+ Konu Cevaplama Paneli
1. Sayfa - Toplam 3 Sayfa var 1 2 3 SonuncuSonuncu
Gösterilen sonuçlar: 1 ile 10 ve 27

Konu: Şeriat-Tarikat-Hakikat

  1. #1
    Ehil Üye gulsah - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2006
    Bulunduğu yer
    İstanbul
    Mesajlar
    2.641

    Standart Şeriat - Hakikat - Tarikat

    Şeriat - Hakikat - Tarikat




    yazılan Sözler tasavvur değil, tasdiktir. Teslim değil, imandır. Marifet değil, şehadettir, şuhuddur. Taklit değil, tahkiktir. İltizam değil, iz'andır. Tasavvuf değil, hakikattir. Dâvâ değil, dâvâ içinde bürhandır.


    Barla Lâhikası



    -------------------------------------------


    Üçüncü Lem'a: İlmindeki câmiiyet-i hârikadır.

    Evet, Kur'ân,
    • şeriatın müteaddit ve çok ilimlerini,
    • hakikatin mütenevvi' ve kesretli ilimlerini,
    • tarîkatin muhtelif ve hadsiz ilimlerini kendi ilminin denizinden akıttığı gibi; ...

    Sözler | Yirmi Beşinci Söz


    ---------------------------------------------------



    kâsır fehmimle Kur'ân'dan istifade ettiğim acz ve fakr ve şefkat ve tefekkür tarîkıdır. ...


    Tarîkatten ziyâde hakikattir, şeriattır


    Sözler | Yirmi Altıncı Söz


    -----------------------------------------------------------------


    Şeriat - Hakikat - Tarikat
    • Ağız ile yalan söylememek : islamiyyettir ( şeriattir )
    • Yalan söylemek arzusunu zahmet çekerek , uğraşarak yani riyazet ve mücahede ile kalpten çıkarmak : tarikattir.
    • Yalan söylemenin kalbe gelmemesi ise : hakikattir.
    Elhasıl : Çile çekmek, uğraşmak : tarikat mesleği .

    uğraşmadan ulaşmak : hakikat mesleği

    hakikat ve tarikat bahsine Risale-i Nur ' dan devam edelim inş.

    ''Şahsın üslub-u beyanı , şahsın timsal-i şahsiyetidir.

    Ben ise :

    gördüğünüz veya işittiğiniz gibi , halli müşkil bir muammayım ''

    Said Nursi


  2. #2
    Ehil Üye ademyakup - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Nov 2006
    Mesajlar
    8.211

    Standart

    Birinci Nükte:Şeriat, doğrudan doğruya, gölgesiz, perdesiz, s?rr-? ehadiyet ile rububiyet-i mutlaka noktas?nda, hitab-? ?lâhînin neticesidir.

    Tarikatin ve hakikatin en yüksek mertebeleri, şeriat?n cüzleri hükmüne geçer; yoksa daima vesile ve mukaddime ve hâdim hükmündedirler.

    Neticeleri, şeriat?n muhkemât?d?r.

    Yani, hakaik-i şeriata yetişmek için, tarikat ve hakikat meslekleri, vesile ve hâdim ve basamaklar hükmündedir.

    Git gide, en yüksek mertebede, nefs-i şeriatta bulunan mânâ-y? hakikat ve s?rr-? tarikate ink?lâp ederler. O vakit şeriat-? kübrân?n cüzleri oluyorlar.
    iman insanı insan eder, belki sultan eder..

  3. #3
    Ehil Üye ademyakup - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Nov 2006
    Mesajlar
    8.211

    Standart

    Yoksa, baz? ehl-i tasavvufun zannettikleri gibi, şeriat? zâhirî bir k?ş?r, hakikati onun içi ve neticesi ve gayesi tasavvur etmek doğru değildir.
    Evet, şeriat?n, tabakat-? nâsa göre inkişâfât? ayr? ayr?d?r. Avâm-? nâsa göre zâhir-i şeriat? hakikat-i şeriat zannedip, havassa münkeşif olan şeriat?n mertebesine hakikat ve tarikat nam? vermek yanl?şt?r. Şeriatin, umum tabakata bakacak merâtibi var.
    iman insanı insan eder, belki sultan eder..

