Y?RM? ?K?NC? SÖZÜN
?K?NC? MAKAMI
Mukaddime
1 “Allah herşeyin yarat?c?s?d?r. Ve O herşeyin üzerinde görüp gözetici olan Vekildir.” Zümer Sûresi, 39:62.
2 “Her türlü kusurdan ve ortaktan uzakt?r o Allah ki, herşeyin egemenliği elindedir; siz de Ona döneceksiniz.” Yâsin Sûresi, 36:84.
3 “Hiçbir şey yoktur ki, hazineleri Bizim kat?m?zda olmas?n. Biz onu ancak belirli bir miktar ile indiririz.” Hicr Sûresi, 15:21.
4 “Hiçbir canl? yoktur ki, Allah onu aln?ndan yakalam?ş olmas?n. Benim Rabbimin her işi hikmet ve adalet iledir.” Hûd Sûresi, 11:56.
ERKÂN-I ?MAN?YEN?N kutb-u âzam? olan iman-? billâha dair Katre Risalesinde, şu mevcudat?n herbirisi, elli beş lisanla Cenâb-? Hakk?n vücub-u vücuduna ve vahdâniyetine delâlet ve şehadetlerini icmâlen beyan etmişiz. Hem Nokta Risalesinde, Cenâb-? Hakk?n delâil-i vücub ve vahdâniyetinden, herbirisi bin burhan kuvvetinde dört burhan-? küllîyi zikretmişiz. Hem on iki kadar Arabî risalelerimde, Cenâb-? Hakk?n vücub-u vücudunu ve vahdâniyetini gösteren yüzler kat’î burhanlar? zikrettiğimizden, şimdi onlara iktifâen derin tetkikata girişmeyeceğiz. Yaln?z şu Yirmi ?kinci Sözde, Risaletü’n-Nur’da icmâlen yazd?ğ?m On ?ki Lem’ay?, iman-? billâh güneşinden göstermeye çal?şacağ?z.
erkân rükünler, temeller, direkler
erkân-? imaniye iman esaslar?
âzam en büyük
kutb-u âzam en büyük kutup
katre damla
mevcudat varl?klar
vücub gereklilik, zorunluluk
vücud varl?k
vücub-u vücud Allah’?n varl?ğ?n?n zorunlu olmas?
vahdâniyet Allah’?n birliği
delâlet delil teşkil etme, kan?tama
şehadet tan?kl?k
icmâlen k?saca, özetle
beyan etmek aç?klamak
delâil deliller, kan?tlar
delâil-i vücub ve vahdâniyet Allah’?n varl?k ve birliğinin delilleri
burhan kan?t
küllî kapsaml?
Arabî Arapça
kat’î kesin
zikretmek anmak, sözünü etmek
iktifâ etmek yetinmek
iktifâen yetinerek
tetkikat incelemeler, araşt?rmalar
lem’a par?lt?
iman-? billâh Allah’a iman
Risale-i Nur’un temel konusunu teşkil eden iman, Âmentü’de say?lan esaslar üzerine kurulmuştur ki, bunlar “erkân-? imaniye,” yani iman?n rükünleri, esaslar? olarak an?l?rlar. Allah’a, meleklere, kitaplara, peygamberlere, âhiret gününe ve kadere inanmay? öngören bu esaslar, ayr?lmaz bir bütün teşkil etmektedirler. Bediüzzaman, iman?, “bu alt? rükünden ç?kan bir vahdânî hakikat” olarak tan?mlar ve bu rükünlerin birbirini ispat ettiğini anlat?r.5 Bu rükünlerin de temeli ve en önemlisi, hiç şüphe yok ki, Allah’a imand?r. Zira diğer rükünlerin bilinmesi de, onlara inan?lmas? da, Allah’a iman?n doğru ve sağlam bir şekilde yerleşmesine bağl?d?r. Bu bak?mdan, Allah’a iman, erkân-? imaniyenin en büyük kutbu olarak nitelendirilmiştir ki, Bediüzzaman, Risale-i Nur’un çekirdekleri denebilecek ilk eserlerinden itibaren, kendi orijinal yaklaş?m?yla, ağ?rl?kl? olarak bu konu üzerinde durmaktad?r.
Burada kendilerine gönderme yap?lan eserlerden Nokta Risalesi6 1919’da, Katre7 ise 1922’de telif edilmiştir. Bunlardan Katre, metinde de belirtildiği gibi, Allah’?n varl?k ve birliğine dair kâinattaki varl?k ve olaylardan elli beş ayr? lisan?n tan?kl?ğ?n? içermekte ve elli beş ayr? tefekkür kap?s?n? okuyucunun önüne açmaktad?r. Nokta ise, daha geniş bir ölçekte konuya yaklaşarak dört kapsaml? delilin tan?kl?ğ?n? dile getirmektedir ki, bunlar (1) kâinat kitab?, (2) kâinat kitab?ndaki düzen ve âhenk, (3) Kur’ân, (4) vicdand?r. Tevhid ve tefekkür konular?, Bediüzzaman’?n bunlardan başka eserlerinde de ele al?nm?ş ve bu eserler, daha sonraki y?llarda telif edilecek Risale-i Nur Külliyat?n?n bir bak?ma temelini teşkil etmiştir. Bunlar aras?nda, Mesnevî-i Nuriye’nin “Lem’alar” başl?kl? k?sm?,8 Yirmi ?kinci Sözle ayn? tertip üzerine yaz?lm?şt?r. Ayn? ders, Risale-i Nur Külliyat?n?n ilk olarak telif edilen risalelerinden Nurun ?lk Kap?s?’nda, On Dördüncü Ders olarak yer alm?şt?r.9 Risale-i Nur’un doğumuyla sonuçlanan bir süreç içinde kaleme al?nan bu eserler aras?nda, Yirmi ?kinci Sözün gerek içerik, gerekse üslûp ve düzen aç?s?ndan önemli bir yere sahip olduğu anlaş?lmaktad?r.
Yirmi ?kinci Sözün Birinci Makam?nda, dünyam?za henüz ayak basm?ş bir konuk olarak herşeye yeni bir gözle bakmaya ve gördüğümüz hlerşeyi çeşitli ölçeklerde ve çeşitli aç?lardan inceleyerek bütün bu olup bitenlerin anlam?n? çözmeye çal?şm?şt?k. On ?ki Burhan halinde ele al?nan bu gözlemler, ?kinci Makamda ilkeler düzeyinde incelenecektir. On ?ki Lem’a, yani, iman güneşinden on iki par?lt? halinde gerçekleşecek olan bu incelemeler önemli bir akaid dersi teşkil etmekte, hiçbir sald?r?n?n zaafa uğratamayacağ? kadar güçlü bir iman? sağlam temeller üzerinde inşa etmekte, kâinat? bir kitap gibi okuyacak ve hayat?n her ân?n? bir tefekkür ziyafetine ve ibadete dönüştürecek yöntemler içermektedir.