ederler. Şöyle ki:
    İşimize sekte ve hizmetimize fütur vermek için, onların tembelliklerinden ve tenperverliklerinden ve vazifedarlıklarından istifade ederler. Onlar, öyle desiselerle, onları hizmet-i Kur'âniyeden alıkoyuyorlar ki, haberleri olmadan bir kısmına fazla iş buluyorlar, tâ ki hizmet-i Kur'âniyeye vakit bulmasın. Bir kısmına da dünyanın cazibedar şeylerini gösteriyorlar ki, hevesi uyanıp, hizmete karşı bir gaflet gelsin." Saidi Nursi.
    Allah (c.c) hep 12'den vurur.

  7. #7
    Ehil Üye tazarru - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2007
    Bulunduğu yer
    İstanbul
    Yaş
    36
    Mesajlar
    1.371

    Standart

    Alıntı zeynonaz Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    cevap güzel olmuş teşekkür ederim Rikkati cinsiyeyle sarhoş olmak şöylede anlaşılabilirmi mesela insanların başına görünüşte sıkıntılar zulumler geliyor kişide kendi cinsinden olan başka insanlara şefkatini Allahın şefkatinden ileri sürdüğü ve rahmetin iç yüzünü göremediği için bir nevi sarhoş oluyor kendini sarhoşluğa veriyor bilmem isabet edebildimmi
    Şefkat-i insaniye, merhamet-i Rabbaniyenin bir cilvesi olduğundan, elbette rahmetin derecesinden aşmamak ve Rahmetenli’l-Âlemîn zâtın (a.s.m.) mertebe-i şefkatinden taşmamak gerektir. Eğer aşsa ve taşsa, o şefkat, elbette merhamet ve şefkat değildir; belki dalâlete ve ilhada sirayet eden bir maraz-ı ruhî ve bir sakam-ı kalbîdir.
    " Ey Rabbim,
    Kuran'ı kalbimin baharı,sıkıntı ve gamlarımın atılma vesilesi kılmanı Senden niyaz ediyorum."




    O, “ben Senin Rabbin değil miyim?” dedi. Sen “Evet” dedin. “Evet” demenin şükrü nedir, bilir misin? Çok bela çekmektir. Bilir misin bela çekmenin sırrı nedir? Yani fakr u fena dergahındaki halkaya katılmaktır...

  8. #8
    Ehil Üye seyyah_salih - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2007
    Bulunduğu yer
    Şan(S)lıUrfa'DaN
    Yaş
    55
    Mesajlar
    15.435

    Standart

    Alıntı tazarru Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Şefkat-i insaniye, merhamet-i Rabbaniyenin bir cilvesi olduğundan, elbette rahmetin derecesinden aşmamak ve Rahmetenli’l-Âlemîn zâtın (a.s.m.) mertebe-i şefkatinden taşmamak gerektir. Eğer aşsa ve taşsa, o şefkat, elbette merhamet ve şefkat değildir; belki dalâlete ve ilhada sirayet eden bir maraz-ı ruhî ve bir sakam-ı kalbîdir.
    Tazarru abim yine tefekkürümüzün imdadına yetiştin..

    Bir zaman yüksek bir dağ başındaydım. Gafleti dağıtacak bir intibah-ı ruhî vasıtasıyla, kabir tam mânâsıyla, ölüm bütün çıplaklığıyla ve zeval ve fenâ ağlattırıcı levhalarıyla bana göründü. Herkes gibi fıtratımdaki fıtrî aşk-ı beka, birden zevâle karşı isyan edip galeyana geldi. Ve muhabbet ve takdirle pek çok alâkadar olduğum ehl-i kemâlât ve meşahir-i enbiya ve evliya ve asfiyanın sönmelerine ve mahvolmalarına karşı mahiyetimdeki rikkat-i cinsiye ve şefkat-i nev'iye dahi kabre karşı tuğyan edip feveran etti. Ve altı cihetle istimdatkârâne baktım; hiç bir teselli, bir medet göremedim. Çünkü, zaman-ı mâzi tarafı, bir mezar-ı ekber; ve müstakbel bir karanlık; ve yukarı bir dehşet; ve aşağı ve sağ ve sol taraflarından elîm ve hazîn haller, hadsiz muzır şeylerin tehâcümâtını gördüm.
    Birden sırr-ı tevhid imdadıma yetişti, perdeyi açtı, hakikat-i halin yüzünü gösterdi. "Bak" dedi.
    En evvel, beni çok korkutan ölümün yüzüne baktım. Gördüm ki, ölüm, ehl-i İmân için bir terhistir. Ecel terhis tezkeresidir, bir tebdil-i mekândır, bir hayat-ı bâkiyenin mukaddimesi ve kapısıdır. Zindan-ı dünyadan çıkmak ve bağistan-ı cinâna bir uçmaktır. Hizmetinin ücretini almak için huzur-u Rahmân'a girmeye bir nöbettir ve dâr-ı saadete gitmeye bir davettir diye kat'î anladığımdan, ölümü ve mevti sevmeye başladım.
    Sonra zeval ve fenâya baktım. Gördüm ki, sinema perdeleri gibi ve güneşe mukabil akan kabarcıklar misilli, lezzet verici bir teceddüd-ü emsaldir, bir tazelenmektir. Ve Esmâ-i Hüsnânın çok hasnâ ve güzel cilvelerini tazelendirmek için âlem-i gaybdan gelip âlem-i şehadete vazifedârâne bir seyerandır, bir cevelândır. Ve cemâl-i rububiyetin hikmettârâne bir tezahüratıdır. Ve mevcudatın hüsn-ü sermedîye karşı bir aynadarlığıdır, yakînen bildim.
    Sonra altı cihete baktım. Gördüm ki, sırr-ı tevhidle o kadar nuranîdir ki, göz kamaştırıyor. Geçmiş zaman bir mezar-ı ekber olmadığını, belki, zaman-ı istikbale inkılâp edip binler mecâlis-i münevvere ve mecma-i ahbap, binler menazır-ı nuraniye gördüm.
    Ve hakeza, bu iki madde gibi binler maddelerin hakikî yüzlerine baktım; sürur ve şükürden başka bir tesir, bir keyfiyet vermediklerini gördüm-şualar
    Marifet ufku....

