+ Konu Cevaplama Paneli
1. Sayfa - Toplam 3 Sayfa var 1 2 3 SonuncuSonuncu
Gösterilen sonuçlar: 1 ile 10 ve 22

Konu: Mevlana Bu Zamanda Gelseydi

  1. #1
    Ehil Üye Selim Akif - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Bulunduğu yer
    istanbul
    Mesajlar
    2.965

    Standart Mevlana Bu Zamanda Gelseydi

    Mevlana bu zamanda gelseydi Risale-i Nur’u, Bediüzzaman onun zaman?nda gelseydi yine Risale-i Nur’u yazard? ?????


    Ezeli gerçek çağlar boyunca değişmedi ve de değişmeyecek. ?nsan?n bu temel aray?ş?n?n özü ayn?, ihtiyaçlar? ayn?.Nerede olduğunu ve niçin olduğunu anlama ihtiyac? hiç bitmedi insan?n.
    Münazaratta dinin Padişaha, memurlara ve askerlere b?rak?lamayacak kadar umumun mal? olduğunu anlat?r. Asr-? saadetten sonraki dini tekelleşme avam olan çoğunluğun cehlini netice vermiştir. Said Nursi Risaleleri ile bu bin y?ll?k tozlanman?n üstündeki kiri, pas? atmak, ?slam? özdeki ç?plakl?ğ? ile ortaya koymak istemiştir. Bunu da halk?n anlayabileceği, konuşulan dil ile yapmaya çal?şm?şt?r

    Risalelerin temel prensibi, insan?n gerçeğini inkar etmeden, varl?ğ?n? ve duruşunu sorgulamakt?r. Said Nursi bunun içindir ki kendi gelgitlerini, değişimlerini, insani zaaflar?n? çok aç?k yüreklilikle ortaya koymuştur. Kur’an’?n bu ihtiyaçlar?na nas?l cevap verdiğini irdelemiştir. Kopuşlar?m?z?, ç?kmazlar?m?z?, bilinmezlerimizi, gözyaşlar?m?z? sorgulam?şt?r. Bu, insan?n ezeli gerçekliğinin ifadesidir. Nerede, niçin, nas?l olduğunun beyin zonklamas?d?r. ?nsan?n ç?kmazlar? bin y?l önce de, beş yüz y?l önce de, geçen as?rda da hep ayn?d?r. Biraz şekil ve elbise değişikliği söz konusudur. Son söz: Bediüzzaman Mevlana zaman?nda, bin y?l önce de gelseydi Risale-i Nur yazard?. Çünkü iman zaaf? her dönemde vard?, insanlar?n imanlar?n? takviyeye her zaman ihtiyaç vard?. Risaleler esma talimi ve marifetullah nurlar? ile cihanşümul bir eserdir. Onu sadece yaşad?ğ?m?z as?rla s?n?rland?rmak ona haks?zl?k etmek demektir. Çünkü Risale-i Nur çok insan, hep insan, daima insan… Ne zaman insan f?trat? değişir, imana, Kur’an’a ihtiyaç kalmaz, o zaman Risale-i Nur’a da ihtiyaç kalmaz. Bediüzzaman bugün de gelse, bin y?l önce de gelse sadece Risale-i Nur’lar? yazard?.

    11-9-2006 karakalem
    Konu Selim Akif tarafından (26.10.07 Saat 21:38 ) değiştirilmiştir.

    Bismillahirrahmanirrahim


    Elif, Lâm, Mîm.
    İnsanlar, imtihandan geçirilmeden,
    sadece "İman ettik" demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar?


    Do men think that they will be left alone on saying,
    "We believe", and that they will not be tested?


  2. #2
    Ehil Üye BiKeS_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Mesajlar
    2.770

    Standart

    Alıntı Selim Akif Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Son söz: Bediüzzaman Mevlana zamanında, bin yıl önce de gelseydi Risale-i Nur yazardı. Bediüzzaman bugün de gelse, bin yıl önce de gelse sadece Risale-i Nur’ları yazardı.