  4. #4
    Ehil Üye ademyakup - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Nov 2006
    Mesajlar
    8.211

    Standart

    ?şte bu s?rra binaendir ki, ehl-i tarikat ve ashab-? hakikat, ileri gittikçe hakaik-i şeriata karş? incizaplar?, iştiyaklar?, ittibÂlar? ziyadeleşiyor. En küçük bir Sünnet-i Seniyyeyi en büyük bir maksat gibi telâkki edip onun ittibâ?na çal?ş?yorlar, onu taklit ediyorlar. Çünkü, vahiy ne kadar ilhamdan yüksek ise, semere-i vahiy olan âdâb-? şer'iye, o derece, semere-i ilham olan âdâb-? tarikatten yüksek ve ehemmiyetlidir. Onun için, tarikatin en mühim esas?, Sünnet-i Seniyyeye ittibâ etmektir.
    iman insanı insan eder, belki sultan eder..

  5. #5
    Ehil Üye ademyakup - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Nov 2006
    Mesajlar
    8.211

    Standart

    Tarikat ve hakikat, vesilelikten ç?kmamak gerektir. Eğer maksud-u bizzat hükmüne geçseler, o vakit şeriat?n muhkemât? ve ameliyât? ve Sünnet-i Seniyyeye ittibâ, resmî hükmünde kal?r, kalp öteki tarafa müteveccih olur.

    Yani, namazdan ziyade hÂlka-i zikri düşünür; ferâizden ziyade evrâd?na müncezip olur; kebâirden kaçmaktan ziyade, âdâb-? tarikatin muhâlefetinden kaçar.

    Halbuki, muhkemât-? şeriat olan farzlar?n bir tanesine, evrâd-? tarikat mukabil gelemez, yerini dolduramaz.

    Âdâb-? tarikat ve evrâd-? tasavvuf, o ferâizin içindeki hakikî zevke medar-? teselli olmal?, menşe olmamal?.

    Yani, tekkesi,(R?SALE? NUR OKUMASI VE H?ZMET?) camideki namaz?n zevkine ve tâdil-i erkân?na vesile olmal?;

    yoksa, camideki namaz? çabuk, resmî k?l?p, hakikî zevkini ve kemâlini tekkede (R?SALE? NUR DERSLER?N? D?NL?YEREK)bulmay? düşünen, hakikatten uzaklaş?yor.
    iman insanı insan eder, belki sultan eder..

  6. #6
    Ehil Üye ademyakup - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Nov 2006
    Mesajlar
    8.211

    Standart

    bU NOKTADAN BAKINCA GÜLŞAH;

    bu verdiğin örnek yanl?ş oluyor değilmi?
    • Ağ?z ile yalan söylememek : islamiyyettir ( şeriattir )
    • Yalan söylemek arzusunu zahmet çekerek , uğraşarak yani riyazet ve mücahede ile kalpten ç?karmak : tarikattir.
    • Yalan söylemenin kalbe gelmemesi ise : hakikattir
    iman insanı insan eder, belki sultan eder..

  7. #7
    Ehil Üye gulsah - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2006
    Bulunduğu yer
    İstanbul
    Mesajlar
    2.641

    Standart

    Abi şuan ç?kmam laz?m , yaz?lanlar? inceleyemedim
    ?nş. gelince devam edelim.

    ''Şahsın üslub-u beyanı , şahsın timsal-i şahsiyetidir.

    Ben ise :

    gördüğünüz veya işittiğiniz gibi , halli müşkil bir muammayım ''

    Said Nursi


  8. #8
    Ehil Üye gulsah - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Dec 2006
    Bulunduğu yer
    İstanbul
    Mesajlar
    2.641

    Standart

    Ayr?ca bismillah daha ekleyeceğmiz aç?l?mlar var ondan sonra inş. doğrumu yanl?şm? şeklinde terazide tartar?z az sab?r

    ''Şahsın üslub-u beyanı , şahsın timsal-i şahsiyetidir.