    Muhabbet denizinde çalan bir melodi gibidir

  9. #9
    Müdakkik Üye ayine-i samed - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jun 2007
    Bulunduğu yer
    ankara
    Yaş
    38
    Mesajlar
    881

    Standart

    Hülâsa: Ayık olan sana tâbi olmaz. Ancak siyaset şarabıyla veya şöhret hırsıyla veya rikkat-i cinsiyeyle veya felsefenin dalâletiyle veya medeniyetin sefahetiyle sarhoş olanlar senin meşrep ve mesleğine tâbi olurlar. Fakat insanın başına indirilen darbeler ve yüzüne vurulan tokatlar, onun sarhoşluğunu izâle ile ayıltacaktır.

    ayık insan bazı komitelerin oyununa gelmez.ama o komitler maalese bazı dindar kardeşlerimizi rikkati cinsiye ile sarhoş ediyorlar.sarhoş insanı da musibetler uyandırıyor diye düşünüyorum.

  10. #10
    Ehil Üye seyyah_salih - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2007
    Bulunduğu yer
    Şan(S)lıUrfa'DaN
    Yaş
    55
    Mesajlar
    15.435

    Standart

    Rikkat-i cinsiyye bir fıtrattır...İnsanlar kendi gibi olanlarla daha çok munasebet kurar..ve onlarla ilgilidir..fakat bu ilgi ifrata kaçmasın diye üstadımız bize metod öğretir..şöyleki..

    İşte, ey benim gibi ihtiyarlık münasebetiyle pek çok dostların firak acılarını çeken ihtiyar ve ihtiyareler! Sizin en ihtiyarınız her ne kadar zâhiren benden yaşlı ise de, mânen ben onlardan daha ziyade ihtiyarlığımı tahmin ediyorum. Çünkü fıtratımda rikkat-i cinsiye ile acımak hissi ziyade bulunduğundan, kendi elemimden başka, binler kardeşlerimin elemlerini de o şefkat sırrıyla çektiğimden, yüzler sene yaşamış gibi (bu tabir çok ilginç...)ihtiyarım. Ve siz ne kadar firak belâsını çekmişseniz, benim kadar o belâya mâruz kalmamışsınız. Çünkü oğlum yoktur ki yalnız oğlumu düşüneyim. Bendeki fıtrî olan bu ziyade acımaklık ve şefkat, binler Müslüman evlâtlarının, hattâ mâsum hayvanların teellümlerine karşı dahi bir rikkat, bir elem, o sırr-ı şefkatle hissediyordum. Hususî bir hanem yoktur ki fikrimi yalnız ona hasredeyim. Belki bu memleketle ve belki âlem-i İslâmın kıtas¨yla, hanem gibi, hamiyet-i İslâmiye noktasında alâkadarım. Ve o iki büyük hanedeki dindaşlarımın elemleriyle müteellim ve firaklarıyla mahzun oluyorum.
    İşte bütün ihtiyarlığımdan ve firak belâlarından gelen teessürâtıma, bana nur-u İmân tam kâfi geldi; kırılmaz bir rica, kopmaz bir ümit, sönmez bir ziya, bitmez bir teselli verdi. Elbette sizlere ihtiyarlıktan gelen karanlık ve gaflet ve teessürat ve teellümâta, İmân kâfi ve vâfidir. Asıl en karanlıklı ve en nursuz ve tesellisiz ihtiyarlık ve en elîm ve müthiş firak, ehl-i dalâletin ve ehl-i sefahetin ihtiyarlıklarıdır ve firaklarıdır..lemalar
    Marifet ufku....

    Muhabbet denizinde çalan bir melodi gibidir

+ Konu Cevaplama Paneli

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

     

Benzer Konular

  1. Aşık olmak demek...
    By *SAHRA* in forum Edebiyat
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 07.05.14, 19:36
  2. Ölmek, Yok Olmak Demek Değildir..
    By ıslak seccadem in forum Edebiyat
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 30.10.11, 19:46
  3. Sarhoş Kalaycı İle Aynı Evde
    By Şahide in forum Bediüzzaman'ın Hayatı (Eski, Yeni ve Üçüncü Said Dönemleri)
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 22.09.08, 09:28
  4. Muttakilere İmam Olmak Ne Demek?
    By fütüvvet in forum İslami Konular ve İman Hakikatleri
    Cevaplar: 14
    Son Mesaj: 02.09.08, 21:16
  5. Resul Ne Demek?Nebi Ne Demek?
    By mihrali in forum İslami Konular ve İman Hakikatleri
    Cevaplar: 143
    Son Mesaj: 09.12.07, 09:58

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Var
Google Grupları
RisaleForum grubuna abone ol
E-posta:
Bu grubu ziyaret et

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0