    11-9-2006 karakalem
    işte kafamı karıştıran konu...Bu söz Mevlana bu zamanda gelseydi Risale-i Nur’u, Bediüzzaman onun zamanında gelseydi yine Risale-i Nur’u yazardı. Bununla ilgili çok yazı okudum kafam karıştı.

    Yâ Rab, garibem, bîkesem, zaîfem, nâtüvânem, alîlem, âcizem, ihtiyarem,


    Bî-ihtiyarem, el-aman-gûyem, afv-cûyem, meded-hâhem, zidergâhet İlâhî!




  3. #3
    Ehil Üye Selim Akif - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Bulunduğu yer
    istanbul
    Mesajlar
    2.965

    Standart

    olaya şu ac?dan bakt?m ben

    Asr?n ihtiyac? noktas?ndan ne elzem ise o gerekti..

    Bismillahirrahmanirrahim


    Elif, Lâm, Mîm.
    İnsanlar, imtihandan geçirilmeden,
    sadece "İman ettik" demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar?


    Do men think that they will be left alone on saying,
    "We believe", and that they will not be tested?


  4. #4
    Ehil Üye BiKeS_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Mesajlar
    2.770

    Standart

    Alıntı Selim Akif Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    olaya şu acıdan baktım ben

    Asrın ihtiyacı noktasından ne elzem ise o gerekti..
    ya tamam da orda bediüzzaman onun zamanında gelseydi yine risale-i nuru yazardı diyor.Mesnevi ne olacak...Ben yanlış mı anlıyorum.

    Yâ Rab, garibem, bîkesem, zaîfem, nâtüvânem, alîlem, âcizem, ihtiyarem,


    Bî-ihtiyarem, el-aman-gûyem, afv-cûyem, meded-hâhem, zidergâhet İlâhî!




  5. #5
    Ehil Üye Selim Akif - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Bulunduğu yer
    istanbul
    Mesajlar
    2.965

    Standart

    yaz?n? tamam?n? at?yorum o zaman Daha iyi değerlendiririz

    Bismillahirrahmanirrahim


    Elif, Lâm, Mîm.
    İnsanlar, imtihandan geçirilmeden,
    sadece "İman ettik" demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar?


    Do men think that they will be left alone on saying,
    "We believe", and that they will not be tested?


  6. #6
    Ehil Üye Selim Akif - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Bulunduğu yer
    istanbul
    Mesajlar
    2.965