    Ben ise :

    gördüğünüz veya işittiğiniz gibi , halli müşkil bir muammayım ''

    Said Nursi


  9. #9
    Ehil Üye Abdulbaki - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Aug 2006
    Yaş
    60
    Mesajlar
    3.610

    Standart

    Nakşibendî meşâyihinden, her harekât?n? Peygamber-i Zîşan Efendimiz Hazretlerinin harekât?na tatbik etmeye çal?şan ve büyük bir âlim olan bir zâta sordum:

    "Efendi Hazretleri, ulema ile mutasavvife aras?ndaki gerginliğin sebebi nedir?"

    "Ulema, Resul-i Ekrem Efendimizin ilmine, mutasavv?flar da ameline vâris olmuşlar.

    ?şte bu sebepten dolay?d?r ki, Fahr-i Cihan Efendimizin hem ilmine ve hem ameline vâris olan bir zâta 'zülcenaheyn,' yani 'iki kanatl?' deniliyor.

    Binaenaleyh, tarikattan maksat, ruhsatlarla değil, azîmetlerle amel edip ahlâk-? Peygamberî ile ahlâklanarak bütün mânevî hastal?klardan temizlenip Cenab-? Hakk?n r?zas?nda fani olmakt?r.

    ?şte bu ulvî dereceyi kazanan kimseler, şüphesiz ki ehl-i hakikattirler.

    Yani, tarikattan maksud ve matlub olan gayeye ermişler demektir.

    Fakat bu yüksek mertebeyi kazanmak, her adama müyesser olamayacağ? için, büyüklerimiz matlub olan hedefe kolayl?kla erebilmek için muayyen kaideler vaz eylemişlerdir.

    Hülâsa, tarikat, şeriat dairesinin içinde bir dairedir.

    Tarikattan düşen şeriata düşer, fakat-maazallah-şeriattan düşen ebedî hüsranda kal?r."(Tarihçe-i Hayat - Önsöz)

    Biz ise hem insancasına, hem Müslümancasına yaşamak istiyoruz. (Bediüzzaman)


  10. #10
    Ehil Üye Abdulbaki - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Aug 2006
    Yaş
    60
    Mesajlar
    3.610

    Standart

    Belki de şeriat tüm şümulü ile aşağ?daki vazifeleri vazeder ve insan?n sorumluluk s?n?rlar?n? çerçevelendirir.Yani tehzip eder ve geliştiririr ve insan?n vazifelerini marziyat-? ilahiyeye ç?kar?r.

    Vicdan?n anâs?r-? erbaas? ve ruhun dört havass? olan "irade, zihin, his, lâtife-i Rabbaniye" herbirinin bir gayetü'l-gàyât? var:

    ?radenin ibadetullaht?r.
    Zihnin, mârifetullaht?r.
    Hissin, muhabbetullaht?r.
    Lâtifenin, müşahedetullaht?r.

    Takvâ denilen ibadet-i kâmile, dördünü tazammun eder.

    Şeriat, şunlar? hem tenmiye, hem tehzip, hem bu gayetü'l-gàyâta sevk eder.(Hutbe-i Şâmiye)

    Biz ise hem insancasına, hem Müslümancasına yaşamak istiyoruz. (Bediüzzaman)


+ Konu Cevaplama Paneli

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

     

Benzer Konular

  1. Risale-i Nur Mesleği Tarikat mi,Hakikat mi?
    By Abdulbaki in forum Açıklamalı Risale-i Nur Dersleri
    Cevaplar: 42
    Son Mesaj: 12.10.09, 16:47
  2. Zaman Tarikat Zamanı Değil Hakikat Zamani
    By TURKUAZ in forum Bediüzzaman ve Risale-i Nur Çalışmaları
    Cevaplar: 46
    Son Mesaj: 06.09.09, 13:46
  3. Şeriat - Hakikat - Tarikat
    By karuban in forum İslami Konular ve İman Hakikatleri
    Cevaplar: 80
    Son Mesaj: 07.01.08, 20:46
  4. Tarikat ve Hakikat, Vesilelikten Çıkmamak Gerektir
    By ademyakup in forum Açıklamalı Risale-i Nur Dersleri
    Cevaplar: 3
    Son Mesaj: 15.11.06, 09:49
  5. Şeriat-Tarikat-Hakikat
    By in forum Açıklamalı Risale-i Nur Dersleri
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 01.01.70, 02:00

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Var
Google Grupları
RisaleForum grubuna abone ol
E-posta:
Bu grubu ziyaret et

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0