    Standart

    ?NSANLIK VAR olduğu müddetçe onun ezeli gerçekleri bitmeyecek. Hayat?n ve kainat?n cilveleri de birbirini izleyecek varoluş devam ettikçe. Bambaşka şartlarda ve bambaşka amaçlarla yaz?lan nice eser bugün de insanlar? ayd?nlatmaya devam ediyor, yüzy?llar boyunca yapt?ğ? gibi. Biz Mesnevi’yi okurken de, Risale-i Nur ile muhatap olurken de ayn? ilahi titreşimleri duyuyoruz. Ezeli gerçek çağlar boyunca değişmedi ve de değişmeyecek. ?nsan?n bu temel aray?ş?n?n özü ayn?, ihtiyaçlar? ayn?.
    Nerede olduğunu ve niçin olduğunu anlama ihtiyac? hiç bitmedi insan?n. Bu uçsuz bucaks?z kainatta bir toz zerresi bile etmeyen varl?ğ?n? anlamland?rmak bin y?llar öncesi insan?n?n da derdi oldu, bu günün şehir insan?n?n da. Dünün sorular? önceden kabullenilen cevaplar? bugünün bir aray?ş? olmuşsa eğer, bu soru sorma cesaretinden geliyor biraz da günümüz insan?n?n.
    Dünün sormamas? bana göre bir fazlal?k değil bilakis eksiklikti. Bunu tarihin görmek istemediğimiz sayfalar? anlat?yor bizlere. Çocuk yaşta analar?n?n s?cak kucağ?ndan kaç?r?l?p ?stanbul meydanlar?nda kurulan esir pazarlar?nda sat?lan k?zlar anlat?yor. ?ktidar uğruna öldürülen kardeşler, şahsi h?rslar uğruna sömürülen köylüler anlat?yor. Payitahtta ibret-i âlem için ağaçlara as?lan ve günlerce cesetleri orada sallananlar anlat?yor. Üçyüzellibin kişilik dünyan?n en güçlüsü olan Osmanl? ordusunun yirmibeşbin kişilik Viyanay? bir türlü alamamas?ndan anlat?yor.
    Ben Mesnevi’nin de insan?n ezeli gerçeğini anlatt?ğ?na inanmakla beraber Risale-i Nur’un çok farkl? bir noktada o ezeli gerçeği ortaya koyduğuna inan?yorum. Bir defa Osmanl? kitapl? bir toplum değildir. Halk sadece yüzünden Kur’an okurdu. O’nu anlamak, yorumlamak, diğer ilmi, dini ve edebi eserlerle muhatap olmak halk?n harc? değildir. ?lim, din ve edebiyat Medrese gibi bir form içinde gelişen kesimin tekelindeydi. Zira Osmanl?’da ilim ve din dili Arapça, edebiyat ise Farsçad?r. Bunlar ise formel, uzun bir eğitim al?namadan vak?f olunacak lisanlar değillerdir. Bu noktada Osmanl?da ilim, din, edebiyat bir havas s?n?f?n tekelindedir. O çok sevdiğimiz, yayg?n olduğunu düşündüğümüz Mesnevinin asl? Farsçad?r ve ancak 19. yüzy?lda Türkçeye tercüme edilebilmiştir. Yine Gazali’nin ?hya’s? gibi eserler ancak ikinci Abdülhamit döneminde tercüme edilmişlerdir. Kur’an’?n Türkçe tercümesi ise (farkl? gayelerle de olsa) var olmak için Cumhuriyet’i beklemek zorunda kalm?şt?r. Yani Osmanl?’da halk dinini öğrenmek için hocalara, medrese tahsili yapan insanlara muhtaçt?r. Ya buralara intisap ederek y?llarca tahsil görerek kendisi de bir hoca olacakt?r, veya, hocalar?n anlatt?klar? ile iktifa etmek zorunda kalacaklard?r.
    Asr-? saadette ise durum tamamen farkl?d?r. Avam, havas, ümmi herkes Hadis ve Kur’an ile birebir muhatap olabilmektedir. Onun içindir ki her sahabe dini eğitimi devlet veya bir kurumdan beklemeyip kendisi sahip ç?km?ş, ta Hindistan’a kadar ?slam? götürmeyi kendisine vazife telakki etmiştir.
    Bediüzzaman da Risalelerle yapmak istediği şeyi yüzy?llar?n üstünden atlayarak asr-? saadet metodu olarak ortaya koyar. Münazaratta dinin Padişaha, memurlara ve askerlere b?rak?lamayacak kadar umumun mal? olduğunu anlat?r. Asr-? saadetten sonraki dini tekelleşme avam olan çoğunluğun cehlini netice vermiştir. Bu, yüzy?llar?n uygulamas?yla gelenek halini alm?ş ve art?k “ağam bilir, şeyhim bilir” tarz?nda halk?n fikri tembelliğini kabullenmeye kadar gitmiştir.
    Said Nursi Risaleleri ile bu bin y?ll?k tozlanman?n üstündeki kiri, pas? atmak, ?slam? özdeki ç?plakl?ğ? ile ortaya koymak istemiştir. Bunu da halk?n anlayabileceği, konuşulan dil ile yapmaya çal?şm?şt?r. Bu noktada Risaleler ilçelere, köylere kadar yay?larak asr-? saadetten bu yana yap?lamayan bir ilki gerçekleştirmiştir. Art?k din herkesin anlayabileceği, bir hocaya, bir şeyhe ihtiyaç duymadan muhatap olabileceği bir tarza dönüşmüştür.
    Geçenlerde Turgutlu’da bir arkadaş?m?z?n iş yerine uğrad?k. Orada dağ köylerinden birinde yaşayan bir arkadaş?m?zla ile tan?şt?k. Arkadaş?m?z köylüyü tan?şt?r?rken ekledi, “Gazetelerde yaz? yazacak kadar Risalelere vâk?f, âlim bir arkadaş?m?zd?r.” Doğrusu Risalelerin avam?n en uç noktas?na kadar götürdüğü bu devrimle duyguland?m. Asl?nda şehirlerde günlük keşmekeşler, koşuşmalar aras?nda ilme, okumaya vakit bulamayan bizler de en az o köylü arkadaş?m?z kadar avam?z dini noktada. Bugün, tüm bu avam insanlar aras?nda her şehirde her gün en az onlarca evde Risale sohbetleri, müzakereleri yap?l?yorsa bu tek kelime ile bir devrimdir.
    Tarihçe-i Hayat’ta hapse götürülen ilk Nur Talebelerinin resimleri var. Bunlar avam olup, dini tahsil görmeyen belki ilk okulu da okumayan kimselerdir. Bu resimlerde biz Risale-i Nur hareketinin bir halk hareketi olduğu gerçeği ile karş?laş?r?z. Risaleler avam?n omuzlar? üzerinde üniversite kap?lar?na dayanm?ş, doktoralara, sempozyumlara, konferanslara, kongrelere konu olmuştur. Bu, yer yüzünde görülen en sağlam ?man, Kur’an devrimidir. Anadolu’ya öylesine mal olmuştur ki, hiçbir güç onu Anadolu’nun bağr?ndan ç?karamam?şt?r.
    Risalelerin temel prensibi, insan?n gerçeğini inkar etmeden, varl?ğ?n? ve duruşunu sorgulamakt?r. Said Nursi bunun içindir ki kendi gelgitlerini, değişimlerini, insani zaaflar?n? çok aç?k yüreklilikle ortaya koymuştur. Kur’an’?n bu ihtiyaçlar?na nas?l cevap verdiğini irdelemiştir. Kopuşlar?m?z?, ç?kmazlar?m?z?, bilinmezlerimizi, gözyaşlar?m?z? sorgulam?şt?r. Bu, insan?n ezeli gerçekliğinin ifadesidir. Nerede, niçin, nas?l olduğunun beyin zonklamas?d?r. ?nsan?n ç?kmazlar? bin y?l önce de, beş yüz y?l önce de, geçen as?rda da hep ayn?d?r. Biraz şekil ve elbise değişikliği söz konusudur. Son söz: Bediüzzaman Mevlana zaman?nda, bin y?l önce de gelseydi Risale-i Nur yazard?. Çünkü iman zaaf? her dönemde vard?, insanlar?n imanlar?n? takviyeye her zaman ihtiyaç vard?. Risaleler esma talimi ve marifetullah nurlar? ile cihanşümul bir eserdir. Onu sadece yaşad?ğ?m?z as?rla s?n?rland?rmak ona haks?zl?k etmek demektir. Çünkü Risale-i Nur çok insan, hep insan, daima insan… Ne zaman insan f?trat? değişir, imana, Kur’an’a ihtiyaç kalmaz, o zaman Risale-i Nur’a da ihtiyaç kalmaz. Bediüzzaman bugün de gelse, bin y?l önce de gelse sadece Risale-i Nur’lar? yazard?.

    11.09.2006

    Bismillahirrahmanirrahim


    Elif, Lâm, Mîm.
    İnsanlar, imtihandan geçirilmeden,
    sadece "İman ettik" demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar?


    Do men think that they will be left alone on saying,
    "We believe", and that they will not be tested?


  7. #7
    Ehil Üye Selim Akif - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Bulunduğu yer
    istanbul
    Mesajlar
    2.965

    Standart

    burda insan baz al?n?yor.ve insan ihtiyac?n?n ne ile karş?lacağ?n? vurguluyor..o zamanda mesnevi
    bu zamanda risale ama o zamanda risale gelseydi gene bu ihtiyaç karş?lanabilecekti....gibi

    Bismillahirrahmanirrahim


    Elif, Lâm, Mîm.
    İnsanlar, imtihandan geçirilmeden,
    sadece "İman ettik" demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar?


    Do men think that they will be left alone on saying,
    "We believe", and that they will not be tested?


  8. #8
    Ehil Üye BiKeS_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Jul 2007
    Mesajlar
    2.770

    Standart

    Alıntı Selim Akif Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    burda insan baz al?n?yor.ve insan ihtiyac?n?n ne ile karş?lacağ?n? vurguluyor..o zamanda mesnevi
    bu zamanda risale ama o zamanda risale gelseydi gene bu ihtiyaç karş?lanabilecekti....gibi
    ben böyle düşünememiştim mant?kl?.sorum var ama sormayacağ?m neyse.

    Yâ Rab, garibem, bîkesem, zaîfem, nâtüvânem, alîlem, âcizem, ihtiyarem,


    Bî-ihtiyarem, el-aman-gûyem, afv-cûyem, meded-hâhem, zidergâhet İlâhî!




  9. #9
    acizizfakiriz
    Guest acizizfakiriz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart

    Mevlana bu zamanda gelseydi Risale-i Nur’u, Bediüzzaman onun zaman?nda gelseydi yine Risale-i Nur’u yazard? ?????

    Yukar?daki söz külliyen yanl?ş. Çünkü o zaman abes olurdu. Risale-i nurun ihtiyaç zaman? ve iklimi ile mevlana döneminin şartlar? ayn? değildir. Belagata , hikmete tersdir.

    O zaman ayn? mant?kla Kur'an'a da bakmam?z laz?m. Hz. Ademe ilk kitap olarak Kur'an gönderilirdi .. ?şlem tamam olurdu.. Ama abes olurdu bu zira bu bir zaman ve iklim meselesidir..

    ?nsanl?k alemi gerek ak?l olarak gerekse kalb olarak belirli evreleri geçirerek gelmişdir. Kalb ve ak?l?n durumuna göre peygamberler ve kitapkar gönderilmiştir.

    Evet risalelerin konusu insan ama delilli ve bürhanl?. Bu konuyu siz kalp ehli olan zaman dilimine gönderdiğiniz zaman başka s?fatlarla sizi hemen d?şlarlar..bu konuda çok şeyler söylenebilir. Muhakemttaki bu anlamda çok güzel insanlar?n durumuna göre hakikat?n nas?l değişikliklere uğrad?ğ? bir konuya bak?labilir..

    Not: Baz? yazarlar malesef yeni yaz?lar yazmak için tersinden konular? düşünerek bir şeyler yazma gayretine düşüyorlar günümüzde. ?şte bu da onlardan malesef biri...
    Konu acizizfakiriz tarafından (26.10.07 Saat 23:09 ) değiştirilmiştir.

  10. #10
    acizizfakiriz
    Guest acizizfakiriz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart

    "İşte mevzuu, ebnâ-yı mâzi ile ebnâ-yı müstakbeli muvazene etmektir. Hem de mekâtib-i âliyede elif ve bâ okunmuyor. Mahiyet-i ilim bir dahi olsa, suret-i tedrisi başkadır. Evet, mazi denilen mekteb-i hissiyatla, istikbal denilen medrese-i efkâr bir tarzda değildir." Muhakemat 8. mukaddeme
    Devamını aşağıdaki linkten okuyunuz

    http://www.risaleinurenstitusu.org/i...akemat&Page=30

+ Konu Cevaplama Paneli

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

     

Benzer Konular

  1. Bu Zamanda Risale-i Nur Yeter..
    By hsyn125 in forum Risale-i Nur'dan Vecize ve Anekdotlar
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 07.01.09, 02:18
  2. Zor Zamanda Yapilan Yardim
    By edep in forum Kıssadan Hisseler, İbretli Öyküler
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 15.12.07, 20:32
  3. Eğer Hayat Dile Gelseydi!
    By serab in forum Serbest Kürsü
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 04.11.07, 05:33
  4. Zor Zamanda Müslüman Olmak...
    By mirkat in forum Serbest Kürsü
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 05.07.07, 11:18
  5. Bu Zamanda Risale-i Nur Kafidir
    By elff in forum Risale-i Nur'dan Vecize ve Anekdotlar
    Cevaplar: 15
    Son Mesaj: 07.09.06, 09:54

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Var
Google Grupları
RisaleForum grubuna abone ol
E-posta:
Bu grubu ziyaret et

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0